Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/11762
Karar No: 2015/1782
Karar Tarihi: 03.02.2015

2863 sayılı Kanuna aykırılık - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2014/11762 Esas 2015/1782 Karar Sayılı İlamı

12. Ceza Dairesi         2014/11762 E.  ,  2015/1782 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık
    Hüküm : 2863 sayılı Kanunun 65/1, 5237 sayılı TCK"nın 43/1, 62, 52/2, 53. maddeleri uyarınca mahkumiyet

    2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Suça konu, Gayrimenkul Eski Eserler ve Anıtlar Yüksek Kurulunun 06/02/1982 tarih ve A-3290 sayılı kararı ile belirlenen kentsel ve 3. derece arkeolojik sit alanında bulunan, ... II numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulunun 26/01/1994 tarih ve 3790 sayılı kararı ile korunması gerekli kültür varlığı olarak tescilli olan, yine ... Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulunun 23/01/2003 tarih ve 2132 sayılı kararı ile uygun bulunan “...Mahallesi, Koruma Amaçlı İmar Planı” içerisinde yer alan .... İlçesi, ... Mahallesi, .... Mevkii, 135 ada, 4 parselde yer alan taşınmazın..."a ait olduğu, mülk sahibi tarafından taşınmaz üzerinde gerekli yapım ve onarım işlemlerinin yürütülmesi hususunda sanık ..."nın vekil olarak yetkilendirildiği, sanığın 08/04/2009 tarihli dilekçesi ile Kuruldan çatının, taş duvar derzlerinin, ahşap kapı ve pencere doğramalarının, masif ahşap zeminin, bahçe duvarının tamir ve düzenlemesinin yapılmasına izin verilmesini talep ettiği, Kurul görevlileri tarafından yerinde yapılan inceleme neticesinde düzenlenen 20/07/2009 ve 12/11/2009 tarihli raporlar ile henüz restorasyon ve restitüsyon projeleri hazarlanarak Kurula sunulmadan, esaslı onarım niteliğinde bulunan müdahalelerin yapıldığının tespit edildiği, hükme esas alınan inşaat mühendisi bilirkişi tarafından düzenlenen raporda ise, çatı karkası ve çatı örtüsünün (kiremit) yenilendiğinin, çatının teras olan bölümünün zeminin kaplama malzemesi ile kaplandığının, taşıyıcı duvar olan dış cephe duvarlarının, kapı ve pencere doğramalarının, yine taban döşemelerinin ahşap kaplanarak yenilendiğinin, söz konusu imalatların esaslı inşai müdahale niteliğinde bulunduğunun belirtildiği, sanığın söz konusu uygulamaların esaslı onarım kapsamında bulunduğunu bilmediğine dair savunmasının, Kurul görevlileri tarafından düzenlenen ve gerçekleştirilen uygulamaların esaslı nitelikte olduğunu, restorasyon ve restitüsyon projesi hazırlanarak Kurula iletilmesi gerektiğini belirten 20/07/2009 tarihli raporun sanığa tebliğine rağmen, yine Kurul görevlilerince tanzim edilen 12/11/2009 tarihli rapor ile taşınmazda izinsiz olarak inşai müdahalelere devam edildiğinin tespiti karşısında itibar edilebilir mahiyette bulunmadığı anlaşılmakla,
    Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin, sanığın üzerine atılı suçu kasten işlemediğine, taşınmazın hasar görmesini engellemek gayesiyle suça konu uygulamaları gerçekleştirdiğine, erteleme kararı verilmemesinin de usul ve yasaya aykırı olduğuna ilişkin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1- Dairemizin 25/06/2013 tarihli, 2012/31645 Esas, 2013/17389 Karar sayılı ilamı ile mahallinde sanat tarihi ve arkeolog bilirkişilerin katılımı ile keşif icra edilerek, söz konusu eylem neticesinde kültür varlığına zarar verilip verilmediği, mimari yapısının bozulup bozulmadığı tereddüte yer vermeyecek şekilde tespit edilerek sanığın eyleminin 2863 sayılı Kanunun 65/a ve 65/b maddesinde düzenlenen suç tiplerinden hangisine temas ettiğinin belirlenmesi gerektiği belirtilmiş ve mahkemece bozma ilamına uyulmasına karar verilmiş ise de, bozma ilamından sonra icra edilen keşfe katılan sanat tarihçi, arkeolog ve fen bilirkişileri tarafından düzenlenen 22/11/2013 ve 03/12/2013 tarihli raporlarda, anılan hususta bir belirlemenin bulunmaması karşısında,
