17. Hukuk Dairesi 2019/3231 E. , 2020/6130 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 5.Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; ilk derece mahkemesince davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun kararda yazılı nedenlerden dolayı esastan reddine dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili; 05.09.2015 tarihinde, müvekkillerinin desteği ..."ün, yolcu olarak bulunduğu araçla davalıya zorunlu mali mesuliyet sigortalı aracın karıştığı çift taraflı kazada vefat ettiğini belirterek fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla her bir davacı için 1.000,00"er TL destekten yoksun kalma tazminatının olay tarihinden işleyecek ticari temerrüt faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiş; 05.07.2018 tarihinde toplam taleplerini 290.000,00 TL"ye artırmıştır.
Davalı; davaya süresinde cevap vermemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere göre, davanın kabulü ile davacı eş ... için 243.020,00 TL, çocuklardan ... için 23.258,00 TL, ... için 20.735,00 TL ve ... için 2.987,00 TL olmak üzere toplam 290.000,00 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, karar verilmiş, karara karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
Samsun Bölge Adliye Mahkemesi’nce davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK"nun 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-6100 Sayılı Hukuk Mahkemeleri Kanununun 362/1.a maddesinde öngörülen kesinlik sınırı, 6763 Sayılı Kanunun 44. maddesiyle HMK"ya eklenen EK-Madde 1"de öngörülen yeniden değerleme oranı da dikkate alındığında, 2019 yılı için 58.800,00 TL"dir. Davacı çocuklar Ahmet, Adile ve Muhammet lehine hükmedilen tazminat miktarları itibariyle temyiz eden davalı bakımından temyize konu edilen karar kesin niteliktedir. Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 1/6/1990 gün 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtay tarafından da temyiz isteminin reddine karar verilebileceğinden, davalı vekilinin temyiz dilekçesinin davacılar Ahmet, Adile ve Muhammet yönünden reddine karar vermek gerekmiştir.
2-İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak; davalı vekili tarafından davacı eş Keziban için hükmedilen tazminata yönelik yapılan istinaf başvurusu üzerine, HMK"nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi, HMK"nın 371. maddesinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre, usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz dilekçesinin davacılar ..., ... ve ... yönünden REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin davacı eş Keziban için hükmedilen tazminata ilişkin tüm temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesi’ne gönderilmesine, aşağıda dökümü yazılı 11.662,61 TL kalan onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına 26/10/2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.