
Esas No: 2014/16538
Karar No: 2014/16538
Karar Tarihi: 21/12/2016
Anayasa Mahkemesinin bu kararı bireysel başvuru kararı olup kişisel veri içerme ihtimali bulunmaktadır. Her ne kadar yayınlamakta yasal bir sakınca bulunmasa da bunun kişilere zarar verme ihtimali karşısında bu kararı yayınlamıyoruz.
TÜRKİYE CUMHURİYETİ |
ANAYASA MAHKEMESİ |
|
|
İKİNCİ BÖLÜM |
|
KARAR |
|
GÜLCAN KARLI VE YUSUF KARLI BAŞVURUSU |
(Başvuru Numarası: 2014/16538) |
|
Karar Tarihi: 21/12/2016 |
|
İKİNCİ BÖLÜM |
|
KARAR |
|
Başkan |
: |
Engin
YILDIRIM |
Üyeler |
: |
Osman Alifeyyaz PAKSÜT |
|
|
Recep
KÖMÜRCÜ |
|
|
Celal Mümtaz
AKINCI |
|
|
Recai AKYEL |
Raportör Yrd. |
: |
Derya ATAKUL |
Başvurucular |
: |
1. Gülcan
KARLI |
|
|
2. Yusuf
KARLI |
Vekili |
: |
Av. Fevzi
Cem ŞENOCAK |
I. BAŞVURUNUN KONUSU
1. Başvuru, makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiği
iddiasına ilişkindir.
II. BAŞVURU SÜRECİ
2. Başvuru 20/10/2014 tarihinde yapılmıştır.
3. Başvuru, başvuru formu ve eklerinin idari yönden yapılan ön
incelemesinden sonra Komisyona sunulmuştur.
4. Komisyonca başvurunun kabul edilebilir olduğuna ve esas
incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına, dosyanın Bölüme gönderilmesine
karar verilmiştir.
5. Başvuru belgelerinin bir örneği bilgi için Adalet Bakanlığına
(Bakanlık) gönderilmiştir.
III. OLAY VE OLGULAR
6. Başvuru formu ve eklerinde ifade edildiği şekliyle ilgili
olaylar özetle şöyledir:
7. Başvurucular, trafik kazası sonucu çocuklarının vefat etmesi
üzerine 6/2/2004 tarihinde maddi ve manevi tazminat davası açmışlardır. Çarşamba
1. Asliye Hukuk Mahkemesi 3/6/2014 tarihli kararı ile maddi tazminat talebinin
kabulüne, manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne karar vermiştir. Karar
başvurucuya 19/9/2014 tarihinde tebliğ edilmiştir. Temyiz talebinde
bulunulmaması üzerine anılan karar 9/10/2014 tarihinde kesinleşmiştir.
IV. İNCELEME VE GEREKÇE
8. Mahkemenin 21/12/2016 tarihinde yapmış olduğu toplantıda
başvuru incelenip gereği düşünüldü:
9. Başvurucular, makul sürede yargılanma haklarının ihlal
edildiğini ileri sürmüşlerdir.
A. Esas Yönünden
10. Medeni hak ve yükümlülüklerle ilgili uyuşmazlıklara ilişkin
yargılamanın süresi tespit edilirken sürenin başlangıç tarihi olarak davanın
ikame edildiği tarih; sürenin sona erdiği tarih olarak -çoğu zaman icra
aşamasını da kapsayacak şekilde- yargılamanın sona erdiği, yargılaması devam
eden davalar yönünden ise Anayasa Mahkemesinin makul sürede yargılanma hakkının
ihlal edildiğine ilişkin şikâyetle ilgili kararını verdiği tarih esas alınır (Güher Ergun ve diğerleri, B. No: 2012/13,
2/7/2013, §§ 50, 52).
11. Medeni hak ve yükümlülüklerle ilgili uyuşmazlıklara ilişkin
yargılama süresinin makul olup olmadığı değerlendirilirken yargılamanın
karmaşıklığı ve kaç dereceli olduğu, tarafların ve ilgili makamların yargılama
sürecindeki tutumu ve başvurucunun yargılamanın süratle sonuçlandırılmasındaki
menfaatinin niteliği gibi hususlar dikkate alınır (Güher Ergun ve diğerleri, §§ 41-45).
12. Anılan ilkeler doğrultusunda Anayasa Mahkemesinin benzer
başvurularda verdiği kararlar dikkate alındığında somut başvuruda 10 yıl 4
aylık yargılama süresinin makul olmadığı sonucuna varmak gerekir.
13. Açıklanan gerekçelerle Anayasa’nın 36. maddesinde güvence
altına alınan makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğine karar verilmesi
gerekir.
B. 6216 Sayılı Kanun"un
50. Maddesi Yönünden
14. 30/3/2011 tarihli ve 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin
Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun"un 50. maddesinin (1) numaralı
fıkrası şöyledir:
“Esas inceleme sonunda, başvurucunun hakkının
ihlal edildiğine ya da edilmediğine karar verilir. İhlal kararı verilmesi
hâlinde ihlalin ve sonuçlarının ortadan kaldırılması için yapılması gerekenlere
hükmedilir…”
15. Başvurucular, manevi tazminat talebinde bulunmuşlardır.
16. Somut olayda makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiği
sonucuna varılmıştır.
17. İhlal tespitiyle giderilemeyecek olan manevi zararları
karşılığında aile birliği de dikkate alınarak başvuruculara müştereken net
14.000 TL manevi tazminat ödenmesine karar verilmesi gerekir.
18. Dosyadaki belgelerden tespit edilen 206,10 TL harç ve 1.800
TL vekâlet ücretinden oluşan toplam 2.006,10 TL yargılama giderinin
başvuruculara müştereken ödenmesine karar verilmesi gerekir.
V. HÜKÜM
Açıklanan gerekçelerle;
A. Makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğine ilişkin
iddianın KABUL EDİLEBİLİR OLDUĞUNA,
B. Anayasa’nın 36. maddesinde güvence altına alınan makul sürede
yargılanma hakkının İHLAL EDİLDİĞİNE,
C. Başvuruculara MÜŞTEREKEN net 14.000,00 TL manevi tazminat
ÖDENMESİNE, tazminata ilişkin diğer taleplerin REDDİNE,
D. 206,10 TL harç ve 1.800,00 TL vekâlet ücretinden oluşan
toplam 2.006,10 TL yargılama giderinin BAŞVURUCULARA MÜŞTEREKEN ÖDENMESİNE,.
E. Ödemelerin, kararın tebliğini takiben başvurucuların Maliye
Bakanlığına başvuru tarihinden itibaren dört ay içinde yapılmasına, ödemede
gecikme olması hâlinde bu sürenin sona erdiği tarihten ödeme tarihine kadar
geçen süre için yasal FAİZ UYGULANMASINA,
F. Kararın bir örneğinin Çarşamba
1. Asliye Hukuk Mahkemesine (E.2004/69, K.2014/255) GÖNDERİLMESİNE,
G. Kararın bir örneğinin Adalet Bakanlığına GÖNDERİLMESİNE
21/12/2016 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.