17. Hukuk Dairesi 2015/17297 E. , 2016/3597 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :........Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın konusu kalmadığından esas hakkında karar vermeye yer olmadığına dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalıya ait olup müvekkili nezdinde kasko sigortası ile sigortalı olan aracın 29/10/2007 tarihinde çalınmış olması nedeniyle sigorta kapsamında 26/02/2008 günü araç güncel bedeli olan 33,000,00 TL"si sigorta tazminatının davalıya ödenerek araç mülkiyetinin davacı sigorta şirketine geçmiş olduğunu, ödemeden sonra sigortalı aracın bulunup 29/03/2012 tarihinde müvekkiline teslim edildiğini, sigortalıdan alınan vekaletname sırasında araç üzerinde herhangi bir takyidat olmadığı halde sonradan davalının yapmış olduğu hukuki işlemler nedeniyle araç üzerine tedbir ve aracın trafik kaydına haciz şehri konulmasından dolayı müvekkilinin söz konusu aracın satışını yapamadığını, araç üzerindeki takyidatların kaldırılması hususunda çekilen ihtara rağmen davalının takyidatları kaldırmadığını belirterek davalıya ödemiş olduğu 33,000,00 TL"nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin aracı takyidatsız şekilde davacıya devrettiğini, mülkiyetin devri için verilen vekaletnameye rağmen aracın satış işleminin davacıdan kaynaklanan nedenlerle geciktirildiğini ve bu süreçte haciz şerhlerinin işlendiğini, davacının tazminatın iadesini değil aracın kendi adına hükmen tescilini talep etmesi gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, dava tarihinden sonra hacizlerin kaldırılarak satış işleminin yapılması nedeniyle davanın konusu kalmadığından esas hakkında karar vermeye yer olmadığına karar verilmiş; hüküm, davalı vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava taraflar arasındaki kasko sigorta sözleşmesine dayanılarak ödenen tazminatın tahsiline ilişkindir.
Davacı şirket tarafından davalıya ait olup kasko poliçesi kapsamında sigortalanan aracın 29.10.2007 tarihinde çalındığı, davacı tarafından davalı sigortalıya 26.02.2008 tarihinde 33.000 TL tazminat ödendiği ve aracın satışı için davacıya 24.01.2008 tarihli vekaletname verildiği, daha sonra aracın bulunarak 29.03.2012 tarihinde davacı sigortaya teslim edildiği dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Araç üzerindeki haciz tarihlerinin 06.07.2012, 25.07.2012 ve 24.08.2012 olduğu dikkate alındığında, davacı, aracın satışı için kendisine verilmiş geçerli bir vekaletname olmasına ve araç bulunarak 29.03.2012 tarihinde kendisine teslim edilmiş olmasına rağmen aracın satışını gerçekleştirmeyerek araç üzerine haciz konulmasına kendi kusuru ile sebep olmuştur. Bu durumda mahkemece davanın açılmasına davalının kusuru ile sebep olduğu gerekçesi ile davalı aleyhine vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmesi doğru değil bozma nedeni ise de bu yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden hükmün 6100 sayılı HMK"nun geçici 3/2.maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK"un 438/7.maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasının 3. ve 4.bentlerinin hüküm fıkrasından tamamen çıkarılarak yerine 3.bent olarak; "Davacının yapmış olduğu yargılama giderleri toplamı olan 91,05 TL"nin davacı üzerinde bırakılmasına" bendinin, 4.bent olarak; "Davacı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına" bendinin eklenmesine ve hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 22/03/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.