Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/3914
Karar No: 2016/7411
Karar Tarihi: 20.06.2016

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2014/3914 Esas 2016/7411 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2014/3914 E.  ,  2016/7411 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    (Ticaret Mahkemesi sıfatıyla)

    Taraflar arasındaki işyeri sigortasından kaynaklanan tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    -KARAR-

    Davacı vekili; davalı firmaya işyeri için sigorta yaptırmış olan davacının, 07.08.2005 tarihinde işyerinde meydana gelen yangında işyerinde bulunan makina, ekipman ve kimyasal malzemelerin yanısıra çorap imalatında kullanılacak iplik va üretimi tamamlanmış mamul malların zarar görerek kullanılamaz hale geldiğini, zararın tazmini için davalı ... şirketine müracaat edilmesine rağmen 16.11.2005 tarihinde davalının oluşan zararın tazmin edilmeyeceğini bildirdiğini, meydana gelen zararın sigorta poliçesi kapsamında olduğunu, dolayısıyla zarann davalı ... şirketi tarafından karşılanması gerektiğini belirterek fazlaya ilişkin hakkı saklı kalmak kaydıyla yangın sebebiyle uğranılan zarann şimdilik 20.000,00 TL"nin, olay tarihinden itibaren işleyen faizi ile birlikte davalıdan tahsil edilmesini talep etmiştir.
    Davacı vekili; 18.02.2013 tarihinde dava değerini 64.070,80 TL olarak ıslah etmiştir.
    Davalı vekili; bilirkişi incelemesi sonucu sigortalı işyerinde yangının birden fazla noktadan kasıtlı olarak çıkartılmış olduğu ve eksper raporunda davacı sigortalının sunduğu hasara konu emtiaya ilişkin sunulan faturaların sahte olduğu kanaatine varıldığını, bu raporlar neticesinde yangının sigortalı tarafından kasıtlı çıkartıldığı tespit edildiğinden hasar talebinin reddedildiğini belirterek açılan davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece, yangının kendiliğinden çıkmamış ve kasıtlı olarak çıkartıldığı belirtilmiş ise de davacının sigorta bedelini almak için bu yangını çıkarmış olduğunun belirlenemediği ve ceza dosyası itibariyle de atılı suçtan kesinleşmiş kararla beraatine karar verilmiş olduğu, bu nedenlerle davalı sigortacının poliçe kapsamında davacı hasarını ödemesi gerektiği gerekçesiyle davanın kabulü ile 64.070,80 TL alacağın (sigorta limiti ile sınırlı olmak kaydıyla) 31/08/2005 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-)Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
    2-)Dava, işyeri sigorta poliçesinden kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
    Sigorta sözleşmesinden kaynaklanan maddi tazminat talepleri sigorta ettiren ile sigortacının tarafı olduğu sözleşmeye dayanmakta olup, bu davalar 6762 S.TTK.nun 1268.maddesi gereğince 2 yıllık zamanaşımı süresine tabidir. (6102 S.TTK.md.1420) Bu düzenleme İşyeri/Yangın Sigortası Genel Şartlarının C.10.maddesinde de açıkça ve aynen yer almaktadır. 6762 S.TTK.nun 1292 ve 1299.maddeleri (6102 S.TTK.md 1446 ve 1427) hükmü uyarınca zamanaşımı süresinin başlangıcı alacağın muaccel olduğu gün yani sigortalının rizikonun gerçekleştiğini öğrendiği günden itibaren başlayan 5 günlük ihbar tarihinin son günüdür.
    Yukarıdaki açıklanan ilkeler karşısında somut olaya baktığımızda; dava konusu riziko 12.08.2005 tarihinde meydana gelmiş olup, zamanaşımı süresinin bitiş tarihi olan 18.08.2007 tarihinden sonra davacı vekili 18.02.2013 tarihli ıslah dilekçesi ile talep edilen tazminat miktarını 20.000,00 TL"den 64.070,80 TL"ye yükseltmiş, davalı vekili bu talebe karşı yasal süresinde zamanaşımı itirazında bulunmuştur.
    O halde; dosya içeriğine göre zamanaşımını kesen veya durduran nedenlerin bulunmadığı da gözetilerek, mahkemece, davalı vekilinin zamanaşımı defi konusunda ıslah edilen asıl alacak kısmı yönünden yukarıda bahsi geçen yasa maddeleri kapsamında bir değerlendirme yapılarak karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
    SONUÇ; Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle diğer temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 20/06/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi