Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/15089
Karar No: 2019/2856
Karar Tarihi: 19.03.2019

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2017/15089 Esas 2019/2856 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2017/15089 E.  ,  2019/2856 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi




    Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.

    KARAR

    Davacı ... vekili, evlilik birliği içinde davalı erkek adına edinilen bir adet taşınmaz bulunduğunu açıklayarak, 9.000,00 TL alacağın faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
    Davalı ... vekili, dava konusu taşınmazın 1997 yılında babası tarafından kendisine karşılıksız devredildiğini, bu nedenle kişisel mal olduğunu, evlilik birliği içinde başka ihtiyaçlar nedeniyle kullanılmak üzere kredi çekebilmek için yakın bir arkadaşına taşınmazı devredip daha sonra krediyi kapatıp geri aldığını açıklayarak, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, hesap bilirkişisi tarafından düzenlenen 04.05.2016 tarihli ek raporda; yapılan inceleme ve değerlendirme sonucu davacının dava konusu taşınmazda 15.750,00 TL değer artış payının hesaplandığı, bu ek raporun dosya kapsamına da uygun bulunduğu kabul edilerek, taleple de bağlı kalınarak 9.000,00 TL alacağın karar tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faizi ile birlikte kabulüne karar verilmiştir. Hüküm, süresi içerisinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1. Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına ve mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine, takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    2. Davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince;
    Mahkemece, yazılı şekilde davacı lehine alacağa hükmedilmiş ise de yapılan değerlendirmenin dosya kapsamı ile örtüşmediği anlaşılmaktadır.
    Dosya kapsamındaki bilgi, belge, taraf ve tanık beyanlarından tasfiyeye konu edilen 2 nolu meskenin evlilik birliği içinde 18.12.1997 tarihinde bedeli ödenerek davalının babasından satış yoluyla tapuda davalı adına tescil edildiği sabittir. Bununla birlikte 2 nolu mesken, evlilik birliği içinde 2005 yılında davalının yakın bir arkadaşı olan ve tanık sıfatıyla da dinlenen dava dışı ..."ya tapuda devredilip 2007 yılında tekrar davalı adına tescil görmüştür. İddia, savunma, tanık beyanları ve beyanları doğrular tapu devir-geri alım tarihleri, bu tarihlerle örtüşen kredi çekim ve kapatım tarihleri, kredi miktarlarını gösterir evraklar birlikte değerlendirildiğinde, 2005 yılındaki devrin dava dışı ... adına kredi çekip davacı ve davalı tarafından kullanılması için yapıldığı, dava dışı ... ile davalı arasında tapuda yapılan işlemlerin gerçek satış olmadığı anlaşılmaktadır. Mahkemece, dava konusu taşınmazın edinme tarihi olarak 1997 yerine 2007 yılının kabulü yerinde olmadığı gibi, tasfiyeye konu meskenle ilgisi olmadığı dosya kapsamından anlaşılan kredilerden yola çıkılarak yapılan hesabın hükme esas alınması da hatalı olmuştur.
    Somut olayda tasfiyeye konu mesken, eşler arasında mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğu dönemde edinilmiştir. Mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı olduğu rejime ilişkin hükümler uygulanır (4721 sayılı TMK mad. 179). Mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğu dönemde satın alınan tasfiyeye konu mala çalışma karşılığı elde edilen gelirlerle (maaş, gündelik, kar payı vs gibi) katkıda bulunulduğunun ileri sürüldüğü durumlarda; çalışarak, düzenli ve sürekli gelire sahip eşin, aksi kanıtlanmadıkça, yapabileceği tasarruf oranında katkıda bulunduğunun kabulü gerekir. Yargıtayın ve Dairemizin devamlılık gösteren uygulamaları da bu yöndedir. Dosya kapsamından davacı kadının hemşire, davalı erkeğin polis memuru olarak evlilik birliği içinde çalışarak, sürekli ve düzenli gelir elde ettikleri anlaşılmaktadır.
    Mahkemece, tarafların gelirleri evlenme tarihlerinden başlayarak dava konusu meskenin edinildiği 18.12.1997 tarihini de kapsar şekilde getirtilip, katkı payı alacağına ilişkin dönem bakımından kocanın 743 sayılı TKM"nin 152. maddesi hükmü uyarınca aileyi geçindirme yükümlülüğü ve tarafların sosyal konumları gereği kişisel giderleri göz önünde bulundurularak, meskenin alım tarihi itibarıyla eşlerin her birinin ayrı ayrı toplam gelirleri içinde yapabilecekleri tasarruf miktarı belirlenmeli, toplam tasarruf miktarı içerisinde davacının katkı oranı hesaplanıp, bu oran dava konusu meskenin dava tarihi itibariyle değeriyle çarpılarak davacının katkı payı alacağı tespit edilmelidir.
    Yukarıda açıklanan şekilde eksiklikler giderilip, Daire"nin yerleşik ilke-esaslarına uygun şekilde talep miktarı da gözetilerek davacının katkı payı alacağı hakkında bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde delillerin yanılgılı değerlendirmesiyle, dosya kapsamına uygun düşmeyecek şekilde hüküm tesis edilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedeni yapılmıştır.
    SONUÇ: Yukarıda (2) nolu bentte gösterilen nedenlerle davalı vekilinin yazılı temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün 6100 sayılı HMK"nin Geçici 3. maddesi yollaması ile HUMK’un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, diğer temyiz itirazlarının yukarıda (1). bentte gösterilen nedenle reddine, taraflarca HUMK"un 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 19.03.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi