
Esas No: 2017/865
Karar No: 2019/894
Karar Tarihi: 18.11.2019
BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/865 Esas 2019/894 Karar Sayılı İlamı
T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2017/865 Esas
KARAR NO: 2019/894
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ: 27/09/2017
KARAR TARİHİ: 18/11/2019
Yukarıda tarafları, konusu, esas ve karar numarası yazılı mahkememiz dosyasının yapıp bitirilen açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde; ... A.Ş.tarafından ... acente-... poliçe nosu ile sigortalı olan ... plakalı araç ile müvekkile ait ... plakalı araç arasında 29.06.2015 tarihinde yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği, kolluk kuvvetlerince kazaya ilişkin olarak ölümlü yaralamalı trafik kazası tespit tutanağı düzenlendiğini, 08.07.2015 tarih itibarı ile ... Sigorta'nın mali bünye zafiyeti nedeniyle tüm branşlarda ki ruhsatının iptal edilmiş olup,... Sigorta Şirketi'nin ... kapsamında bulunan zorunlu sigortalarına ait zararları yasal olarak zorunlu sorumluluk sigortası yükümlüsü... ödemek ile yükümlü olduğundan, açılan iş bu davada ... taraf sıfatını kazandığını, kaza tespit tutanağında görüleceği üzere; kazada müvekkilinin herhangi bir kusurunun bulunmadığını, davalı sürücü ...'nın ise %100 kusurlu olduğunun tespit edildiğini, yaşanılan kazada müvekkil şirket yetkilisi ve aynı zamanda... plakalı araç sürücüsü ...'ün yaralanmış olup, müvekkilinin aracına çarpan ... plakalı araç sahibi, bir diğer davalı ...'un da kusurlu araç işleteni olarak müvekkilinin zararından sorumluluğu bulunduğunu, müvekkilinin aracında meydana gelen hasar bedelinin (... yetkili servisi tarafından düzenlenen fatura ve servis formlarında yer aldığı şekli ile) toplam 19.751,17 TL olduğunu, araçlarında ayrıca hasar bedelinin haricinde ciddi değer kaybının da mevcut olduğunu, müvekkiline ait aracın ...model ... (...) marka olup, piyasa değerinin 160.000 TL civarı olduğu, aracın 04.12.2014 tarihinde trafiğe çıkmış ve 6 ay sonra iş bu dava konusu kaza sebebiyle ciddi değer kaybına uğramış olduğunu, kaza tarihinde araç kilometresinin 13.00-14.00 bin aralığında olduğunun tespit edildiğini, aracın daha önce hiç kazaya karışmamış ve değişen ya da boyanan bir parçasının olmadığını ve kaza sonrası orjinallığıni kaybetmiş olduğunu, araçta meydana gelen araç değer kaybının tespiti amacıyla bağımsız sigorta eksperinden rapor alındığını, eksperin araçtaki toplam değer kaybını 19.08.2015 tarihli 2015/2090 sayılı raporla 16.296,00 TL olarak tespit edildiğini, davalı ...'nın müvekkilinin aracına %100 kusurlu olarak çarpması sonucu oluşan hasar nedeniyle, aracın hasar görmemiş piyasa değeri ile onarılmış haldeki piyasa değeri arasında ciddi fark meydana geldiğinden ve müvekkilinin zarara uğramış olduğundan, dava konusu kazanın tarihi 29.06.2015 olup yaşanan kazada... plakalı araç sürücüsü ...'ün yaralanmış olduğu, Karayolları Trafik Kanunu'nun 109/2.Maddesinde; "Dava, cezayı gerektiren bir fiilden doğar ve ceza kanunu bu fiil için, daha uzun bir zamanaşımı süresi öngörmüş bulunursa bu süre, maddi tazminat talepleri için de geçerlidir" düzenlemesinin yer aldığı, müvekkil şirkete ait araç sürücüsü ...'ün, davalı ...'nın tam kusuru sebebi ile gerçekleşen kazada yaralanmış olduğundan, davanın uzamış ceza zamanaşımı çerçevesinde 8 yıllık süre içinde değerlendirilmesi gerektiğini belirtmiştir.
