7. Hukuk Dairesi 2015/6067 E. , 2016/6232 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi
(İş Mahkemesi Sıfatıyla)
Dava Türü : Alacak
YARGITAY İLAMI
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay"ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
1-Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine,
2-Davacı, davalı Belediyede çalışmakta iken emekli olarak ayrıldığını, toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan bazı işçilik alacaklarının tam olarak ödenmediğini iddia ederek davalıdan tahsilini istemiştir.
Davalı davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.
Taraflar arasında davacının sorumluluk zammı alacağına hak kazanıp kazanmayacağı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Somut olayda, davacının itfaiyede çalışması nedeniyle sorumluluk zammına hak kazanacağı doğru olarak kabul edilmiş ise de, davacının dönem bordrolarında talep edilen dönemlerde Belediye Yazı İşleri Müdürlüğünde de çalıştığı yazdığından davalı Belediyeden, davacının hangi tarihlerde itfaiye işlerinde görevlendirildiği sorularak tespit edilecek dönemler açısından bu tazminatın hesaplanması gerekirken çelişki giderilmeden eksik inceleme ile karar verilmesi hatalıdır.
3- Davacının fazla çalışma ücreti ve gece zammı alacağı hesabı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile kanıtlaması gerekir. İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda, ihtirazi kayıt ileri sürülmemiş olması, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının yazılı delille ispatlanması gerektiği sonucunu doğurmaktadır.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Dairemizin yerleşik uygulamasına göre, bir işçinin günde en fazla fiilen 14 saat çalışabileceğinin kabulü gerekir. Bu durumda 24 saat çalışıp 24 saat dinlenme usulüyle yapılan çalışmalarda bir hafta 3 gün diğer hafta ise 4 gün çalışma yapılacağından, yukarıda bahsedilen 63 üncü madde hükmü gereğince, haftalık normal çalışma süresi dolmamış olsa dahi günlük 11 saati aşan çalışmalar fazla çalışma sayılması nedeniyle, bu çalışma sisteminde işçi ilk bir hafta (3x3=) 9 saat takip eden hafta ise (4x3=) 12 saat fazla çalışma yapmış sayılmalıdır.
Çalışma şeklinin 24 saat mesai 48 saat dinlenme şeklinde olduğu durumlarda ise, işçi birinci hafta 3 gün ikinci ve üçüncü haftalar 2 gün dördüncü hafta yine 3 gün çalışacağından, ilk hafta (3x3=) 9 saat, ikinci ve üçüncü haftalarda (2x3=) 6 saat, dördüncü hafta ise yine (3x3=) 9 saat fazla çalışmış sayılacaktır.
Davacının fazla çalışma ücreti ve gece zammı alacağı süreleri itfaiyede çalışmasına ilişkin olarak doğru tespit edilmiş ise de, bu çalışma süreleri itfaiyede çalışması için geçerli olup yukarıda belirtilen esaslar ile davacının itfaiyede çalışma süresi doğru olarak tespit edilmeli ve gece zammı ve fazla çalışma ücreti alacağı bu sürelere göre hesaplanmalıdır.
Ayrıca bilirkişi tarafından yapılan fazla çalışma hesabında; Ocak 2008 ayı bordrosunda fazla çalışma tahakkuku bulunduğundan bu ayın tamamen dışlanması gerekirken yapılan ödemenin mahsubu, Haziran- Temmuz ve Ağustos 2008 ayları bordrolarında fazla çalışma tahakkuku olduğundan bu ayların dışlanmaması ve davacının 2008 yılında kullandığı 20 gün, 2009 yılında kullandığı 35 gün izin süresinin de dışlanmaması hatalı olup bu hatalı rapora göre hüküm kurulması bozma nedenidir.
4- Bilirkişinin net olarak hesapladığı miktarlar üzerinden karar verilmesine rağmen kararda bu miktarların net olduğunun belirtilmemesi infazda tereddüte neden olacağından bozma sebebidir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 14.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.