
Esas No: 2016/9991
Karar No: 2016/14183
Karar Tarihi: 10.05.2016
Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2016/9991 Esas 2016/14183 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA : Davacı, kıdem tazminatı, yıllık izin, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil, fazla mesai ile ücret alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı ... avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, inşaat teknikeri olarak davalı alt işveren ..Ltd. Şti. işçisi olarak diğer davalı asıl işverenin denetiminde çalıştığını, iş sözleşmesini işçilik alacaklarının eksik ödenmesi gerekçesiyle haklı sebeple feshettiğini ileri sürerek, kıdem tazminatı ve bir kısım işçilik alacağının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalılar davanın reddini istemişlerdir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, bozma ilamı usul ve kanuna uygun bulunduğundan uyulmasına karar verilmiştir. Yapılan yargılama sonucunda toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı ... vekili kanuni süresi içerisinde temyiz etmişlerdir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalı ... Müdürlüğünün aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasındaki uyuşmazlık fazla çalışma ücretinin hesaplanması noktasında toplanmaktadır.
Usule ilişkin kazanılmış hak müessesesi, davaların uzamasını önlemek, hukuki alanda istikrar sağlamak ve kararlara karşı genel güvenin sarsılmasını önlemek amacıyla Yargıtay inançları ile kabul edilmiş bir usul hukuku ana ilkesidir ve kamu düzeni ile de ilgilidir.
Gerçekten 04.02.1959 tarihli ve 13/5 sayılı Yargıtay İçtihadları Birleştirme Büyük Genel Kurulu kararında vurgulandığı üzere; Yargıtayca bir kararın bozulması ve mahkemenin bozma kararına uyması halinde, bozulan kararın bozma sebeplerinin kapsamı dışında kalmış cihetlerinin kesinleşmiş sayılması, davaların uzamasını önlemek maksadıyla kabul edilmiş çok önemli bir usul hükmüdür. Ve yine, o konun bozma sebebi sayılmamış ve başka sebeplere dayanan bozma kararına mahkemenin uymuş olması, taraflardan birisi lehine usulü bir kazanılmış hak meydana getirir ki, bu hakkı ne mahkeme ne de Yargıtay zarara uğratabilir.
Bu itibarla usulü kazanılmış hak müessesesi; mahkemeye hükmüne uyduğu Yargıtay bozma kararındaki esas çerçevesinde işlem yapma ve hüküm kurma zorunluluğu getirdiği gibi; Yargıtay tarafından bozulan bir hükmün, bozma sebeplerinin kapsamı dışında kalmış olan kısımları kesinleştiğinden, bozma kararına uymuş olan mahkeme kesinleşen bu kısımlar hakkında yeniden inceleme yaparak karar veremez.
Eş deyişle kesinleşmiş bu kısımlar, lehine olan taraf yararına usulü kazanılmış hak teşkil eder.
Yargıtay 22. Hukuk Dairesinin ....... tarihli 2014/....... esas, 2015/....... karar sayılı ilamı ile davanın taraflarının anlatımına, yapılan işin niteliğine, tanık beyanlarına, dosya kapsamına göre davacının günlük üç saat fazla çalışma yaptığının kabulü gerektiği belirtilerek bozma kararı verilmiştir. Bozma sonrası yerel mahkemece bozma ilamına uyulduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda artık davacının günlük üç saat fazla çalışma yaptığı tarafları bağlayıcı olup taraflar için usuli kazanılmış haktır. Belirtilen husus dikkate alınmadan davanın kabulüne karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 10.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.