Müvekkili adına davalı...'na başvuru yapılarak, araç değer kaybı bedelinin güvence teminatı limitleri dahilinde tahsilinin talep edildiğini,...nın taleplerini değerlendirerek, evrakları ... A.Ş' ye gönderdiklerini, şirket ile yapılan görüşmede herhangi bir ödeme yapılmayacağının bildirildiği ve ödeme yapılmadığını, trafik kazası nedeniyle oluşan değer kaybının karayolları motorlu araçlar zorunlu mali sorumluluk kapsamında olup, sigorta şirketi tarafından, ... A.Ş' nin ruhsatının, iptal edilmiş olması sebebiyle de... tarafından ödenmesinin yasal zorunluluk olduğu, yaşanılan kazada... plakalı araç sürücüsü ...'ün yaralanmış olup, kazaya ilişkin maddi tazminat taleplerinde 8 yıllık uzamış ceza zamanaşımının uygulanmasının gerekli olduğu, Yargıtay içtihatlarının da bu yönde olduğunu dava dilekçesinde açıklanan nedenlerle, fazlaya ilişkin her türlü, dava, talep, ıslah ve sair haklarının saklı kalmak kaydıyla; şimdilik 5.000-TL nin tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 16/10/2019 tarihli dilekçesi ile davasını ıslah etmiş ve ıslah harcını da yatırmış olduğu görülmüştür.
CEVAP : Davalı... vekili sunmuş olduğu cevap dilekçesi ile; öncelikle davanın husumet nedeniyle redi gerektiğini, bedensel zararlar dışında kalan her türlü zararın... kapsamı dışında kaldığını, davaya konu maddi zararın tazmini hususunda taraflarına husumte yöneltilemeyeceğini, müvekkili kurum açısından husumete yokluğu nedeniyle reddi gerektiğini, dava açılmadan önce sigorta şirketlerine başvuru şartı gerektiğini, yargılama konusu tazminat talebininin zaman aşımına uğradığını, kusur oranının tespiti ve araçta meydana gelen değer kaybı için bilirkişiden rapor alınması gerektiğini, ödeme yapılıp yapılmadığına ilişkin tazminat miktarı olup olmadığının arşatırılması gerektiğini belirterek cevap dilekçesinde belirtilen nedenlerle davanın reddini talep etmiştir.
Davalı ...vekili sunmuş olduğu cevap dilekçesi ile; öncelikle zaman aşımı itirazında bulunmuşlar, davalı müvekkilinin ... plakalı aracın maliki olması sebebiyle davalı olarak gösterilmiş olduğunu, müvekkilinin bu aracı ... Şti 'ye kiraladığını, diğer davalı ...'nın ... isimli şirketin kuvvetle muhtemel çalışanı olduğunu, müvekkilinin yalnızca taşıt maliki olup, işleten sıfatını taşımadığını, bu sebeple kendisine atfedilebilecek bir kusur durumu olmamakla birlikte olaydan sorumluluğu bulunmadığını belirterek, cevap dilekçesinde açıklanan nedenlerle, davanın reddini talep etmiştir.
Davalı ...'ya yapılan tebligata rağmen cevap dilekçesi sunulmamıştır.
DELİLLER VE GEREKÇE : Davacı taraf delil olarak; trafik kazası tespit tutanağı, epikriz raporu, adli rapor, alkol raporu, fatura suretleri, eksper raporu, tramer kayıtları, Yargıtay kararları, bilirkişi incelemesi, keşif, tanık, yemin, uzman görüşü ve sair delillere dayanmıştır.
Davalı taraf delil olarak; kira sözleşmesi, SGK kayıtları, Yargıtay kararları, tanık, bilirkişi incelemesi ve her türlü yasal delillere dayanmışlardır.
Dosyada HMK'nun 114. maddesi uyarınca dava şartları yönünden yapılan incelemede, davalı...nın ve davalı ...'un itirazlarının bulunduğu, ancak mevcut dosya kapsamına göre şu aşamada kendilerine davanın yöneltilip yöneltilemeyeceğine ilişkin yeterli bilgi bulunmadığından, esas ile birlikte karar verilebileceği bu nedenle dava şartlarının bu aşamada tam olduğu anlaşılmıştır.
Zaman aşımı yönünden itirazda bulunulduğu görülmekle, meydana gelen trafik kazasının yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazası olması nedeniyle 2918 sayılı yasının 109 maddesi uyarınca uygulanması gereken zaman aşımının ceza zaman aşımı olacağı bu nedenle de zaman aşımı yönündeki defi yerinde görülmediğinden, reddine karar verildiği görülmüştür.
Taraflar arasındaki ihtilafın; Meydana gelen kazadaki kusur oranı, araçtaki hasarın değer kaybına sebep olup olmadığı, olmuş ise miktarı ve bundan kimlerin sorumlu olduğu, davalı... ve davalı ...'un sorumluluğunun olup olmadığı ve temerrüt tarihi noktalarında toplandığı görülmüştür.
