
Esas No: 2020/3419
Karar No: 2022/2419
Karar Tarihi: 14.02.2022
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2020/3419 Esas 2022/2419 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2020/3419 E. , 2022/2419 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul 4. Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... ve diğr. vekili Av. ... tarafından, davalı ... Tic. An. Şti ve ... aleyhine 27/09/2016 gününde verilen dilekçe ile trafik kazası sonucu yaralanma nedeniyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; açılan davanın kısmen kabulüne dair verilen 27/09/2016 günlü kararın istinaf incelemesinde; davalı ... Tic. An. Şti. vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair verilen 18/06/2020 günlü İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi kararının Yargıtay'ca incelenmesi davalı ... Tic. An. Şti. vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
K A R A R
Davacılar vekili; 11/05/2016 tarihinde davacı ...'in, ... plakalı kamyonet ile TEM Kuzey Fatih Sultan Mehmet Köprüsü çıkışına doğru seyrederken fren sisteminde bir sorun olduğunu hissettiğini, aracı sağ taraftaki emniyet şeridinin içerisine çekerek gerekli emniyet tedbirlerini aldığını, ... plaka sayılı araç sürücüsü diğer davacı ...'ın, durumu görünce park eden aracın önüne, emniyet şeridinin içerisine, trafik kurallarına uygun bir şekilde aracını park ettiğini, ne olduğunu anlamak ve yardımcı olmak için aracından inen ... , emniyet şeridinin içerisinden arkadaki araca doğru yürümeye başladığını, daha bir kaç adım atmadan büyük bir süratle gelen TIR'ın altında kaldığını, davalı ... isimli şahsın kullandığı ... çekici ve ... plaka sayılı dorsenin, önce ... plaka sayılı araca; bilahare, ...'a, son olarak da ... plaka sayılı araca çarptığını, olay sırasında aracının içerisinde bulunan ...'in, çarpmanın etkisiyle şoför mahallinde sıkıştığını,
hayati tehlike geçirecek şekilde ağır yaralandığını, sol bacağını kaybettiğini, ... , çarpmanın etkisiyle hayati tehlike oluşturacak derecede ağır yaralandığını, vücudunun belden aşağı kısmının felç olduğunu, söz konusu trafik kazasının davalı ...'nun hata ve kusuru neticesinde gerçekleştiğini belirterek uğranılan maddi ve manevi zararların davalılardan tazmini isteminde bulunmuştur.
Davalılar vekili; görülmekte olan davada asli kusurun davacılarda olduğunu belirterek, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
İlk derece mahkemesince; dosyada alınan bilirkişi raporlarına dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; davalı ... Sanayi ve Ticaret A.Ş. vekilinin istinaf başvurusu bölge adliye mahkemesince esastan reddedilmiş; karar, davalı ... Sanayi ve Ticaret A.Ş. vekilince temyiz edilmiştir.
1-Davalı ... Sanayi ve Ticaret A.Ş. vekilinin davacılar ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ...'a yönelik temyiz itirazları yönünden; HMK 362/1-a ve 362/2. maddeleri gereğince temyiz edenin sıfatına göre, hükmedilen ya da mahkemece kabul edilmeyen bölümünün miktar veya değeri 72.070,00 TL'yi geçmeyen davalara ilişkin bölge adliye mahkeme kararlarının temyizi kabil değildir. Somut olayda, davacılar ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... arasında ihtiyari dava arkadaşlığı olduğundan davalı ... Sanayi ve Ticaret A.Ş. vekilinin bu davacılar yönünden kabul edilen manevi tazminat istemlerine yönelik temyiz dilekçelerinin HMK 362/1-a maddesi gereğince ayrı ayrı reddi gerekmiştir.
2-Davalı ... Sanayi ve Ticaret A.Ş. vekilinin davacılar ... ve ...’e yönelik temyiz itirazlarına gelince;
a)Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle HMK 355. maddesindeki kamu düzenine aykırılık halleri resen gözetilmek üzere istinaf incelemesinin, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılacağı kuralına uygun biçimde inceleme yapılıp karar verilmiş olmasına, dava şartları, delillerin toplanması ve hukukun uygulanması bakımından da hükmün bozulmasını gerektirir bir neden bulunmamasına göre, davalı ... Sanayi ve Ticaret A.Ş. vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
b)Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının doğru biçimde belirlenmesi gereklidir. Söz konusu belirlemenin ise Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşlarının çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikâyetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden kaza tarihi 11/10/2008 tarihinden önce ise Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11/10/2008 tarihi ile 01/09/2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01/09/2013-01/06/2015 tarihleri arası Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği, 01/06/2015-20/02/2019 tarihleri arası Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında
Yönetmelik, 20/02/2019 tarihinden sonra Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.
Somut olayda; kaza tarihi 11/05/2016 olup Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre davacıda oluşan maluliyet oranının belirlenmesi gerekirken, Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulu’ndan alınan ve 11/10/2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve ekli cetveller kullanılarak maluliyet tespiti yapan heyet raporu hükme esas alınmıştır. Mahkemece, her iki davacının da kaza tarihi ve sonrasındaki tüm tedavi evrakları eklenerek, davacıya ait dosyada mevcut raporlar da irdelenmek suretiyle, kaza tarihinde yürürlükte olan Yönetmelik hükümlerine uygun şekilde, Adli Tıp Kurumu veya üniversitelerin adli tıp anabilim dalı bölümleri gibi kuruluşlardan rapor alınıp, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile bu durum gözetilmeden karar verilmesi usul ve yasaya uygun düşmemiştir. Açıklanan nedenlerle bölge adliye mahkemesi kararı kaldırılarak ilk derece mahkemesi kararının bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı ... San. ve Tic. A.Ş. vekilinin davacılar ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ...’a yönelik temyiz dilekçesinin ayrı ayrı REDDİNE, 2/a nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... San. ve Tic. A.Ş. vekilinin diğer temyiz itirazlarının REDDİNE, 2/b nolu bentte açıklanan nedenlerle ... Gıda San. ve Tic. A.Ş. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 373/1. maddesi uyarınca kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının, aynı Kanun’un 371. maddesi uyarınca BOZULMASINA, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ... San. ve Tic. A.Ş'ye geri verilmesine 14/02/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.