
Esas No: 2021/9116
Karar No: 2022/2086
Karar Tarihi: 10.02.2022
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/9116 Esas 2022/2086 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2021/9116 E. , 2022/2086 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki sigorta tahkim davasının Uyuşmazlık Hakem Heyetince yapılan yargılaması sonunda başvurunun reddine dair verilen kararın davacı vekili başvurusu üzerine yapılan itiraz incelemesinde İtiraz Hakem Heyetince itirazın reddine dair verilen kararın süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili, 26/01/2016 günü davacının yolcu olduğu davalıya trafik sigortalı (...) araç ile meydana gelen tek taraflı trafik kazasında davacının yaralandığını belirterek belirsiz alacak olarak açtıkları davada tazminat miktarı belirlendikten sonra artırılmak üzere 40.100,00 TL sürekli iş göremezlik zararının kaza tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsilini istemiştir.
Davalı vekili, sigorta şirketinin poliçe limiti ile kusur oranında sorumlu olduğunu bu nedenle kusur raporu alınması gerektiğini, kendilerine yapılan başvuru kapsamında davacı tarafa ödeme yaptıklarını sorumluluklarının kalmadığını, başvuru esnasında sunulan maluliyet raporunun gerçek durumu yansıtmadığını yanlış yönetmeliğe göre hazırlandığını belirterek başvurunun reddini savunmuştur.
Uyuşmazlık Hakem Heyetince, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; davacının davalıya geçerli bir raporla başvurmadığı gerekçesiyle başvurunun dava şartı eksikliğinden usulden reddine karar verilmiş; karara, davacı vekili tarafından itiraz edilmiştir. İtiraz Hakem Heyetince; itirazın reddine karar verilmiş; itirazın reddine dair karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeni ile maddi tazminat istemine ilişkindir.
Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının doğru biçimde belirlenmesi gereklidir. Söz konusu belirlemenin ise, haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan yönetmelik hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.
Somut olayda, kaza neticesinde davacının maruz kaldığı yaralanmaya ilişkin olarak Selçuk Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı tarafından düzenlenen 16/12/2019 tarihli raporda, davacının kaza nedeniyle oluşan daimi maluliyeti % 13.1, geçici iş göremezliği 4 ay olarak belirlenmiştir. Anılan bu raporun tanziminde Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri ile ekindeki cetvellere göre belirleme yapılmış olup kaza tarihi itibariyle yürürlükte olan yönetmelik; "Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik" hükümleridir.
İtiraz Hakem Heyeti tarafından; davacının davalıya başvuru sırasında sunduğu maluliyet raporunun usule uygun düzenlenmediği (“Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik” hükümlerinin uygulanması gerektiği) ve KTK'nın 97. maddesi ile ... Genel Şartları gereği gerekli olan tüm belgeler ile başvuru yapılmadığı, tahkime başvurulmadan önce usulüne uygun yapılmış başvuru bulunmasının dava şartı olduğu gerekçesiyle, davanın dava şartı yokluğundan reddine karar verilmiştir.
Dava şartları, davanın esası hakkındaki yargılamanın devamı için gerekli olan şartlar olup, davanın açılabilmesi için değil mahkemenin davanın esasına girebilmesi için aranan kamu düzeni ile ilgili zorunlu koşullardır. Bu nitelikleri gereği de eksiklik bulunması halinde tamamlanabilir olup olmadıklarına göre ve 6100 sayılı HMK'nın 114 ile 115. maddelerindeki düzenlemeler kapsamında ele alınmaları gerekir. Davanın esasına girilmesine engel olacak nitelikteki dava şartı eksiğinin giderilmesinin her zaman mümkün olduğu durumlarda, HMK'nın 115/2. maddesi gereği eksikliğin giderilmesi için kesin süre verilip sonucuna göre karar verilmelidir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 97. maddesi ile, zorunlu mali sorumluk sigortasından faydalanmak isteyen hak sahiplerinin dava yoluna gitmeden önce sigortacıya yazılı başvuru yapması gerektiği düzenlenmiş olup bu başvurunun yapıldığı; ancak, eksik ya da usule uygun olmayan belge ile başvurulduğu savunmasının olduğu durumlarda, usule uygun olmadığı savunulan belgedeki eksikliğin tamamlanabileceği açıktır.
Açıklanan hukuki ve maddi vakıalar karşısında; davacının kaza nedeniyle maluliyeti oluşup oluşmadığı ve varsa maluliyet oranının, Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümleri ile ekindeki cetvellere uygun şekilde belirlenmesi için en yakın üniversite hastanesinin adli tıp ana bilim dalı başkanlığından rapor alınıp oluşacak sonuca göre inceleme yapılarak karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle, dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmesi doğru görülmemiş bozmayı gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile kararın BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 10/02/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.