17. Hukuk Dairesi 2015/13399 E. , 2016/2160 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkil şirkete kasko sigorta poliçesi ile sigortalı bulunan aracın 02.12.2013 tarihinde .... istikametine seyir halinde iken,....girişi önünde bulunan hemzemin geçite girdiği esnada demiryolu üzerinde seyir halinde bulunan tren ile çarpışması sonucu maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini,meydana gelen kaza neticesinde sigortalı araçta 26.333,24 TL tutarında hasar oluştuğunu ve tespit edilen bu tutarın 06.02.2014 tarihinde ödendiğini, maddi zarara yol açan olayın davalının sorumlu olduğu hemzemin geçitteki ışıklı bariyerlerin bozuk olması ve kapanmaması sonucu meydana geldiğinden davalının %100 kusurlu olduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 19.974,93 TL rücuen tazminatın ödeme tarihi olan 06.02.2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davanın hizmet kusuruna dayalı olduğunu ve idare mahkemelerinin görev alanına girdiğinden dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddi gerektiğini, dava konusu olayda önlemleri alma noktasındaki sorumluluğun hemzemin geçitin bağlı olduğu idarede olduğunu bu nedenle davanın husumet yönünden reddinin gerektiğini, kazanın meydana gelmesinde müvekkili İdareye atfedilecek herhangi bir kusurun olmadığını, araç sürücüsünün %100 kusurlu olduğunu, istenilen tazminat tutarının fahiş olduğunu ve davanın ..."ne ihbar edilmesini talep ettiklerini belirterek davanın usul ve esastan reddine karar verilmesini savunmuştur.
...
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile, 18.061,10TL tazminatın 06/02/2014 ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
1- Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde ve bilirkişi raporundaki kusur dağılımının oluşa uygun olması sebebiyle benimsenmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava hemzemin geçitte meydana gelen trafik kazasından kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir. Davacı ... şirketi sigortalısına ödemiş olduğu 19.974,93 TL nin davalıdan tam kusura dayalı olarak rücuen tahsilini talep etmiştir.
Mahkemece alınan 09.03.2014 tarihli bilirkişi raporu ile 01.04.2015 havale tarihli bilirkişi ek raporunda, davalı kurumun otomatik bariyer sisteminin devre dışı bırakılması nedeniyle %70 oranında, araç sürücüsünün ise KTK 52. ve 76. maddelerini ihlalden dolayı %30 oranında kusurlu olduğu belirlenmiştir.
Yargılamaya hakim olan ilkelerden olan “taleple bağlılık ilkesi” 1086 sayılı HUMK"nın 74. maddesinde (6100 sayılı HMK m. 26) düzenlenmiş olup, hakim tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır ve ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez.
Davacı dava dilekçesinde, tam kusura dayalı olarak 19.974,93 TL talepte bulunmuş olup mahkemece davada talep edilen miktar üzerinden davalının kusur oranı dikkate alınarak karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu gibi talep aşılarak 18.061,10 TL tazminata hükmedilmesi bozma nedenidir.
SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, eşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 23/02/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.