Dosyanın teknik bilgi ve bilirkişi incelemesi gerektirmesi nedeniyle dosya davalı ...'un defterleri incelenmek üzere talimat yoluyla Bursa Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmiş ve SMMM bilirkişi ...sunmuş olduğu raporunda; mahkeme'nin verdiği yetki ile davalı taraf (...) 2015-2016 yılları ticari defter ve kayıtları, 25.09.2018 tarihinde yerinde incelenmiş,
"...davacı ile davalı arasındaki ticari ilişkinin kurulduğu ve sona erdiği yıllara ilişkin ticari defter ve eki belgelerini inceletilerek, defterlerinin usulüne uygun tutulup tutulmadığı, birbiri teyit edip etmediği" ile ilgili olarak; davacı tarafın ...Şti, davalı taraflardan birinin ...olduğu, dosyanın davacı ve davalı taraflarından ...arasında 2015-2016 yıllarında ticari ilişkinin mevcut olmadığını, davalı tarafın maliki olduğu ... plakalı aracını 02.02.2015 başlangıç tarihi ile ... Şti' ne kiraladığı sözleşmenin görüldüğü, dava konusu kazanın meydana geldiği tarih itibarı ile davalı taraf ile ... iletişim arasında ticari bir ilişkinin mevcut olduğu, davalı tarafın araç kiralama hizmetleri için ... iletişim'e tanzim ettiği faturaların üzerinde kiraya verilen araç plaka ve kira dönem bilgilerinin bulunmadığı, bu nedenle faturaların ticari defterlere, usulune uygun olarak kayıtlı olup olmadığının tespitinin mümkün olmadığı, 185653 numaralı faturanın ticari defterlere, düzenlenme tarihinden 1 ay sonra kayıt edildiğinin görüldüğü, ticari defterlerin birbirini teyit eder nitelikte olduğunu,
"...defterlerin tasdiklerinin süresinde yapılıp yapılmadığı" ile ilgili olarak; Davalı taraf 2015-2016 yılları ticari defterlerinin T.T.K 64. madde ile 213 sayılı V.U.K. 220. ve 222.inci maddelerinde öngörülmüş esaslara uygun olarak hazırlandığı, açılış tasdiki zorunlu olan Yevmiye, Kebir ve Envanter defterlerin açılış tasdiklerinin zamanında yapılmış olduğu, T.T.K' ya gore kapanış tasdiki zorunlu olan Yevmiye defterinin kapanış tasdikinin zamanında yapılmış olduğu, kapanış tasdikinin zorunlu olmadığı Kebir ve Envanter defterlerinin kapanış tasdiklerinin yapılmamış olduğunu,
"...davacı ile davalı arasındaki ticari ilişkinin defterlere yansıma şeklinin detaylı, denetime elverişli olarak şekilde rapora bağlanmasının istenilmesi" ile ilgili olarak;
Davalı taraf ile davacı taraf arasında ticari bir ilişkinin olmadığı, davalı taraf ile, dava konusu kazaya karışan ... plakalı aracını kiralık verdiği ...Şti arasında 2015-2016 yıllarında ticari ilişkinin mevcut olduğu, 31.12.2015 tarihinde hesap bakiyesi ııin 470.160,50 TL Alacak bakiyesi (ters bakiye) verdiği, bakiyenin hesaplar arası virman açıklaması ile kapatıldığı, 2016 sene başında 470.160,50 TL Alacak bakiyesinin muavin hesapta yer almadığı, 31.12.2016 tarihi itibarı ile davalı taraf ticari defterlerine göre, ... lletişim'den 212.102,00 TL alacaklı olduğuna dair rapor sunmuştur.
Rapor alınmak üzere dosya makine mühendisi Prof. Dr. ..., kusur uzmanı Dr.Öğr. Üyesi ... ve sigorta uzmanı ...'ya tevdi edilmiş ve bilirkişiler sunmuş oldukları raporlarında;
"... Kaza mahalli, yerleşim yeri içinde bulunmaktadır. Kaza mahallindeki yol, gidiş ve geliş trafiği ortaröftljle ayrılmış, çift platform bölümlü (iki taşıt yollu), her platform bölümü 7,00 metre genişlikte, iki trafik şertitli (2x3,50) ve asfalt kaplamalı olan, yol şerit çizgisi, yaya kaldırımı ve aydınlatma bulunan, yatay güzergahta dtlz, düşey güzergahta eğimsiz, bölünmüş caddedir. Kaza sırasında, vakit gece, bava açık, yol yüzeyi kurudur. Kaza, yukarıda, "Olay" paragrafında açıklandığı şekilde cereyan etmiş, kaza akabinde düzenlenmiş olan trafik kazası tespit tutanağındaki anlatımlara ve tutanakta mevcut krokiye göre, davalı sürücü ... yönetiminde, yukarıda belirtilen yolda ve yönde, anılan iki şeritli yol bandının, seyir istikametine göre, sol şeridini takiben seyretmekte olan, ... plaka numaralı otomobilin sağ ön kısmı ile, önüsıra, sağındaki şeridi takiben aynı yöne doğru hareketli olan, dava dışı sürücü ... sevk ve idaresindeki, ... plaka numaralı otomobilin sol arka kısmı arasında, sağ şerit dahilinde, yolun sağ kenarına 3 metre mesafede çarpışma vuku bulmuştur. Çarpışmanın etkisiyle savrulan ... plaka numaralı otomobil, yolun sağ kenarında bulunan yaya kaldırımı üzerindeki ağaca çarpmıştır. Kaza sonucunda, her iki aracın yanısıra, kaldırım üzerindeki ağaç da hasar görmüştür.
