Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/21900
Karar No: 2017/13266
Karar Tarihi: 04.10.2017

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2016/21900 Esas 2017/13266 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2016/21900 E.  ,  2017/13266 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacılar vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacılar vekili dilekçesinde; müvekkillerinin murisi..... sağlığında 4. Noterde vasiyetname düzenlediği, bu vasiyetnamede murisin kendi isteği ile davacılar dışında mirasçı bulunan ... ve .....vasiyetinden mahrum bıraktığını; murisin ölümünden sonra vasiyetnamenin açıldığı ve okunduğunu, murisin vasiyetinden mahrum kalan diğer kardeşlerin vasiyetnamenin iptali için dava açtıklarını; yapılan yargılamada, vasiyetnamenin okuma yazma bilen kişilere has düzenlenen vasiyetname düzenlendiğinin anlaşıldığı; oysa, murisin okuma yazma bilmediğini, bu durum üzerine.... 4. Noter"in davada dinlenildiği ve vermiş olduğu beyanında iş yoğunluğu nedeniyle böyle bir hatanın yapıldığını imzası ile beyan ettiğini; .....4. Noter tarafından yapılan bu hata nedeniyle mahkemece murisin vasiyetnamesinin iptaline karar verildiğini ve kararın kesinleştiğini; vasiyetnamenin iptal edilmesi nedeniyle, müvekkillerinin maddi ve manevi olarak mağdur olduklarını, yapılan bu hatadan dolayı davalıların ayrı ayrı sorumluluklarının bulunduğunu iddia ederek; fazlaya ilişkin talep ve dava haklarının saklı kalması kaydı ile davalılardan ayrı ayrı 5.000,00"er TL manevi tazminat ile 45.000,00 TL maddi tazminatın, vasiyetnamenin düzenleme tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, ıslah ile maddi tazminat taleplerini 287.754,42 TL"ye yükseltmiştir.
    Davalı T.C. ... Bakanlığı vekili dilekçesinde; müvekkilinin davada hasım olamayacağını, müvekkili yönünden davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı ... vekili dilekçesinde; davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece; ""Vasiyetnamenin usulüne uygun olmadan tanziminde davacılara atfı kabil kusur mevcut olmayıp, olan kusur vasiyetnameyi tanzim eden Noter ..."dedir. Davalı ... ise, kusursuz sorumlu durumundadır.Vasiyetnamenin iptali sonucu aleyhe vasiyetname tanzim olunan dava dışı diğer mirasçıların mirastaki dokunulmaz yasal miras hakları dışında kalan miktar kadar davacıların zararı mevcut olup, davacılar bu nedenle Noter ... ile istihdam eden sıfatıyla ... Bakanlığından bu miktarı maddi tazminat olarak talepte haklıdır.Dava Kahramanmaraş 4. Noterliğinin taraf olarak sıfatı mevcut değildir. Ayrıca, olayda manevi tazminat şartları da oluşmamış olup..."" gerekçesi ile 287.754,42 TL nin davalı ... ile davalı ..."den müteselsilen alınıp, dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davacı tarafa verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine; ........4. Noterliğine yönelik açılan davanın reddine ve manevi tazminat talebinin ise yasal şartları oluşmadığından reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili ile davalı T.C.... Bakanlığı ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 2014/7049 esas 2015/2446 karar sayılı 18/02/2015 tarihli ilamıyla;
    “1-Davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    ....Buna göre, mahkemece; davalı ... yönünden, yargı yolu bakımından görevsizlik nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken; yazılı şekilde (davalı Bakanlığın sorumluluğuna ilişkin) hüküm tesisi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
    2-Davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Somut olayda, davacıların murisi tarafından ....4. Noterliğinin 26.05.2003 tarih ve 06956 yevmiye numarası ile düzenlenen vasiyetnamenin,...... 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 31.12.2007 tarih ve 2007/36-510 E.K. sayılı kararı ile iptaline karar verilmiş, söz konusu hüküm 06.11.2009 tarihinde kesinleşmiştir. Temyize konu iş bu dava 22.01.2010 tarihinde açılmıştır.
    Mahkemece benimsenerek, hükme dayanak alınan inşaat bilirkişi raporunda; vasiyetnameye konu taşınmazların (özellikle arsa vasfındaki taşınmazların) değerleri, vasiyetnamenin iptali davasının kesinleşme tarihindeki mevcut imar durumları ve nitelikleri gözetilerek değil, dava tarihindeki ve inşaat yapılması varsayımına dayalı olarak belirlendiğinden; raporun yanılgılı değerlendirmeye dayalı ve denetime açık olmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda, mahkemece; önceki bilirkişiler dışında oluşturulacak ve aralarında emlakçı bir bilirkişinin de bulunduğu 3 kişilik uzman bilirkişi kurulu marifeti ile keşif de yapılmak suretiyle; davalı yanın itirazlarını da karşılayacak şekilde rapor alınarak, sonucu dairesinde bir hüküm kurulması gerekirken, itiraza uğrayan bilirkişi raporuna itibar edilerek, yazılı şekilde eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
    3- Davacı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
    Mahkemece; hükmedilen maddi tazminata; vasiyetnamenin iptali davasının kesinleşme tarihinden itibaren faiz yürütülmesi de gerekirken; yanılgılı değerlendirme ile dava tarihinden itibaren faize hükmedilmesi doğru görülmemiştir.
    Bozma nedenine göre davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek duyulmamıştır.” gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.
    Söz konusu bozma ilamı uyarınca mahkemece; bilirkişi kurul raporunda belirlenen değer, Yargıtay bozma ilamı ve davacı yanın ıslah hakkını kullanmış olduğu gözetilerek maddi tazminata yönelik talebin kısmen kabulü ile 287.754,04.-TL"nin vasiyetnamenin iptali kararının kesinleşme tarihinden geçerli yasal faizi ile ... Bakanlığı dışında kalan davalılardan müştereken alınarak davacı tarafa verilmesine, ... Bakanlığı"na yönelik davanın yargı yolu yönünden reddine, davacı tarafın manevi tazminata ilişkin talebinin kesinleşmiş olduğunda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm süresi içerisinde davacılar vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1- Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacıların tüm, davalı ...’in sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2- Bozma sonrası alınan bilirkişi raporunda; vasiyete konu taşınmazların değerinin 1.181.843,05 TL olarak hesaplandığı, dava dışı mirasçıların saklı pay dışındaki miras paylarının 3/14 oranında olduğu, buna göre davacıların 253.252,08 TL talep edebileceğinin belirlendiği, davacılar vekili tarafından ibraz edilen 20/05/2016 havale tarihli dilekçede de bu miktar üzerinden davanın kabulünün talep edildiği anlaşılmaktadır.
    O halde; mahkemece; bozmaya uyularak alınan bilirkişi raporu doğrultusunda davacının davalı ...’den talep edebileceği miktarın 253.252,08 TL kabul edilerek bu miktar yönünden davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken; yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davacı tarafın tüm, davalı ...’in sair temyiz itirazlarının REDDİNE, ikinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince davalı ... yararına BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04/10/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi