
Esas No: 2014/2240
Karar No: 2014/4912
Karar Tarihi: 12.02.2014
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2014/2240 Esas 2014/4912 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Mahkemesi:Bursa 9. Asliye Ceza Mahkemesi
Esas No : 2014/2240
Karar No : 2014/4912
Tebliğname No : 2013/394080 - Kanun Yararına Bozma
Kasten yaralama suçundan sanık C.. A.."nin, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 86/1, 87/3 ve 29. maddeleri gereğince 10 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5237 sayılı Kanun"un 58. maddesi gereğince cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine, cezasının infazından sonra denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına dair, Bursa 9. Asliye Ceza Mahkemesinin 29/12/2011 tarihli ve 2011/98 Esas, 2011/816 sayılı Kararının infazı sırasında, hükümlü hakkında tekerrüre esas alman mahkumiyetin tekerrüre esas alınamayacağı düşünüldüğünden hükümlünün cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre infaz edilip edilemeyeceği konusunda tereddüt oluştuğundan mahkemesinden bir karar verilmesinin talep edilmesi üzerine, talep hakkında yeniden karar verilmesine yer olmadığına dair, aynı Mahkemenin 11/06/2013 tarihli ve 2011/98 Esas sayılı yazılarına karşı yapılan itirazın reddine ilişkin, Bursa 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 25/06/2013 tarihli ve 2013/701 değişik iş sayılı Kararına karşı Adalet Bakanlığı"nın 03.12.2013 tarih ve 2013/18165 - 73418 sayılı yazısıyla kanun yararına bozma isteminde bulunulduğundan bu işe ait dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 24.12.2013 tarih ve 2013/394080 sayılı tebliğnamesi ile Dairemize gönderilmekle incelendi.
Mezkur ihbarnamede;
Dosya kapsamına göre, Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 05/05/2009 tarihli ve 2009/2-2 Esas, 2009/115 sayılı ilamında da belirtildiği üzere, sanığın tekerrüre esas alınan önceki mahkumiyetinin, karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu"nun 305/2. maddesi uyarınca kesin nitelikte olduğu ve tekerrüre esas alınamayacağı gözetilerek yapılan incelemede, 01/06/2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 58. maddesinde tekerrür durumunda özel infaz usulünün uygulanacağının belirtildiği ve söz konusu özel infaz usulünün 5275 sayılı Kanun’un 108. maddesinde gösterildiği, 5275 sayılı Kanun’un "Mahkumiyet hükmünün yorumunda veya çektirilecek cezanın hesabında duraksama" başlıklı 98. maddesinde ise "çektirilecek cezanın hesabında duraksama olursa, cezanın kısmen veya tamamen yerine getirilip getirilemeyeceği ileri sürülür ya da sonradan yürürlüğe giren kanun, hükümlünün lehinde olursa, duraksamanın giderilmesi veya yerine getirilecek cezanın belirlenmesi için hükmü veren mahkemeden karar istenir." şeklindeki düzenleme karşısında, infaza müteallik mükerrirlik durumunun açıklığa kavuşturulmasına dair, Eskişehir Cumhuriyet Başsavcılığının talebi konusunda yeniden karar verilmesine yer olmadığına ilişkin, Bursa 9. Asliye Ceza Mahkemesinin 11/06/2013 tarihli ve 2011/98 Esas sayılı yazılarına karşı yapılan itirazın belirtilen nedenlerle kabulüne karar verilmesi gerekirken sanık aleyhine sonuç doğuracak şekilde reddine dair, Bursa 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 25/06/2013 tarihli ve 2013/701 değişik iş sayılı Kararında; isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı CMK"nin 309. maddesi gereğince anılan kararın bozulması lüzumunun ihbar olunduğu anlaşıldı.
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Adalet Bakanlığı"nın kanun yararına bozma isteyen yazısına dayanan tebliğnamede ileri sürülen düşünce yerinde görüldüğünden; Bursa 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 25/06/2013 tarihli ve 2013/701 değişik iş sayılı Kararının 5271 sayılı CMK"nin 309/4. maddesi gereğince kanun yararına BOZULMASINA, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE; 12.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.