Sürücü ..., İfadelerinde özetle, olay günü, saat 23:45 sıralarında, Çağlayan Mahallesi, Özgürlük Bulvarı üzerinde, ... plaka sayılı aracı ile ilerlediği esnada, sağa yanaştığım, durmak için sinyal verdiğini ve yavaşlayarak ilerlemeye devam ettiğini, bu esnada, aracının aldığı darbe ile savrulduğunu ve yolun kenarında bulunan ağaca çarparak durduğunu, aracından indiğinde, ... plaka sayılı aracın aracına çarptığım farkettiğini, olay yerinde başka bir araç bulunmadığını, daha sonra hastaneye gittiğini belirtmiştir.
Kaza akabinde düzenlenmiş olan, 29/06/2015 tarihli, 1398 kaza sıra no.lu ve krokili trafik kazası tespit tutanağında, kazanın oluşunda, sürücü ...'nın, 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nda yer alan sürücü kusurlarından, 56/1-a maddesindeki "şerit izleme ve değiştirme" kurallarım ihlal ettiği için, asli kusurlu olduğu, sürücü ...'ün, herhangi bir kusurunun bulunmadığı kanaatine varıldığı belirtilmiştir.
Bilirkişi Görüsü: Dava dosyası içindeki tüm belge, bilgi ve ifadelerin incelenip olayın cereyan tarzı ışığında irdelenmesi sonucunda, davalı sürücü ...'nın, yönetimindeki, ... plaka numaralı otomobille, anılan yolda, olay yeri şartlarına göre yüksek seviyede olduğu anlaşılan bir hızla, dağınık dikkat halinde ve kontrolsuz bir şekilde seyrettiği, önüsıra, sağındaki şeridi takiben seyretmekte olan aracın (... plaka numaralı otomobil) yol içindeki konum ve hareketlerini dikkatle izlemediği, aracının ön kısmını sağındaki şeride doğru fazlaca yönelttiği ve bu şeridi takiben seyretmekte olup sağa doğru yanaşma hazırlığında bulunan bu araca, nizami seyir şeridi dahilinde çarptığı açıklık kazanmaktadır. Davalı sürücü ...'nın, tedbirsiz, dikkatsiz, özen yükümlülüğüne, hızın mevcut şartlara uygunluğunu sağlama ve şerit izleme kurallarına aykın şekilde hareket ettiği, seyir güvenliği bakımından hatalı bu sevk ve idaresinin, kazanın meydana gelişine yol açan yegane etken olduğu ve kazanın meydana gelmesinde tam etkili bulunduğu kanaatine varılmaktadır.
Sürücü ..., yönetimindeki, ... plaka numaralı otomobille, anılan iki trafik şeritli yol bandının sağ şeridini takiben, nizami biçimde seyretmekte olduğu ve işaret tedbirini alarak yolun sağına doğru yanaşma hazırlığında bulunduğu esnada, arkasından, solundaki şeridi takiben, kontrolsuzca gelen, davalı sürücü ... sevk ve idaresindeki, ... plaka numaralı otomobilin, yönetimindeki aracın sol arkasına, savrularak yaya kaldırımı üzerindeki bir ağaca da çarpmasına sebebiyet verecek derecede şiddetle çarpması ile kazaya karışmak durumunda kalmıştır. Dava dışı sürücü ...'ün, kontrolü dışında, beklenmedik biçimde ve ani geliştiği anlaşılan bu durum karşısında alabileceği herhangi bir etkin tedbir ve kazayı önleme imkanı bulunmadığı gibi, dosya içeriğinde, bahse konu kazanın meydana gelişinde etkili olacak nitelikte hatalı bir davranışını sabit kılacak bir bulguya da rastlanmadığı mütalaa olunmaktadır.
