
Esas No: 2015/12644
Karar No: 2016/216
Karar Tarihi: 12.01.2016
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/12644 Esas 2016/216 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkilinin davalıya Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası ile sigortalı araçta yolcu iken gerçekleşen tek taraflı kazada yaralanarak daimi maluliyete uğradığını ileri sürerek ıslahla birlikte 40.670 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, zararın öncelikle aracın zorunlu taşımacılık mali sorumluluk sigortacısınca karşılanması gerektiğini ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan delillere göre; davanın kısmen kabulü ile 40.670 TL"nin ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Davacının kararın gerekçe kısmında, davacı ... olmasına rağmen, davacı ismi olarak ... yazmasına ilişkin temyiz itirazının, bahsi geçen hususun maddi hata niteliğinde olup her zaman karar yerinde düzeltilebilecek olmasına göre reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan sürekli iş göremezlik tazminatı istemine ilişkindir.
Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali Sorumluluk Sigortası, 4925 sayılı Karayolu Taşıma Kanunu’nun “Sorumluluk ve Sigorta” başlıklı bölümünde düzenlenmiş olup; Kanunun 17.maddesinde: “Şehirlerarası ve Uluslararası yolcu taşımacıları, duraklamalar dahil olmak üzere kalkış noktasından, varış noktasına kadar geçecek süre içinde meydana gelecek bir kaza nedeniyle yolcunun ölümü, yaralanması ya da eşyanın zarara uğramasından dolayı sorumludurlar” açıklaması yapıldıktan sonra, 18.maddesinde: “Taşımacılar, yolcuya gelebilecek bedeni zararlar için bu Kanunun 17 nci maddesinden doğan sorumluluklarını sigorta ettirmek zorundadırlar” denilmiştir.
Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları"nın "Tazminat Ödemesinde Öncelikli Sigorta" başılığını taşıyan B.8. maddesinde ise; "Meydana gelen zarar öncelikle bu sigortadan karşılanır. Sigorta sözleşmesinin hiç yapılmamış olması, yapılmış fakat geçersiz hale gelmiş olması, süresinin bitmiş olması veya meydana gelen zararın bu sigorta teminatlarının üzerinde bulunması halinde teminatların üzerinde kalan kısım için; sırasıyla 13/10/1983 tarih ve 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa göre yapılması zorunlu olan mali sorumluluk sigortasına ve varsa ihtiyari mali sorumluluk sigortasına başvurulur" denilmektedir. Buna göre taşıma ilişkisinde, taşımacılık mali sorumluluk sigortası, mali sorumluluk sigortası ve ihtiyari mali sorumluluk sigortası arasında sıralı sorumluluk ilişkisi kabul edilmiştir. Davalı tarafça, aracın taşıma işi yaptığı, olay günü de yine taşıma esnasında kazanın meydana geldiği iddia olunmuş, mahkemece bu husus üzerinde durulmamıştır. Dosyadaki mevcut ceza dosyası tutanakları, aracın ruhsat kaydı, aracın faaliyet alanına ilişkin emniyet yazısının incelenmesinden, aracın kaza günü taşıma işi yapıp yapmadığı anlaşılamamıştır. Bu durumda mahkemece, kaza günü taşınan kişiler de tanık olarak dinlenmek suretiyle aracın kaza günü ticari taşıma işi yapıp yapmadığının araştırılması, eğer taşıma işi yapıyor ise zorunlu taşımacılık mali sorumluluk sigortasının bulunup bulunmadığının araştırılması, taşıma sigortasının bulunmaması durumunda yargılamaya devam edilmesi, taşıma sigortasının bulunması durumunda ise; davalı zorunlu mali mesuliyet sigortacısına ancak taşımacılık mali sorumluluk sigortası limitinin üzerinde bir zararın tespiti halinde limitin üzerinde kalan kısım yönünden başvurulabileceği gözetilerek ona göre karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu üzere eksik inceleme ve araştırma sonucu hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 12/01/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.