Taraflar arasında birleştirilerek görülen davada;
Davacılar, miras bırakan dedeleri M... K...’nun 852 ada 42 parsel sayılı taşınmazdaki 1/4 payını torunu olan davalılara mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olarak temlik ettiğini ileri sürerek, payları oranında iptal ve tescil istemişlerdir.
Davalılardan C...M..., muristen pay satın almadığını belirterek davanın husumet yönünden reddi gerektiğini, diğer davalı ise satışın gerçek olduğunu belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, iddianın sabit olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davalılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava ve birleşen dava muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dosya içeriğinden, toplanan delillerden; çekişme konusu 852 ada 42 parsel sayılı taşınmazdaki muris M...’e ait 1/4 payın çıplak mülkiyetinin 21.12.1998 tarihli akitle davalılardan M... A... K...’na satış yoluyla temlik edildiği anlaşılmaktadır.
Mahkemece, miras bırakan tarafından davalı M...’e yapılan temlikin mirasçıdan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu belirlenmek suretiyle davanın kabulüne karar verilmiş olması doğrudur. Davacılar ve davalı M...’in bu yöne ilişkin temyiz itirazları yerinde değildir. Reddine.
Davalı C....M....’ın temyiz itirazlarına gelince, tapu kayıtlarının ve bu kayıtlara esas teşkil eden akit tablolarının incelenmesinden davalı C...M...’ın payının miras bırakan M...’ten değil babaannesi Hatice’den geldiği, H...’nin bu taşınmazdaki 1/4 payını davalı C.... M...’a 21.12.1998 tarihinde satış yoluyla temlik ettiği görülmektedir.Bu durumda anılan davalı yönünden miras bırakan M...’in muvazaalı işlemde bulunduğunu söyleyebilme olanağı yoktur.
Hal böyle olunca, davalı C...M...aleyhine açılan davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir.
Davalı C...M...’ın temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 6.7.2009 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.