Bu meyanda, kaza akabinde düzenlenmiş olan, 29/06/2015 tarihli trafik kazası tespit tutanağında da benzer görüşler yer almaktadır.
Değer kaybı yönünden inceleme ve kanaat; Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 2002/130-E 2002/4512-K sayılı ilamında ".. .tamamen onarılmış olsa bile kazaya uğrayan araba, tahribatın izlerini taşıyacağından onarıldıktan sonra mübadele (rayiç) değerinin olaydan önceki mübadele değerinden az olacağının kabulü gerekir. Aracın onarılmış durumdaki değeri, ne kadar iyi onarılmış olursa olsun, kural olarak aynı nitelikteki hiç hasara uğramayan araç değerinden düşüktür ve bu da cari değerinden kaybettirmektedir..." denilmektedir.
Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 29.05.2017 tarih, 2016/14573 E ve 2017/6035 K sayılı kararında "Yeni KMA ZMMS fTrafik) Sigortası Genel Şartları 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Genel Şartlar C.10 maddesi iie 12.08.2003 tarihli ve 25197 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan KMA ZMMS Genel Şortları yürürlükten kaldırılmıştır. Yeni genel şartlar C.ll maddesine göre genel şartlar yürürlük tarihi olan 01.06.2015 tarihinden sonra akdedilmiş sözleşmelere uygulanacaktır. Bunun doğal sonucu olarak artık eski genel şartiorm yeni genel şortların yürürlük tarihinden sonra düzenlenen poliçelerde uygulanma imkanı bulunmamaktadır"denilmiştir.
T C. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ... Hukuk Dairesi E.... K. ... Sayılı kararına göre: ZMSS Genel Şartlar A.5/l-a maddesine göre. "Sigortalının sorumlu olduğu araç kazalarında değer kaybı, talep edilmesi halinde ilgili branşta ruhsat sahibi sigorta eksperleri tarafından tespit edilir. Değer kaybının tespiti bu Genel Şart ekinde yer alan esaslara göre yapılır." Söz konusu hüküm dikkate alındığında araçta meydana gelen değer kaybının Genel şartlar ekinde yer alan esaslara göre yapılması gerekmektedir. Mahkemece temin edilen bilirkişi raporunda, genel şartlar yürürlüğe girmeden önceki Yargıtay uygulamasına dayanılarak değer kaybı belirlenmiş olup mahkemece rapor esas almarak hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırıdır.'
Araçlarda oluşan değer kaybının, araçtaki kaporta ve şasi hasanyla doğru orantılı olacağı tartışmasızdır. Kaporta saçlarının düzeltilip yeniden boyanma işlemleri sonucu bu parçalardaki orijinal boya kalınlığı değiştiğinden, bu durum aracın ikinci el değerinin düşmesine neden olmaktadır. Tampon, cam, far, gibi plastik parçaların ve radyatör, fan motoru, vb. gibi vidayla ve civatayla değiştirilen tampon demiri» radyatör vb. mekanik parçaların değer kaybı oluşturmadığı bilinmektedir.
Davacı vekili tarafından dosyaya sunulan özel değer kaybı raporunda, değer kaybına etki etmeyen plastik parçalardan arka ve ön tampon değerlendirmeye dahil edildiğinden, ayrıca sol arka çamurluk 1 parça olarak dikkate alınması gerekirken 2 parça olarak düşünüldüğünden, bu rapora itibar edilememiştir.
Dava konusu... plakalı ... marka... tipi ...model ve kaza tarihinde 13.993 Km'deki özel binek araçta başvuru konusu trafik kazası nedeniyle meydana gelen ve değer kaybına etki edecek işlemlerin onarım faturasına ve hasarlı araç fotoğraflarına göre: Değiştirilen parçaları sol arka çamurluk, sol arka çamurluk iç sacı, Düzeltilen parçalar: bagaj kapağı, olduğu toplam hasar miktarının TL olduğu tespit edilmiştir.
Dosya içeriğine göre dava konusu aracın eski kazasının olmadığı tespit edilmiştir.
Araçta yapılan onarım işleminin, orijinal yedek parçalarla ve yetkili serviste yapıldığı tespit edilmiştir.
Dava konusu aracın kaza tarihi itibariyle ikinci el hasarsız piyasa rayiç satış değeri, yapılan piyasa araştırmasına göre, rutin pazarlık payı da düşüldüğünde ekte sunulan belgelerde de görüldüğü üzere 115.000,00 TL civarındadır.
