
Esas No: 2020/973
Karar No: 2020/3381
Karar Tarihi: 23.12.2020
Danıştay İdare Dava Daireleri Kurulu 2020/973 Esas 2020/3381 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2020/973
Karar No : 2020/3381
TEMYİZ EDENLER : 1- (DAVACI) : … adına … Sendikası
VEKİLİ : Av. …
2- (DAVALI) : … Bakanlığı
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : Danıştay İkinci Dairesinin 22/10/2019 tarih ve E:2016/10165, K:2019/5451 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: … Adliyesinde hizmetli olarak görev yapan davacının üyesi bulunduğu sendika tarafından, davacının Adalet Bakanlığı merkez memurluğu kadrosu için görevde yükselme sınavına katılmak istemiyle yapmış olduğu başvurunun reddine ilişkin Yazılı Sınav Kurulunun 02/06/2016 tarihli işleminin ve işlemin dayanağı olan 25/03/2004 tarih ve 25413 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Adalet Bakanlığı Personeli Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Yönetmeliğinin 9. maddesinin 5. fıkrasında yer alan "Atamaları doğrudan Bakanlıkça yapılan personel merkez teşkilat kadroları için, atamaları adalet komisyonlarının teklifi üzerine yapılan personel ise görev yaptıkları adalet komisyonlarının yetki alanındaki taşra kadroları için yapılacak görevde yükselme sınavına başvurabilir" ibaresinin iptali istenilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay İkinci Dairesinin 22/10/2019 tarih ve E:2016/10165, K:2019/5451 sayılı kararıyla;
Dava konusu düzenleme yönünden :
2802 sayılı Hakimler ve Savcılar Kanunu'nun 114. maddesinde atamaları doğrudan Bakanlıkça yapılan ve Komisyonca yapılan personel ayrımına gidildiği, taşra atamalı kadrolarda görev yapan personelin sadece taşra atamalı kadrolar için; merkez atamalı kadrolarda bulunan personelin ise sadece merkez teşkilatı için ilan edilen görevde yükselme kadrolarına başvurabileceği; bununla birlikte Adalet Komisyonları bünyesinde görev yapan, fakat atamaları doğrudan Bakanlıkça yapılan personelin de merkez atamalı kadrolar için ilan edilen görevde yükselme sınavına katıabileceği göz önüne alındığında; üst hukuk normlarına uyumlu bir şekilde hazırlanıp yürürlüğe konulan Adalet Bakanlığı Personeli Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Yönetmeliğinin 9. maddesinin beşinci fıkrasında yer alan davaya konu ibarede hukuka, hizmetin gereklerine ve kamu yararına aykırılık görülmediği,
Dava konusu bireysel işlem yönünden:
… Adliyesinde hizmetli olarak görev yapan davacının, 03/01/1994 tarihinde Bakanlık İdari ve Mali İşler Dairesi Başkanlığında hizmetli olarak göreve başladığı, … tarih ve … sayılı işlem ile Ankara ili, … Adliyesi Ağır Ceza Mahkemesi Başkanlığı emrine naklen atandığı, bu işleme karşı açtığı davada ... İdare Mahkemesi'nce verilen … tarih ve E:… sayılı yürütmenin durdurulması kararı üzerine, 15/02/2016 tarihinde yeniden Bakanlık İdari ve Mali İşler Dairesi Başkanlığında hizmetli olarak göreve başladığı, ancak … Bölge İdare Mahkemesi ... Kurulu'nun … günlü, Y.D. İtiraz No:… sayılı, davalı idare itirazının kabulü ile yürütmenin durdurulması kararının kaldırılması, yürütmenin durdurulması isteminin reddi yolundaki kararının uygulanması amacıyla, davacının 14/04/2016 tarihinde tekrar … Adliyesine atandığı ve burada görev yapmakta iken, Bakanlık merkez memurluğu kadrosu için görevde yükselme sınavına katılmak istemiyle yapmış olduğu 27/05/2016 günlü başvurusunun, Yazılı Sınav Kurulunca 02/06/2016 tarihinde, dava konusu Yönetmeliğin 9. maddesinin beşinci fıkrası uyarınca reddedildiği,
Ancak, davacının naklen atanmasına ilişkin 31/07/2015 günlü işleme karşı açtığı davada, bilahare … İdare Mahkemesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla dava konusu işlemin iptaline karar verildiği, bu karara karşı davalı idarece yapılan istinaf başvurusunun da … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla kesin olarak reddedildiği,
Bu durumda, hizmetli olan davacının Bakanlık İdari ve Mali İşler Dairesi Başkanlığı'nda görev yapmakta iken, Ankara ili, … Adliyesi Ağır Ceza Mahkemesi Başkanlığı emrine atanmasına ilişkin 31/07/2015 günlü işlemin yargı kararıyla iptal edilmesi sonrasında, iptal kararının geriye dönük olarak hüküm doğurup, bu işlemi hiç tesis edilmemiş gibi bütün hukuki sonuçları ile birlikte ortadan kaldırdığı hususu dikkate alındığında, davacının Adalet Bakanlığı merkez memurluğu kadrosu için görevde yükselme sınavına katılmak istemiyle yapmış olduğu başvurusunun reddine ilişkin işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle, düzenleyici işlem yönünden davanın reddine, davacının, adalet bakanlığı merkez memurluğu kadrosu için görevde yükselme sınavına katılmak istemiyle yapmış olduğu başvurusunun reddine ilişkin 02/06/2016 tarihli işleminin ise iptaline karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI :
Davacı tarafından, Adalet Bakanlığı Personeli Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Yönetmeliği ile getirilen merkez-taşra ayırımının Anayasa'nın 123.maddesi 1.fıkrasında yer alan idarenin kuruluş ve görevleriyle bir bütün olduğu ve Kanunla düzenleneceği hükmüne aykırılık teşkil ettiği, kararın davanın reddine ilişkin kısmının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
Davalı idare tarafından, davacının 27/05/2016 tarihi itibarıyla … Adliyesinde hizmetli olarak görev yaptığından merkez teşkilat kadrolarından olan memur kadrosu için görevde yükselme sınavına başvuruda bulunamayacağı belirtilerek kararın iptale ilişkin kısmının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMALARI :
Davacı tarafından, Danıştay İkinci Dairesince verilen kararın usul ve hukuka uygun bulunduğu ve temyiz dilekçesinde öne sürülen nedenlerin, kararın iptale ilişkin kısmının bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Davalı idare tarafından, Danıştay İkinci Dairesince verilen kararın usul ve hukuka uygun bulunduğu ve temyiz dilekçesinde öne sürülen nedenlerin, kararın davanın reddine ilişkin kısmının bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz istemlerinin reddi ile Daire kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, dosyanın tekemmül ettiği anlaşıldığından davalı idarenin yürütmenin durdurulması istemi görüşülmeyerek gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan;
"a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
c)Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması" sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçelerinde ileri sürülen iddialar kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Tarafların temyiz istemlerinin reddine,
2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle kısmen reddi, dava konusu işlemin kısmen iptali yolundaki Danıştay İkinci Dairesinin temyize konu 22/10/2019 tarih ve E:2016/10165, K:2019/5451 sayılı kararının ONANMASINA,
3. Kesin olarak, 23/12/2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.