17. Hukuk Dairesi 2016/4230 E. , 2016/3639 K.
"İçtihat Metni"
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin görevsizliğine dair verilen hükmün süresi içinde davacı ve birleşen davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, dava dışı müteveffa ...........sürücüsü,davalı ... ......... işleteni ve diğer davalı ............ maliki olduğu ve davacı müvekkilin içinde yolcu olarak bulunduğu otobüsün yaptığı tek taraflı kazada yaralandığını, yolcu olup kazada kusuru bulunmadığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 8.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işlyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen davalarda, yine yanı otobüs içinde yolcu olarak bulunan ve kaza nedeniyle yaralanan davacı ...... için 12.000,00 TL, ...... için 15.000,00 TL ....... için 10.000,00 TL ; ...... için 12.000,00 TL, ... için 12.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, iş bu davalar eldeki dava ile birleşmiştir.
Davalı ......vekili, davada Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli olduğunu, kazanın sürücünün kalp krizi geçirmesi nedeniyle meydana geldiğini, sorumlulukları bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
İhbar olunan ....... vekili, davada tarafa sıfatı olmadığından davanın husumetten reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre; davanın taraflarından birinin sigorta şirketi olduğu, tarafların tacir olup davanın ticari dava olup Asliye Ticaret mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle dava dilekçesinin görev yönünden reddine ve dosyanın görevli ve yetkili ...... Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı ve birleşen davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan manevi tazminat istemine ilişkindir.
Dava tarihinden önce, 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı 6502 sayılı yasanın 73/1. maddesinde "Tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemeleri görevlidir" şeklinde düzenlenmiştir.Aynı yasanın 3. maddesinin 1. fıkrasının (l) bendinde, "Tüketici işlemi,
mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dahil olak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına yada hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekalet, bankacılık ve benzer sözleşmeler de dahil olak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder" şeklinde düzenleme getirilmiştir.
Somut olayda, davacı ve birleştirilen dosyadaki davacılar, tek taraflı kaza yapan otobüsün maliki ve işleteninden manevi tazminat talep etmektedir. Dava ......."ye ihbar edilmiş olup ihbar sigorta şirketine taraf sıfatı kazandırmadığı gibi sigorta şirketi otobüsün trafik sigortacısı değil kasko sigorta şirketidir. Yukarıda açıklanan yasa maddeleri ve düzenlemeler ışığında, somut uyuşmazlıkta davacı ve birleştirilen dosyadaki davacılar tacir olmadığı gibi davalılar arasında sigorta şirketi de bulunmadığından ortada mutlak ticari bir davadan da bahsedilemez. Öte yandan davacı ve birleştirilen dosya, davacılar tüketici konumunda olup davalı işleten ile aralarındaki ilişki sözleşmeye dayalı bir tüketici işlemidir. O halde, tüketici işleminden kaynaklanan bu uyuşmazlığın Tüketici Mahkemesi tarafından görülmesi gerekir.Ayrıca 26.03.2014 taraihli HSYK Genel Kurul Kararına göre müstakil tüketici Mahkmesi bulunmayan Kazan ilçesinde Tüketici mahkemesinin görevine giren davalar yönünden Ankara Batı( Sincan) Mahkemelerinin yargı çevresine bağlıdır. Tüm bu açıklamalara göre, Mahkemece, ..........görevli olduğuna ilişkin görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 23/03/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.