7. Hukuk Dairesi 2015/40484 E. , 2016/6305 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava Türü : Alacak
YARGITAY İLAMI
Taraflar arasındaki dava sonucunda verilen hükmün Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi süresi içinde davalı vekili tarafından istenilmekle, duruşma için tebliğ edilen 15.03.2016 Salı günü belirlenen saatte davalı .... vekili Av.... geldi. Karşı taraftan gelen olmadı. Gelenin huzuru ile duruşmaya başlandı. Duruşmada hazır bulunan tarafın sözlü açıklamaları dinlendi. Duruşmanın bittiği bildirildi. Dosyadaki belgeler incelendi. Gereği görüşüldü:
Davacı vekili, davacının, davalı kooperatife ait işyerinde 15/09/1998 tarihinden iş akdinin artık işlerin bilgisayar kullanılarak yapılacağı, hizmetine ihtiyaç kalmadığı belirtilerek haksız olarak feshedildiği 30/05/2011 tarihine kadar durak görevlisi olarak çalıştığını, fesih tarihinde aylık 650,00 TL ücret aldığını, 1988-2000 yılları arasında sigorta priminin ödenmemesi nedeniyle isteğe bağlı prim ödediğini, 02/06/2011 tarihinde Bölge Çalışma Müdürlüğü"ne yaptığı başvuru sonucunda işverene müracaatı halinde kıdem tazminatının ödeneceğinin bildirildiğini, fazla mesai yaptığını, milli bayram ve genel tatil günlerinde çalıştığını, yıllık izinlerini kullanmadığını, asgari geçim indirimi alacaklarının ödenmediğini iddia ederek kıdem tazminatı ile bazı işçilik alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davacının hiçbir tarihte müvekkili Kooperatif nezdinde çalışmadığını beyanla davanın husumetten reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece davacının davalı Kooperatif nezdinde 22 yı 8 ay 15 gün çalıştığı, haklı feshin kanıtlanamaması nedeni ile kıdem ve ihbar tazminatına ayrıca bilirkişi raporunda hesap edilen diğer alacaklara hak kazandığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
Davacının davalı Kooperatif nezdinde çalışıp çalışmadığı ihtilaflıdır.
Davacı vekili, davacının 15.09.1988 tarihinden 30.05.2011 tarihine kadar davalı Kooperatif işçisi olarak çalıştığını, davacının 1997-2000 yılları arasında çalıştığı .... ile davalı Kooperatif arasında organik bağ olduğunu, ortakları ve yöneticilerinin aynı olduğunu iddia etmiştir.
Hizmet cetveline göre davacı, 04.12.21987-14.01.1988 tarihleri arasında Hıdır Yılmaz yanında; 15.06.1997-01.07.1997 tarihleri arasında kime ait olduğuna ilişkin bilgi olmayan bir işyerinde; 01.07.1997-15.11.1997 ve 01.02.1998-21.2.2000 tarihleri arasında dava dışı ..... nezdinde çalışmış; 06.03.2000 tarihinde emeklilik nedeni ile tahsis talebinde bulunmuştur. Tahsis dosyası içeriğinden 2450 gün 506 sayılı Yasa kapsamında; 2453 gün .... kapsamında; 600 gün borçlanma kapsamında toplam 5503 gün sigortalı çalışması bulunan davacının, 1994 yılından 1997 yılına kadar isteğe bağlı sigortalı, 1985 yılından 1992 yılına kadar ...lu olduğu anlaşılmaktadır. 21.02.2000 tarihinden sonra kayıtlı çalışması bulunmayan davacının 1988-2010 yılları arasında çalışan tanıklarının beyanı esas alınarak 30.05.2011 tarihine kadar çalıştığı kabul edilmiş ise de, bu kabul eksik incelemeye dayanmaktadır. Zira davacının 2000 yılından sonra hiçbir işveren nezdinde kayıtlı çalışması yoktur. Davalı Kooperatiften bildirilen çalışması ise bulunmamaktadır. Tanıkların beyanları da davacının 22 yıl 8 ay 15 gün davalının işçisi olarak çalıştığı kabul etmek için yeterli değildir. Bu itibarla konusunda uzman bilirkişi katılımı ile yerinde davalı Kooperatife ait kayıtlar üzerinde inceleme yapılarak davacının çalıştığına dair bilgi, belge, kayıt olup olmadığı, davacıya ücret ödemesi yapılıp yapılmadığı araştırılmalıdır. Öte yandan Belediye ve Emniyet Müdürlüğünden davalı Kooperatifin kullanımına tahsis edilen, denetim ve gözetimi altında olan durak bulunup bulunmadığı, davacının duraklarda çalıştığına dair bilgi, belge olup olmadığı, bu yönde bildirimde bulunulup bulunmadığı sorulmalıdır. Daha sonra tanıklar yeniden dinlenerek davacının çalıştığı işveren, çalışma yeri, düzeni, ücret ödeme şekli konusundaki eksiklikler giderilmelidir. Yapılan araştırma sonucu toplanan delillere göre davacının davalı Kooperatifin değil de dava dava dışı ..... nezdinde çalıştığı tespit edilirse, dava husumetten reddedilmeyip husumette yanılgı yapıldığı kabul edilerek davacı tarafa 6100 sayılı HMK"nun 124 üncü maddesine göre davayı doğru hasma yöneltmesi için süre ve imkan tanınmalıdır. Daha sonra gerekirse ek hesap raporu alınıp toplanmış deliller ile birlikte bir değerlendirmeye tabi tutularak çıkacak sonuca göre karar verilmelidir.
Kabul şekli bakımından da; davacı vekilince kısmi dava ve ıslah dahil talep edilen toplam alacak miktarı ( brüt kıdem tazminatı ıslah dahil toplam talep 18.086,73 TL; brüt ihbar tazminatı ıslah dahil toplam talep 1486,80 TL; asgari geçim indirimi toplam talep 1.072,10 TL; fazla mesai ıslah dahil toplam talep 1185,08 TL; milli bayram ve genel tatil ücreti ıslah dahil toplam istenen 516,15 ve yıllık izin ıslah dahil toplam 1190,30 TL) 23.537,16 TL olduğu halde talep aşılarak toplam 38.457,29 TL alacağın hüküm altına alınması hatalı olmuştur.
O halde davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, .Yargıtay duruşmasında kendisini vekille temsil ettiren davalı yararına takdir olunan 1.350,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, 15.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.