
Esas No: 2021/8903
Karar No: 2022/2004
Karar Tarihi: 09.02.2022
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/8903 Esas 2022/2004 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2021/8903 E. , 2022/2004 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tahkim davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı itirazın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili; 07/11/2017 tarihinde tescilsiz aracın yaya konumunda olan müvekkiline çarpması sonucu müvekkilinin yaralandığını ve malul kaldığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 50,00 TL geçici iş göremezlik tazminatı ve 50,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 100,00 TL'nin temerrüt tarihinden itibaren temerrüt faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, dava değerini 130.454,65 TL'ye yükseltmiştir.
Davalı vekili; başvurunun reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince, başvurunun kabulü ile 121.300,87 TL sürekli iş göremezlik tazminatı ve 9.253,78 TL geçici iş göremezlik tazminatının 15/02/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ... Hesabından alınarak başvuru sahibine ödenmesine karar verilmiş, davalı vekilinin karara itirazı üzerine İtiraz Hakem Heyetince hükme esas alınan maluliyet raporunun iyileşme süreci tamamlanmadan düzenlendiği, usulüne uygun bir raporla sigorta şirketine başvuru yapıldığı bu nedenle dava şartı eksikliği bulunduğu gerekçesiyle davalı tarafın itirazının kabulü ile başvurunun reddine dair verilen karara karşı davacı vekili tarafından temyiz yoluna başvurulmuştur.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeni ile maddi tazminat istemine ilişkindir.
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 115. maddesi “(1) Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler.
(2) Mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. Ancak, dava şartı noksanlığının giderilmesi mümkün ise bunun tamamlanması için kesin süre verir. Bu süre içinde dava şartı noksanlığı giderilmemişse davayı dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddeder.
(3) Dava şartı noksanlığı, mahkemece, davanın esasına girilmesinden önce fark edilmemiş, taraflarca ileri sürülmemiş ve fakat hüküm anında bu noksanlık giderilmişse, başlangıçtaki dava şartı noksanlığından ötürü, dava usulden reddedilemez.” düzenlemesini içermektedir.
2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun ‘Doğrudan Doğruya Talep ve Dava Hakkı’ başlıklı 97. maddesinde (Değişik: 14/4/2016-6704/5 md.) “Zarar görenin, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. Sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması halinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabilir.” düzenlemesi yer almaktadır.
Tahkime başvurulmadan önce sigorta şirketine başvurulması gerekmekte ise de başvurulmasaydı dahi bu tamamlanabilir bir dava koşuludur.Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının belirlenmesi gerekmektedir. Söz konusu belirlemenin ise Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşların çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikayetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden, haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan mevzuat hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.
Maluliyete ilişkin alınacak raporların 11/10/2008 tarihinden önce Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğüne, 11/10/2008 tarihi ile 01.09.2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü Ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğine, 01/09/2013 tarihinden sonra Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliğine, 01/06/2015 tarihinden sonra da Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik'ine, 20.02.2019 tarihinden sonra Erişkinler için Engellilik Değerlendirmesi hakkında Yönetmeğe uygun olarak düzenlenmesi gerekir.
Somut olayda, kaza tarihi 07/11/2017 olup davacı taraf tescilsiz aracın kusuru ile sebep olduğu kazada davacının yaralanması nedeniyle davalı ... Hesabına tahkim başvurusundan önce başvurmuştur. Uyuşmazlık Hakem Heyetince kaza tarihinde yürürlükte bulunan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması, Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmeliğe göre düzenlenen Karadeniz Teknik Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı'nın 05/10/2018 tarihli raporunu hükme esas alarak başvurunun kabulüne karar verilmiş, davalı vekilinin itirazı üzerine İtiraz Hakem Heyetince iyileşme süresi beklenilmeden rapor düzenlendiği gerekçesiyle başvurunun usulden reddine karar verilmiş ise de varılan sonuç dosya kapsamına uygun olmamıştır.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 97. maddesi ile zorunlu mali sorumluk sigortasından faydalanmak isteyen hak sahiplerinin dava yoluna gitmeden önce sigortacıya yazılı başvuru yapması gerektiği düzenlenmiş olmakla birlikte, bu başvuru yapılmadan dava yoluna gidilmesi halinin dahi HMK'nın 115/2. maddesi gereği tamamlanabilir dava şartı olduğu Dairemiz'in yerleşik uygulamaları ile kabul edilmektedir. Bu başvurunun yapıldığı; ancak, eksik ya da usule uygun olmayan belge ile başvurulduğu savunmasının olduğu durumlarda ise, usule uygun olmadığı savunulan belgedeki eksikliğin her halükarda tamamlanabileceği açıktır.
O halde 5684 sayılı Sigortacılık Kanununun 30/23 maddesinde kanunda hüküm bulunmayan hallerde HUMK hükümlerinin sigortacılıktaki tahkim hakkında da kıyasen uygulanacağı HMK'nın 431. maddesinde hakem heyetinin bilirkişi seçimine karar verebileceği düzenlenmiş olduğuna göre İtiraz Hakem Heyetince, davalı vekilinin davanın usulden reddine ilişkin itirazlarının reddi ile sair itirazlarının incelenmesi sonucuna göre de
davacının tüm tedavi evraklarının dosyaya temini ve kaza tarihinde yürürlükte olan yönetmeliğe göre davacının kesin maluliyetinin bulunup bulunmadığı ve maluliyet oranının belirlenmesi için rapor alınması akabinde aktüer bilirkişiden rapor alınarak varılacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile İtiraz Hakem Heyeti kararının BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 09/02/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.