Aracın km değeri 15.000'in altında olduğundan: Hesaplanan değer kaybı: 9,085,00 TL'dir.
Kaza tarihi itibariyle geçerli Yargıtay kararlarına göre araçtaki değer kaybı, aracın kazadan önceki ikinci el rayiç satış değeri ile kazadan sonra onarılmış haldeki satış değeri arasındaki farktan ibarettir.
Aracın kazadan sonraki ikinci el rayiç satış değeri 105.915,00 TL olup araçtaki değer kaybı 115.000,00 - 105.915,00 = 9.085,00 TL'dir.
Sigortacılık yönünden inceleme ve kanaat: Yargıtay 17. Hukuk Dairesı'nin 19.10.2015 tarih, 2015/2163 E„ 2015/10755 K. sayılı ilamı ile; " Eksik inceleme ile hükme elverişli olmayan bilirkişi raporuna göre hüküm kurulamaz. Bu durumda mahkemece, konusunda uzman kişilerden seçilecek bilirkişi kurulundan tüm dosya kapsamına göre davaya konu kaza sebebiyle davacı tarafa ait araçla meydana gelen değer kaybının hesaplanması, (aracın modeli, markası, özellikleri, hasarı, yapılan onarım işlemleri, km'si vs göre piyasa rayici belirlenerek) araçtaki hasarın giderilmesi için makul onarım süresinin ve bu süre içinde emsal nitelikteki bir aracın (davacı tarafından kaza olmasaydı dahi yapılması gereken yakıt w gibi zorunlu giderler indirildikten sonra) davacının yaptığı iş, araca olan ihtiyaç durumu, kiralama ücretinin tespiti hususlarında dosyada bulunan bilirkişi raporunun da irdelenip değerlendirildiği ayrıntılı, açıklamalı ve denetime elverişli bir rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu gibi hüküm kurulması doğru görülmemiştir. " Buna göre; sigorta şirketi değer kaybından sigortalısının/sürücünün kusuru oranında ve poliçe limitleri dahilinde sorumlu olabilecektir.
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi E. 2013/5199 K, 2013/10140 27.6.2013 tarihli kararında; "Davalı sigorta şirketi davacıların dişleğinin yolcusu olduğu aracın trajik sigortacısı olup, 2918 Sayılı Karayolları Trajik Kanunu nun £3. ve Karayollart Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortasında Torije Uygulama Esasları Hakkında Yönetmelik 'tn 24. maddesi uyarınca rizikonun gerçekleştiği tarihle sigortaya komt motorlu aracın cinsine göre Hazine Müsteşarlığınca asgari tutan belirlenen tarifedeki limitler uyannea sınırlı sorumludur." demek suretiyle kaza tarihindeki limitlerin esas alınması gerektiğini belirtmiştir.
Bu halde; davalı sigorta şirketi azami 31.000,00TL'den sorumlu tutulabilecektir.
Sigorta poliçesinin 10.03.2016 tarihinde tanzim edilmiş olması karşısında (26.04.2016 tarihli Torba Yasa ile yasal dayanak bulan) 01.06.2015 tarihli trafik sigortası genel şartlarının uygulanmasının gerektiği, aşağıda detayı verilen yürütmeyi durdurma kararlan kapsamında ancak yürütmeyi durdurma verilmemiş kriterlerin hesaplamada esas alınabileceği kanaatindeyiz.
Danıştay ... Dairesi tarafından ... E. sayılı dosyasından verilen yürütmeyi durdurma ve akabinde 27 06.2018 tarihinde 2013/6093 K sayılı iptal kararı gereği; 14.05-2015 tarih ve 29355 sayılı Resmi Gazetemde yayımlanan (01.06.201S yürürlük tarihli) Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlandın ve ekindeki iptal edilen bölümler:
Teminat Dışı Kalan Haller, Ana iskelet ve şastde hasar olmaksızın, vidalı parçalarda yapılan onarım/değişim ile giderilebilen hasarlar, aracın kaza anındaki rayiç değerinin %25 'ini aşan değer teybi talepleri, kaza tarihi ile ihbar in tarihi arasında araç üzerinde mülkiyet değişikliği olan araçlar ile ilgili talepler, 6)Kısa sürelik kiralık araçlar, taksi, dolmuş, uzun süreli (bir yıl veya daha uzun) kiralık araçlarda eksper tarafından hesaplanan değer kaybı tutarının %50'sini aşan talepler, lest aracı, koleksiyon ve antika sayılan araçlardaki hasar sebebiyle yapılan değer kaybı talepleri, buna göre; her ne kadar dava konusu araç davalı şirkete başvurudan ünce satılmış olsa dahi sigortacılık tekniği açısından değer kaybından davalı sigorta şirketi, sigortalısının kusuru oranında ve azami 31.000,00 TL'ye kadar sorumlu tutulabilecektir.