    Mahkemece mahallinde yeniden oluşturulacak bilirkişi heyeti eşliğinde keşif icra edilerek sanık tarafından izinsiz olarak gerçekleştirilen inşai uygulamalar neticesinde kültür varlığının bozulmasına, tahribine, zarara uğramasına, doğal ve özgün yapısının yok olmasına, kentsel ve arkeolojik sit alanında her hangi bir zararın doğmasına sebebiyet verilip verilmediği hususu tereddütsüz biçimde saptandıktan sonra, özellikle 2863 sayılı Kanunun 6498 sayılı Kanun ile değişik 65/1 maddesinde tescil edilen sit alanları ve korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlıkları ile korunma alanlarının bu Kanuna göre tebliğ veya ilan edilmiş olmasına rağmen yıkılmasına, bozulmasına, tahribine, yok olmasına veya her ne suretle olursa olsun zarar görmesine kasten sebebiyet verenler ile koruma bölge kurullarından izin alınmaksızın inşaî ve fiziki müdahale yapanlar veya yaptıranların cezalandırılacaklarının öngörüldüğü, dolayısıyla anılan maddenin 1. cümlesi uyarınca gerçekleştirilen izinsiz uygulamalar nedeniyle hem bizatihi korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlıklarına hem de sit alanlarının yıkılmasına, bozulmasına, tahribine, yok olmasına veya her ne suretle olursa olsun zarar görmesine neden olunması halinin yaptırım altına alındığı, dava konusu taşınmazın kültür varlığı niteliğinde bulunduğunu ve sit alanı sınırları içerisinde yer aldığını bilen sanığın eylemi neticesinde suça konu kültür varlığına ve/veya sit alanına zarar verildiğinin saptanması halinde, sanığın 2863 sayılı Kanunun 65/1-1.cümlesi uyarınca mahkumiyetine karar verilmesi, aksi durumda ise suç tarihinde .... Valiliği bünyesinde faaliyette olan koruma uygulama ve denetim bürosunun bulunması ve hükümden önce, 11/10/2013 günlü Resmi Gazete"de yayınlanarak yürürlüğe giren 6498 sayılı Kanun ile 2863 sayılı Kanun"da, 65/1 ve 65/4 maddelerinin uygulanmasına ilişkin olarak getirilen değişiklikler karşısında, suça konu taşınmazın belediye veya İl Özel İdaresi sınırları içerisinde bulunup bulunmadığı araştırılarak, belediye sınırları kapsamında ise, suç tarihi itibariyle ...Belediyesi bünyesinde koruma uygulama ve denetim bürosu bulunmadığından 2863 sayılı Kanunun 65/1-2. cümle, İl Özel İdaresi sınırları kapsamında ise, Valilik bünyesinde sözü edilen büro mevcut olduğundan aynı Kanunun 65/4 maddesi uyarınca hüküm tesisi gerektiğinin gözetilmemesi,
    2-Sanığın 1 yıl 8 ay hapis ve 80 TL adli para cezasına mahkumiyetine ilişkin 20/10/2010 tarihli, 2010/3-140 esas karar sayılı kararın sadece sanık müdafii tarafından temyiz edilmediği dolayısıyla aleyhe temyizin bulunmadığı, Dairemizin 25/06/2013 tarihli, 2012/31645 Esas, 2013/17389 Karar sayılı ilamı ile bozma kararı verilirken sanığın kazanılmış haklarının saklı tutulduğu nazara alınmaksızın, sanık hakkında 5271 sayılı CMK"nın 307/4 maddesine aykırı olarak 2 yıl 1 ay hapis ve 100 TL adli para cezasına hükmedilmesi,
    Kanuna aykırı olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 03/02/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.












    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi