
Esas No: 2017/3537
Karar No: 2017/10623
Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2017/3537 Esas 2017/10623 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Nafaka hükümlerine uymamak suçundan sanık ...’nın, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 344/1. maddesi gereğince 3 aya kadar tazyik hapsi cezası ile cezalandırılmasına dair Ayvalık İcra Ceza Mahkemesinin 24/05/2016 tarihli ve 2016/30 esas, 2016/92 sayılı kararı aleyhine Adalet Bakanlığının 22/05/2017 gün ve 94660652 -105-10-500-2017-Kyb sayılı kanun yararına bozma istemini içeren yazısı ekindeki dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 29/05/2017 gün ve KYB.2017/33181 sayılı ihbarnamesi ile Dairemize gönderilmekle okundu.
Anılan ihbarnamede;
Dosya kapsamına göre, davacı ... Kaya ile davalı ... arasında görülmekte olan boşanma davasının 16/04/2014 tarihli ara kararı ile davacı ve müşterek çocuklar lehine tedbir nafakasına hükmedildiği, yapılan yargılama sonucunda nafaka alacağının dayanağını oluşturan Ayvalık 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/712 esas sayılı dosyasının boşanma ile sonuçlanarak anılan nafakaların iştirak ve yoksulluk nafakası olarak devamına ilişkin Ayvalık 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 02/10/2014 tarihli ve 2013/712 esas, 2014/383 sayılı kararının 27/11/2015 tarihinde kesinleştiği, incelemeye konu dosyada suç tarihinin ise 2016 yılı ocak ayı olduğu, benzer bir konuya ilişkin olarak Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 18/02/2013 tarihli ve 2012/14143 esas, 2013/1624 sayılı kararında da değinildiği üzere, şikayet tarihi itibariyle boşanma ilamı ve bununla hükmedilen iştirak nafakasına dair ilamın kesinleşmiş olduğunun, eşe ve çocuklara önceki ilamla verilmiş olan tedbir nafakasının boşanma ilamının kesinleşmesi ile son bulacağının (4721 sayılı Türk Medeni Kanunu"nun 197-169. maddeleri), bu ilama dayanılarak yapılmış ek bir talep ve gönderilmiş yeni bir icra emri bulunmadığının, iştirak ve yoksulluk nafakasına dönüşen tedbir nafakasının İcra Müdürlüğünce tahsilinin ise ancak kesinleşen kararın ayrıca takibe konulması veya aynı dosya üzerinden yeni talep açılarak buna ilişkin icra emrinin tebliğiyle mümkün olacağının anlaşılması karşısında, sanığa isnat edilen suçun oluşmadığı nazara alınmadan, beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesinde isabet görülmediği gerekçesiyle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309.maddesi uyarınca anılan kararın kanun yararına bozulması isteminde bulunulmakla gereği görüşülüp düşünüldü;
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarname içeriği yerinde görüldüğünden, Ayvalık İcra Ceza Mahkemesinin 24/05/2016 tarihli ve 2016/30 Esas, 2016/92 Karar sayılı kararının CMK’nın 309/4-d maddesi uyarınca BOZULMASINA, sanık hakkında nafaka hükümlerine uymamak eyleminden dolayı hükmolunan tazyik hapsinin kaldırılmasına, 06/12/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.