
Esas No: 2014/15671
Karar No: 2018/8625
Karar Tarihi: 03.05.2018
Tehdit - genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2014/15671 Esas 2018/8625 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması
HÜKÜMLER : Mahkumiyet, beraat
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre sanık ... hakkında 6136 sayılı Kanuna aykırılık suçundan kamu davası açıldığı halde herhangi bir karar verilmemiş ise de, bu hususta zamanaşımı süresi içerisinde mahkemesince bir karar verilebileceği olanaklı görülerek dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1-Sanık ..."a yükletilen tehdit ve genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerin ve bu eylemlerin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu,
Cezaların kanuni bağlamda uygulandığı,
2-Sanık ... hakkında silahlı tehdit suçundan kurulan beraat hükmü de usul ve Kanuna uygun bulunduğundan,
Anlaşıldığından O yer Cumhuriyet savcısının ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA,
3-Sanık ... hakkında tehdit suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne ilişkin temyiz talebinin incelenmesinde;
a)02/12/2016 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaşma hükümleri yeniden düzenlenmiş ve sanığa isnat edilen TCK"nın 106/1. maddesi kapsamındaki tehdit suçunun uzlaştırma kapsamında bulunduğu anlaşılmış
olmakla, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 2 ve 7. maddeleri de gözetilerek, uzlaştırma işlemi uygulanarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun bu kapsamda tekrar değerlendirilip belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
b)Kabule göre de; sanığın, bir suç işleme kararı altında aynı zaman diliminde kesinti olmaksızın mağdura yönelik birden çok kez gerçekleştirdiği mesaj gönderme eylemlerinin tek suç oluşturduğu ve zincirleme suç hükümlerinin uygulanma koşullarının bulunmadığı gözetilmeden, aynı Kanunun 43/1. maddesinin tatbiki suretiyle sanık hakkında fazla ceza belirlenmesi,
Bozmayı gerektirmiş, O yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan (b) bendi hariç, diğer yönleri incelenmeksizin HÜKMÜN 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 03.05.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.