4. Hukuk Dairesi 2018/3667 E. , 2020/1822 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi ... Hukuk Dairesi
İLK DERECE
MAHKEMESİ : ... Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 27/01/2016 gününde verilen dilekçe ile kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 10/10/2017 günlü karara karşı davacı vekilinin istinaf başvurusu üzerine yapılan incelemede; istinaf başvurusunun esastan reddine dair verilen 12/03/2018 günlü ... Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi kararının Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Dava, internet yoluyla kişilik haklarına saldırıya dayalı manevi tazminat istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmiş, davacı tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi tarafından, davacının istinaf başvurusunun esastan reddine hükmedilmiştir. Karar, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili, müvekkilinin ... ... ilçe belediye başkanı olduğunu, davalının CHP ... İl Konseyi üyesi olup, 26/02/2015 tarihinde gerçekleşen CHP İl Kongresi sürecinde davalının da aralarında bulunduğu adaylar arasından seçimi dava dışı Av. ...’in kazanması sebebi ile bunu hazmedemeyen ve dava dışı kişiyi desteklediğini düşünen davacı hakkında sosyal medya hesabından müvekkiline yönelik bir dizi paylaşımda bulunduğunu, bu paylaşımlarla davacıyı görgüsüzlük, beceriksizlik, vizyonsuzluk, bilgisizlikle ve imar tadilatları ile usülsüzlük yapmakla suçlayarak hakarette bulunduğunu belirterek manevi tazminat isteminde bulunmuştur.
Davalı vekili, dava konusu paylaşımların yapıldığı sosyal medya hesabının kendisine ait olup olmadığının araştırılması gerektiğini, davalıya ait olduğu kabul edilse bile söz konusu paylaşımlarda hakaret ve küçük düşürücü ifadelerde bulunulmadığını, genel olarak siyasi kimliği ve birikimi sebebi ile eleştiri ve yorum yapıldığını, siyasetçilerin daha fazla eleştiriye katlanmak zorunda olduklarını belirterek davanın reddedilmesi gerektiğini savunmuştur.
İlk derece mahkemesince, davacının Muratpaşa Belediye Başkanı olması sebebiyle siyasi kişiliği olup, toplumda her türlü eleştiriye açık olması gerektiği, eylemin siyasi eleştiri kapsamında kaldığı, yöneticilerin bu tür eleştirilere tahammül göstermesi gerektiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince, davaya konu yazılarda öne çıkan baskın unsurun davacının kişilik özellikleri değil, yerel yönetici ve siyasetçi kimlikleri olduğunu, haberin içeriğinin davacı için rahatsızlık verici olsa da sert eleştiri niteliğinde kabul edilmesi gerektiği, ifade özgürlüğü sınırları aşılmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Dosya kapsamından; davalının, sosyal medya hesabı üzerinden davacıya yönelik olarak sert, rahatsız edici ve aşağılayıcı ifadeler içeren çok sayıda tweet attığı, eylemin; ısrarla ve taciz edici boyuta varacak şekilde işlenmesi nedeniyle eleştiri sınırlarının aşıldığı ve kişilik haklarına saldırının oluştuğunun kabulü gerekir. Bu nedenle, davacı yararına uygun bir manevi tazminata karar verilmesi gerekirken, açıklanan hususlar gözetilmeksizin ilk derece mahkemesince yazılı şekilde davanın, Bölge Adliye Mahkemesince ise davacının istinaf başvurusunun esastan reddine hükmedilmesi usul ve yasaya uygun düşmediğinden Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılarak, ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının HMK 373/1. maddesi gereğince KALDIRILMASINA ve İlk Derece Mahkemesi kararının HMK 371. maddesi uyarınca BOZULMASINA, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 10/06/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.