Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2021/21061 Esas 2022/2978 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 13. Ceza Dairesinin 11/02/2019 tarihli ek kararıyla kasten yaralama suçundan verilen kararın kesin nitelikte bulunması nedeniyle suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz isteminin CMK’nın 296/1. maddesi uyarınca reddine karar verildiği, 6136 sayılı Kanun’a muhalefet suçu yönünden ise itiraz mercii olan Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 14. Ceza Dairesinin 14/02/2019 tarihli, 2019/17 D.İş sayılı kararıyla suça sürüklenen çocuk müdafiinin itirazının reddine karar verildiği, her iki kararın suça sürüklenen çocuk müdafiine 24/02/2019 tarihinde tebliğ edildiği ve temyiz isteminde bulunulmadığı anlaşıldığından; temyiz kapsamının sadece suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükme ilişkin olduğu belirlenip; ilk derece mahkemesince suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık suçundan beraat kararı verildiği, istinaf talebi üzerine Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 13. Ceza Dairesinin 11/12/2018 tarihli kararıyla, hırsızlık suçundan verilen beraat kararının ortadan kaldırılması ile suça sürüklenen çocuk hakkında TCK’nın 142/2-h, 31/3, 62. maddeleri uyarınca 2 yıl 9 ay 10 gün hapis cezasına hükmedildiği anlaşılmakla, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 13. Ceza Dairesinin hırsızlık suçundan kurulan hükmünün temyizi kabil olduğu belirlenerek yapılan temyiz incelemesinde;
5271 sayılı CMK'nın 288. maddesinin ''Temyiz, ancak hükmün hukuka aykırı olması nedenine dayanır. Bir hukuk kuralının uygulanmaması veya yanlış uygulanması hukuka aykırılıktır.'' ve aynı Kanun'un 294. maddesinin ise; ''Temyiz eden, hükmün neden dolayı bozulmasını istediğini temyiz başvurusunda göstermek zorundadır. Temyiz sebebi ancak hükmün hukuki yönüne ilişkin olabilir.'' şeklinde düzenlendiği de gözetilerek, suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz isteminin, müşteki dinlenilmeden eksik inceleme ile hüküm kurulduğu, suçun maddi ve manevi unsurlarının oluşmadığı, suç işleme kastının bulunmadığı, şüpheden uzak delilin bulunmadığı, beraat kararı verilmesi gerektiği, hafifletici sebepler, lehe hükümler, erteleme ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması hükümlerinin uygulanması gerektiğine ilişkin olduğu belirlenerek yapılan incelemede;
1- Hüküm tarihinde farklı yargı çevresinde bulunan Söke T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda başka bir suçtan hükümlü olduğu anlaşılan suça sürüklenen çocuğa duruşmadan bağışık tutulmak isteyip istemediği sorulmadan ve bu hususta bir karar alınmadan, hükmün açıklandığı 11/12/2018 tarihli duruşmada hazır edilmeyerek hükümlülüğüne karar verilmesi suretiyle, 5271 sayılı CMK'nın 196. maddesine aykırı olarak savunma hakkının kısıtlanması,
2- Nüfus kaydına göre, 23/04/1998 doğumlu olan suça sürüklenen çocuğun 18 yaşını tamamlamış olduğu gözetilmeden, suça sürüklenen çocuğun sorgusunun yapıldığı 25/09/2018 tarihli duruşmanın açık yerine kapalı yapılması suretiyle 5271 sayılı CMK'nın 182/1 ve 185/1. maddelerine aykırı davranılması,
3- Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 20/11/2018 tarihli ve 2016/6-986 E., 2018/554 K. sayılı içtihadında belirtildiği üzere 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu'nun 35. maddesi ve Çocuk Koruma Kanunu'nun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkındaki Yönetmeliğin 20 ve 21. maddeleri uyarınca; fiil işlendiği sırada 15-18 yaş grubu içerisinde bulunan suça sürüklenen çocuğun işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama ve bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin olup olmadığının takdiri bakımından, mahkemece sosyal inceleme raporu alınmadan veya alınmaması durumunda gerekçesi kararda gösterilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan diğer yönleri incelenmeyen hükmün bu sebeplerden dolayı istem gibi BOZULMASINA, 5271 sayılı CMK'nin 304/2. maddesi uyarınca bozma nedeni de dikkate alınarak yeniden incelenmek ve hüküm verilmek üzere dosyanın Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 13. Ceza Dairesi'ne gönderilmesine, 23/02/2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.