21. Hukuk Dairesi 2013/22532 E. , 2014/4287 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Çankırı 1. Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
TARİHİ : 12/11/2013
NUMARASI : 2013/12-2013/445
Davacı, kısa süreli SSK"ya bağlı çalışmaları dışında Kurumca kabul edilmeyen 01/02/1978-01/03/2011 tarihleri arasında tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.
Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,
2-Dava, davacının 01/05/1985 tarihinden itibaren SSK"lı çalışmalar haricinde, tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın reddine karar verilmiş ise de, bu sonuca eksik araştırma ve inceleme ile gidilmiştir.
Somut olayda, davacının tarımsal faaliyeti nedeniyle 30/04/1985 tarihli işe giriş bildirgesine istinaden 01/05/1985 tarihi itibariyle tarım Bağ-Kur sigortalısı olarak tescil edildiği, SSK"lı çalışmaya başlaması nedeniyle 27/05/1986 tarihinde sigortalılığın terkin edildiği, 17/12/2004 tarihinde yeniden tescil edildiği, yine SSK"lı çalışmaya başlaması nedeniyle 20/03/2005 tarihinde terkin edildiği, 20/05/2011 tarihinde da kaydına dayanılarak bir kez daha tescil edilip 21/07/2011 tarihinde terkin edildiği, dolayısıyla yukarıda belirtilen bu tarihler arasında uyuşmazlık bulunmadığı, 08/04/2004 tarihinde ziraat odası kaydının başladığı,2001-2008 yılları arası tarım ilçe müdürlüğü çiftçi kayıt sistemine kayıtlı çiftçi olup doğrudan gelir aldığı,kolluk tutanağı ve tanık beyanlarında tarımla uğraştığının belirtildiği, adına kayıtlı 2008 edinme tarihli 28 dekar tarla bulunduğu, 1978-2011/3. aylar arası kısa süreli 2361 gün SSK"lı hizmeti bulunduğu, mernis kayıt sistemine göre adresinin 2007/2. aydan itibaren Keçiören /Ankara olduğu dosyadaki bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 2926 sayılı Yasa"nın 10. maddesine göre " sigortalıların kayıt ve tescil işlemlerinde valilik, kaymakamlık, özel idare, belediye ve muhtarlık ve nüfus idareleri kayıtları ile diğer kamu kuruluşlarının, tarım satış kooperatifleri ve birliklerinin, pancar ekicileri istihsal kooperatifleri ve Birliği Türkiye Şeker Fabrikaları Anonim Şirketi kayıtları esas alınır."
Öte yandan, Dairemizin ve giderek Yargıtay’ın yerleşmiş görüşleri, Tarım Bağ-Kur sigortalısının kısa süreli olarak SSK’na tabi çalışmasının tarım faaliyetinin devamına engel olmayacağı ve dolayısıyla bu hizmetler dışında tarım faaliyetinin kanıtlanması durumunda sigortalığın devam ettiğinin kabulü gerekeceği yönündedir.
Bir yıldan daha az süren zorunlu sigortalılık kapsamındaki çalışmalar kısa süreli olup, kesintisiz bir şekilde bir yıl veya daha fazla süren çalışmalar ise uzun süreli çalışmadır.
Mahkemenin, davanın nitelikçe kamu düzenine ilişkin olduğu göz önünde bulundurarak öncelikle nizalı dönemde yukarıda anılan maddede belirtilen kayıtların olup olmadığını söz konusu kuruluşlardan, davacının ziraate elverişli taşınmazlarının bulunup bulunmadığını ilgili tapu idaresinden, özel idareden, belediyeden araştırmak, varsa bunları kullanıp kullanmadığını belirlemek, köy muhtarı ve azalar ile yeterli bilgi ve görgüye sahip kişileri belirleyip tanık olarak dinlemek, tarımsal kredi kullanıp kullanmadığını, arazi kiralayıp kiralamadığını tespit etmek, mernis kayıt sisteminde gözüken adresinde ikamet edip etmediğini araştırmak, ayrıca zabıta tahkikatı ile de ayrıntılı araştırma yaptıktan sonra diğer bütün delilleri birlikte değerlendirerek sonucuna göre karar vermesi gerekirken, yeterli araştırma yapılmadan sonuca gidilmesi yerinde değildir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 10/03/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.