Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/23510
Karar No: 2016/7338
Karar Tarihi: 15.06.2016

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2014/23510 Esas 2016/7338 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2014/23510 E.  ,  2016/7338 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün davalı ... vekili ile davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacı vekili, olay tarihinden önce hızarhane olarak davalı ... May tarafından kulanılmakta iken 2005 yılında terk edilip atıl bırakılan işyerine bağlı olan elektrik kablosunun kazadan 2-3 ay önce çıkan yangında 2 metre kadar sarkmış halde olduğunu, olay günü davalı ..."ün sürücüsü ve maliki olduğu traktörün kazanın olduğu .... merkez cuma pazar yerine giriş yapmak istediği sırada elektrik sarkmış halde bulunan elektrik kablosuna çarptığını, kablonun da minibüsün üstündeki maları pazardaki yerine indirmeye çalışan davacıya çarpması üzerine yere düşen davacının yaralandığını, %100 malül kaldığını, pazarcılık yapan müvekkilinin bu nedenle maddi ve manevi zarara uğradığını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 2.000 TL iş ve güçten kalma nedeniyle, 8.000 TL meslekte kazanma gücü kaybı nedeniyle olmak üzere toplam 10.000 TL maddi tazminat ile 50.000 TL manevi tazminatın 28/09/2007 olay tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı ... vekili; olayın müvekkili şirkete ihbar edilmediğini, müvekkili sorumluluğunun Elektrik Piyasası mevzuatı ile belirlendiğini, elektrik dağıtım şirketinin bir arıza ihbarı durumunda mümkün olan en kısa sürede arızaya müdahale etmekte olduğunu, davacının yük yükleme işi için kullanılan kamyon ve sair gibi bir araç olmadığı halde minibüs üzerinden yük indirmekte kusurlu davrandığını, talep olunan manevi tazminat miktarının fahiş olduğunu ve zenginleşme amaçladığını bildirerek davanın reddini savunmuştur.
    Davalı ... vekili; olayın meydana gelmesinde müvekkilinin kusurunun olmadığını, olayda tüm kusurun ... ve gerekli dikkat ve özeni göstermeyen iş yeri sahibi ..."a ait olduğunu, olayda davacının da birleşik kusurunun bulunduğunu belirterek, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; Davanın kısmen kabulü ile 174.141,34 TL maddi tazminatın olay tarihi olan 28/09/2007 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, İş ve güçten kalma nedeniyle talep edilen 2.000,00 TL "lik tazminat talebinin reddine; 50.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihi olan 28/09/2007 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili ile davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, trafik kazasından kaynaklanan iş göremezlik tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
    A)Davalı ... vekilinin temyiz itirazları yönünden;
    1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı ..."ın sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
    2-TC Anayasası"nın 36/1 maddesinde "Herkes meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı merciileri önünde davacı veya davalı olarak iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkına sahiptir" hükmü düzenlenmiştir. Yine HUMK.nun 73. maddesi (HMK"nın 27. maddesi) uyarınca "kanunun gösterdiği istisnalar haricinde hakim her iki tarafı istima veyahut iddia ve müdafaalarını beyan etmeleri için kanuni şekillere tevfikan davet etmedikce hükmünü veremez". Bir davanın görülmesi için taraf teşkilinin sağlanması esas olup, hakimin bu hususu re"sen gözetmesi gerekir. Yargılamanın sağlıklı bir biçimde sürdürülebilmesi, iddia ve savunma ile ilgili delillerin eksiksiz toplanıp tartışılabilmesi, davanın süratle sonuçlandırabilmesi, öncelikle tarafların yargılama gününden haberdar edilmesi ile mümkündür. Kişinin hangi yargı merciinde duruşmasının bulunduğunu, hakkındaki iddia ve isnatların nelerden ibaret olduğunu bilmesi, usulüne uygun olarak tebligat yapılması ile sağlanabilir.
    Somut olayda, davalı ..."ın dava dilekçesinde bildirilen "..." adresine çıkarılan dava dilekçesi ekli duruşma gününü bildiren tebligat, adresten ayrıldığı gerekçesiyle bila tebliğ iade edilmiş, akabinde davalı ..."ın adresi tespit edilip usulüne uygun şekilde adı geçen davalıya dava dilekçesi vs tebliğ edilmemiştir. Aynı davalıya gerekçeli karar tebliğ ise ".....adresine yapılmıştır. Davalı ..."ın davadan karar tebliğ ile haberdar olduğu anlaşılmaktadır. Bu halde davalı ..."a Tebligat Kanununa uygun şekilde duruşma günü ve dava dilekçesi tebliği yapıldığından söz edilemez.
    Bu durumda mahkemece, davalının mernis sistemindeki adresi belirlenerek bu adrese 7201 Sayılı Tebligat Kanunu"nda 19.01.2011 gün ve 6099 sayılı Yasa ile yapılan değişiklikler de nazara alınarak usule uygun şekilde dava dilekçesinin tebliği ile savunma ve delillerinin toplanması ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu biçimde taraf teşkili sağlanmadan, yargılamaya devam edilerek hüküm kurulması, savunma hakkının kısıtlanmasına yönelik esaslı usul hatası olduğundan hükmün bozulması gerekmiştir.
    B)Davalı ... vekilinin temyiz itirazları yönünden;
    1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı ... vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
    2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan iş göremezlik tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
    Dosya kapsamına göre, davacı ... pazarcılıkla geçimini sağlamakta olan bir kişi olup Sosyal ekonomik durum araştırmasına göre 1991 model minibüsü ve kendine ait evi bulunmakta olup başakaca geliri yoktur.Ancak hükme esas alınan ve ... tarafından hazırlanan 24.02.2014 tarihli aktüer raporunda, genel kaide olarak davacının gelirinin asgari ücretin 2 katı olarak kabul edildiği belirterek buna göre hesaplama yapılmıştır.Hal böyle olunca, ispat edilemediği halde ve hatalı değerlendirme ile davacının asgari ücretin üzerinde geliri olduğu kabul edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetli değildir.
    SONUÇ: Yukarıda (A-1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine; (A-2) numaralı bentte belirtilen nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulüne, (B-1) bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE; (B-2) numaralı bentte belirtilen nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ... ve davalı ... "ye geri verilmesine 15/06/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi