
Esas No: 2020/10945
Karar No: 2020/20152
Karar Tarihi: 24.12.2020
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2020/10945 Esas 2020/20152 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Sanığın yokluğunda verilen hükmü, yasal temyiz süresinden sonra temyiz ettiği anlaşılmışsa da, gerekçeli kararın 22.12.2015 tarihli celsede son bildirdiği adres yerine soruşturma aşamasındaki adresine tebliğ edildiği belirlendiğinden temyiz talebinin süresinde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;
1) Sanık hakkında katılan ..."e karşı kasten yaralama suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz sebeplerinin incelenmesinde;
Dosya kapsamına göre, sanığın katılana bıçakla hamle yaparak yaralamaya teşebbüs ettiği, daha sonra yüzüne kafa atarak basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde yaraladığı olayda; Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 28.01.2020 tarihli ve 2015/3-1206 Esas - 2020/31 Karar sayılı ilamı gereğince, eylemin silahla yaralamaya teşebbüs olarak değerlendirilmesi gerektiğinden, sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nin 86/2, 86/3-e ve 35. maddeleri uyarınca uygulama yapılarak, tamamlanmış basit yaralama suçu için öngörülen cezanın altına düşmeyecek şekilde bir ceza belirlenmesi gerekirken yazılı şekilde uygulama yapılması, aleyhe temyiz olmadığından, Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas-2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı ibareler iptal edilmiş ise de, bu husus infaz aşamasında dikkate alınabileceğinden, bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, mahkemenin kovuşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, gösterilen gerekçeye ve uygulamaya göre sanığın yerinde görülmeyen temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA,
2) Sanık hakkında katılan ..."ya karşı kasten yaralama suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz sebeplerinin incelenmesinde;
a) Katılan hakkında Boyabat 75. Devlet Hastanesinde görevli pratisyen hekim tarafından düzenlenen ve hükme esas alınan 10.07.2015 tarihli raporun yeterli ayrıntı içermediği ve Adli Tıp Kriterlerine uygun olmadığı anlaşılmakla, katılanın geçici ve kesin raporları ile yaralanmasına ilişkin tüm tıbbi evrakları en yakın Adli Tıp Şube Müdürlüğüne gönderilerek, 5237 sayılı TCK"nin 86. ve 87. maddelerinde belirlenen ölçütlere göre rapor aldırılması ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
b) Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas- 2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı ibarelerin iptal edilmesi nedeniyle, hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 24.12.2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.