Yargıtay 17. Hukuk Daıresi'nin 08.02.2016 tarih, 2015/11635 E , 2016/1209 K. sayılı ilamı ile; "Yargıtay'ın yerleşik uygulaması gereği araç değer kaybının doğrudan zarar o iması sebebiyle zorunlu trafik sigortası teminatının kapsamında kaldığı; ancak kazanç kaybının dolaylı zarar olduğu hususları da göz önünde bulundurularak, davacının talep ettiği alaca fdar hakkında karar verilmesi gerekirken; davacı talebi içindeki farklı alacak kalemlerinin bir bütün olarak değerlendirilmesi suretiyle davacı talebi hakkında karar verilmesi doğru görülmemiştir."
Bu durumda da hasar bedeli, değer kaybından sigorta şirketinin sorumluluğu araç maliki ve sürücü ile birlikte bulunmaktayken, manevi tazminat ve gelir kaybı, kâr kaybı, iş durması ve kira mahrumiyeti gibi zarar verici olguya bağlı olarak oluşan yansıma veya dolaylı zararlar nedeniyle yöneltilecek tazminat talepleri teminat dışı haller arasında sayılmıştır.
Davacı şirketin davalıdan taJep edebileceği işlemiş yasal faiz miktarı: Olay haksız eylem olduğundan ve davacıya ait araç özel (hususi) araç olarak kayıtlı olduğundan davacının davalılardan talep edebileceği faiz türünün yasal faiz olduğu anlaşılmaktadır.
Her ne kadar, haksız eylem sorumlularına karşı açılan tazminat davalarında, maddi ve manevi tazminatlara maddi ve manevi zararların oluştuğu tarih olan "olay" tarihinden itibaren faiz yürütülmesi gerekmekte ise de; KTK'nın 99'ncu maddesi ve Yargıtay uygulamasına göre, zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi gereğince ödenmesi gereken maddi tazminatın, daha önce sigorta şirketine başvurulmuş ise başvuru tarihinden itibaren "8 iş günü sonraki" tarihten itibaren, sigorta şirketine başvurulmamış ise dava ya da takip tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte tahsili gerekmektedir.
Dosya içeriğine göre davacı, davalı şirkete 01.09.2015 tarihinde başvurduğundan, davalının 08.09.2015 tarihinde temerrüde düştüğü anlaşılmaktadır.
Temerrüt tarihleri ve trafik sigortası genel şartları kriterlerinin tarih bakımından değerlendirilmesi açısından nihai ve son takdiri Mahkeme'ye aittir.
Sonuç olarak;
Hatalı Davranış (Kusur) Durumu: ... plaka numaralı davalı taraf otomobilinin sürücüsü, davalı ...'nın hatalı sevk ve idaresinin, tam ve takdiren % 100 (yüzde yüz) oranında etkili bulunduğu,... plaka numaralı davacı taraf otomobilin dava dışı sürücüsü ...'ün, etkili herhangi bir hatalı davranışının sabit görülmediği,
Değer Kaybı Durumu: Davacının davalıdan talep edebileceği toplam değer kaybı zararının 9.085,00 TL olduğu,
Sigorta Yönünden Değerlendirme: Davalının poliçe limitine kadar değer kaybı zararından yasal faiziyle sorumlu olduğu, davalının 08.09.2015 tarihinde temerrüde düştüğüne " dair rapor sunmuşlardır.
17/06/2019 tarihli celsede davacı tarafın bilirkişi raporuna yönelik itirazlarının değerlendirilerek ek rapor düzenlenmesi için dosyanın aynı bilirkişi heyetine tevdine karar verilmiş olmakla, bilirkişiler sunmuş oldukları ek raporlarında;
" Davacı vekili kök rapora itiraz dilekçesinde, araçta sol arka çamurluğa ek olarak sol arka çamurluk iç sacının da hasar gördüğünü, arka tamponun dikkate alınmadığını, toplama hatası yapıldığını belirtmiştir.
Davalılardan ... vekili cevap dilekçesinde, olayla örtüşmeyen kusur raporuna itiraz ettiklerini, davalıya arkadan bir aracın çarptığını, bu çarpmanın etkisiyle önde seyreden araca arkadan çarptığını, baygınlık geçirerek hastaneye kaldırıldığını, öndeki aracı sürenin başkası olduğunu, yer değiştirdiklerini, alkol kokusu geldiğini, hasar miktarına itiraz ettiklerini belirtmiştir.
Kusur Yönünden Yeniden Yapılan İnceleme ve Kanaat: Kusur yönünden dosya üzerinde yeniden yapılan incelemede, kök raporda yapılan değerlendirmede bir maddi hatanın olmadığı tespit edilmiştir. Bu nedenle kök rapordaki görüş ve kanaatimiz devam etmektedir.
Değer Kaybı Yönünden Yeniden Yapılan inceleme ve Kanaat: Kök raporda açıkça yazıldığı üzere araçta 3 parçanın değer kaybına etki ettiği belirtilmiş ve üçü de hesaplamaya dahil edilmiştir. Arka tampon plastik olduğundan değiştirilmesi değer kaybı oluşturmamaktadır.
Değer kaybı miktarı bakımından yeniden yapılan hesaplamada, araçtaki değer kaybının 9.142,50 TL olduğu tespit edilmiştir.
Sonuç olarak; kusur yönünden yapılan incelemede, bir maddi hataya rastlanılmadığı araçtaki değer kaybına etki eden parçaların değerlendirilmesi yönünden bir maddi hatanın söz konusu olmadığı, araçtaki değer kaybı hesaplamasında yeniden yapılan hesaplama sonucunda araçtaki değer kaybının 9.142,50 TL olduğu " yönünde ek rapor sunmuşlardır.
Dava; Araç değer kaybı alacağı davasıdır.
Tarafların iddia ve savunmaları, dosyadaki bilgi ve belgeler, alınan detaylı, gerekçeli ve dosya kapsamı ile uyumlu olması nedeniyle itibar edilen bilirkişi raporu uyarınca davacının davasının kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Dosyadaki bilgi ve belgeler, tarafların iddia ve savunmaları, detaylı, gerekçeli, dosya kapsamı ile uyumlu olan ve bu nedenle de itibar edilen bilirkişi raporları uyarınca, davacının 29/06/2015 tarihli kaza nedeniyle ...plakalı aracında meydana gelen değer kaybının tahsilini talep ettiği, davalı...nın 5684Sayılı Sigortacılık Kanununun 14/2-c "Sigorta şirketinin malî bünye zaafiyeti nedeniyle sürekli olarak bütün branşlarda ruhsatlarının iptal edilmesi ya da iflası halinde ödemekle yükümlü olduğu maddî ve bedensel zararlar için,...başvurulabilir." maddesi gereği maddi zarar olan değer kaybından sorumlu olduğu, kaza yaralamalı ve maddi hasarlı olduğundan ceza zamanaşımının dava tarihi itibari ile dolmadığı, olayın meydana gelmesinde davalıların %100 kusurlu olduğu, dava öncesi davalıya başvuru yapıldığı ve davalının 08/09/2015 tarihi itibari ile temerrüde düştüğü, diğer davalıların kaza tarihi itibari ile temerrüde düştüğü anlaşıldığından alınan ve hükme esas kabul edilen bilirkişi raporu ile dava ve talep artırım dilekçesi doğrultusunda davanın kabulü ile 9.142,50 TL değer kaybının davalılar ... ve ...'dan 29/06/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalı...ndan 08/09/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili ile davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kabulüne,
9.142,50 TL değer kaybının davalılar ... ve ...'dan 29/06/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalı...ndan 08/09/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gerekli 624,52 TL harçtan davacı tarafça peşin yatırılan 31,40 TL ve bilahare ikmal edilen 115,15 TL ıslah harcından mahsubu ile bakiye 477,97 TL 'nin davalılardan alınarak Hazineye irat kaydedilmesine,
3-Davacı tarafça yapılan 31,40 TL peşin harç, 31,40 TL başvuru harcı, 115,15 TL ıslah harcı, 4,60 TL vekalet harcı, 7,25 TL vekalet pulu ve 3.018,55 TL tebligat/posta/bilirkişi gideri olmak üzere toplam 3.208,35 TL yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap olunan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafça yatırılan ve harcanmayan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacı tarafa iadesine,
Dair, HMK 345 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten başlayarak iki hafta içinde HMK 342 maddesi gereğince düzenlenmiş dilekçe ile HMK 343 maddesi uyarınca mahkememize veya başka bir mahkemeye yapılacak başvuru ile HMK 341/1 maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olarak davacı vekilinin yüzüne karşı davalıların yokluğunda verilen karar açıkça okunup anlatıldı.
Katip
¸e-imzalı
Hakim
¸e-imzalı
Bu belge 5070 sayılı Yasa uyarınca güvenli E-İMZA ile imzalanmıştır.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.