Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/3877
Karar No: 2017/6668
Karar Tarihi: 27.02.2017

Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/3877 Esas 2017/6668 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Adana 3. Ağır Ceza Mahkemesi, dolandırıcılık suçundan sanık ...'ı 1 yıl hapis ve 5.000 TL adli para cezası ile cezalandırmıştır. Sanık müdafi tarafından yapılan temyiz istemi üzerine dosya, Dairemize gönderilmiştir. Dairemiz, Adana 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nin hükmünü onaylamıştır. Ancak 5271 sayılı CMK'nın 308. maddesi gereğince yapılan incelemede, sanığın avukatlık görevi sırasında suç işlediği kabul edilmiştir. Bu nedenle, Adana Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından Adalet Bakanlığı'ndan izin alınması koşuluyla soruşturma açılmıştır. Sanık, hükmün onanması sonrası para almadığını savunmuş fakat sonradan paranın kendisiyle ilgili olduğunu beyan etmiştir. Katılanların da şikayetçi olmaları nedeniyle suç tamamlanmasından sonra olan kısmi ödeme hükümleri de göz önüne alınarak, kararın bozulması gerektiği ifade edilmiştir. Kararda geçen kanun maddeleri ise şu şekildedir: 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 155/1, 62, 52 ve 53. maddeleri, 6352 sayılı Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına ve Basın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava ve Cezaların Ert
15. Ceza Dairesi         2017/3877 E.  ,  2017/6668 K.

    "İçtihat Metni"




    Dolandırıcılık suçundan açılan dava sonucunda sanık ...’ın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 155/1, 62, 52 ve 53. maddeleri gereğince 1 yıl hapis ve 5.000,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına dair Adana 3. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 31.10.2013 tarih ve 2013/10-463 sayılı ilamı aleyhine sanık müdafi tarafından yapılan vaki temyiz istemi üzerine onama görüşüyle dava dosyasının ... Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 01.06.2015 tarih ve 2013/387232 sayılı tebliğnamesi ile Dairemize gönderildiği, Dairemizin 2015/11445-2016/7086 sayılı ilamıyla da anılan hükmün düzeltilerek onanmasına oybirliğiyle karar verildiği anlaşılmıştır.
    6352 sayılı Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına ve Basın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında Kanunun yürürlüğe girmesi üzerine anılan kanunun 99. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK’nın 308. maddesi uyarınca ... Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan yapılan itiraz üzerine dosya incelenerek gereği düşünüldü.
    1136 sayılı Kanun’un 58/1. maddesi gereğince, avukatlar hakkındaki Avukatlık Kanunu’ndan veya Türkiye Barolar Birliği ya da baroların organlarındaki görevlerinden doğan veya görev sırasında işledikleri iddia edilen suçlardan dolayı soruşturma yapılması, Adalet Bakanlığı’nın izin vermesi koşuluna bağlanmış olduğundan, bu yönde yapılacak suç duyurusu üzerine Cumhuriyet Savcılığı’nca durumun tespiti ve ilgili dilekçe ile belgeleri Adalet Bakanlığı’na göndererek soruşturma izni istenilmesinin zorunlu olduğundan hareketle yapılan incelemede; sanığın, öncesinde sürekli olarak katılanların vekilliğini üstlenmesine rağmen, ...’a başlatılacak icra takibinde karşı tarafın vekili olduğunu söyleyerek Avukat ...’a yönlendirdiği anlaşılmış ise de, dosya kapsamından ve sanığın itiraz dilekçesinden, ...’a ait şirketin vekilliğini üstlenmesi nedeniyle resmiyette icra takibi yapmasının etik olmayacağını düşünerek takibi tanık ...’ın yapmasını sağladığı, ancak vekâlet ücretini ortaklaşa alacakları konusunda tanıkla anlaştıkları, bu nedenle eylemin 1136 sayılı Kanun’un 58. maddesi gereğince avukatlık görevi sırasında işlendiğinin kabulünü gerektirdiği de dikkate alındığında, belirtilen yasal düzenleme gereğince ilgili Cumhuriyet Başsavcılığının soruşturma izni alınmadan doğrudan soruşturma başlatılması mümkün olmadığı gibi, ceza muhakemesi hükümleri çerçevesinde kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın da verilemeyeceği gözetildiğinde, Adana Cumhuriyet Başsavcılığı’nca, Adalet Bakanlığı’ndan izin alınmaksızın, yasaya aykırı olarak verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair 06.04.2011 tarihli karar ile bu kararı inceleyen itiraz merciinin 27.07.2011 tarih ve 2011/2171 değişik iş sayılı kararının hukuken yok hükmünde olduklarının kabul edilmesi gerektiğinden, ikinci kez yapılan şikayet üzerine usulüne uygun şekilde bakanlık izni ile yapılan soruşturmaya ilişkin olarak dava açılmasında bir isabetsizliğin söz konusu olmadığı; ayrıca, sanığın yargılama sırasında alınan savunmalarında, suça konu evin satımına herhangi bir şekilde karışmadığını, parayı almadığını belirtmesine rağmen, hükmün onanarak kesinleşmesinden sonra bu kez paranın tanık ... ile kendisinin alacağına ilişkin olduğunu beyan etmesi, ayrıca, evin satılması sonucunda elde edilen paradan 2014/1325 sayılı icra takibi sonucunda alınması gereken vekalet ücretine ilişkin paranın ödeneceğine ilişkin anlaşmanın bulunmaması yanı sıra her iki takibin farklı hukuki ilişkilerden kaynaklanması, tanık ...’un alınan beyanlarında, vekalet alacağının 20.000,00 TL olduğunu, bunun sanık tarafından kendisine verildiğini ve evin satımına ilişkin kısımlarına hiç girmediğini ifade etmiş olması karşısında, eksik inceleme yapıldığı yönündeki itirazın da kabul edilemeyeceği; aynı şekilde, evin satımından elde edilen paradan masraflar çıkarıldıktan sonra kalan paranın iade edilmemesi üzerine suçun tamamlanmış olması ve kamu davasının bu miktar üzerinden açılması ile TCK’nın 168. maddesi gereğince suçun tamamlanmasından sonra herhangi bir ödemenin yapılmaması ve katılanların temyiz aşaması da dâhil olmak üzere bütün ifadelerinde şikayetçi olduklarını belirtmiş olmaları nedeniyle kısmi ödeme yapıldığından bahisle katılanların etkin pişmanlık hükümlerine muvafakat verip vermediklerinin sorulması için hükmün bozulması gerektiğine ilişkin itiraz da yerinde görülmemekle;
    Yukarıda açıklanan nedenlerle;
    ... Cumhuriyet Başsavcılığı’nın itiraz dilekçesinde ileri sürülen düşünce yerinde görülmediğinden REDDİNE,
    Dairemizin 2015/11445-2016/7086 sayılı hükmünün KALDIRILMASINA YER OLMADIĞINA, itirazın incelenmesi için dosyanın ... Ceza Genel Kurul Başkanlığı’na TEVDİİNE, 27.02.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.












    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi