17. Hukuk Dairesi 2014/7480 E. , 2016/2603 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :.......Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün davacı vekili ve davalı ... şirketi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkilinin oğlu davalı ... şirketine trafik sigortalı aracı ile seyir halinde iken tek taraflı kaza geçirdiğini, olay yerinde hayatını kaybettiğini, kazanın meydana gelmesinde ..."nün kusurunun bulunduğunu, kazanın meydana geldiği otoban köprüsü üzerinde hiçbir uyarıcı levha, tabela bulunmadığını, bununla birlikte gece karanlığında yol ayrımının ayırt edilmesini sağlayan ışıklandırmalar ve uyarı levhalarının da bulunmadığını, idarenin yolun güvenli şekilde kullanılması konusunda kusurlu olduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 500 TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile müvekkiline ödenmesine, müvekkili 40.000 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan ..."nden tahsilini istemiştir.
Davalı ... vekili, davaya idari yargı kolunda bakılması gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı ... şirketi vekili, müvekkili şirketin kazadan dolayı sorumluluğunun sigorta poliçesinde belirtilen limit ile sınırlı olduğunu ve sigortalısının kusuru oranında
olduğunu, kendilerine yapılmış bir başvuru bulunmadığını, davacının murisin desteği ile geçiminin sağladığını ispat etmesi gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kısmen kabul kısmen reddine, davalılardan Karayolları Genel Müdürlüğünün maddi ve manevi tazminat talebinin reddine, davalılardan ...... yönünden davanın maddi tazminat yönünden kabulüne, 28.247,22 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan ...den alınarak davacı ..."a verilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve davalı ......vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Davalı ... şirketi vekilinin ve davacı vekilinin temyiz itirazlarının incelemesinde; dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde ve özellikle, oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının ve uzman bilirkişice düzenlenen maddi tazminata ilişkin raporun hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre davalı ....... vekilinin ve davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün bu yönden onanması gerekmiştir.
2-Kamu hizmeti görmekle yükümlü olan davalı ..., kamu hizmeti sırasında verdiği zararlardan dolayı özel hukuk hükümlerine tabi değildir. Olay idari karar ve eylemlerden doğan zararlar niteliğinde bulunduğundan, zararın ödetilmesi istekleri 11.2.1959 günlü ve 17/15 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararının 2. bendi hükmünce tam yargı davasının konusunu oluşturur. Bu davaların ise 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu"nun 2.maddesi hükmü uyarınca, idare aleyhine idari yargı yerinde tam yargı davası olarak açılması gerekmektedir. Görev kuralları kamu düzenine ilişkin olup, mahkemece re"sen dikkate alınması zorunludur.
Bu durumda mahkemece, davalı ... yönünden dava dilekçesinin yargı yolu (görev) bakımından reddi gerekirken işin esası incelenerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin ve davalı ... şirketi vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerledavacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle davalı ... yönünden hükmün BOZULMASINA, 02/03/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.