8. Hukuk Dairesi 2014/5364 E. , 2014/13292 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Ulukışla Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 21/11/2013
NUMARASI : 2011/144-2013/128
Y.. A.. ve müşterekleri ile H.. A.. aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının reddine dair Ulukışla Asliye Hukuk Mahkemesi"nden verilen 21.11.2013 gün ve 144/128 sayılı hükmün duruşma yapılması suretiyle Yargıtay"ca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmiştir. Dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 24.06.2014 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü temyiz eden davalılar vekili Avukat M.. D.. geldi. Karşı taraftan kimse gelmedi. Duruşmaya başlanarak temyiz isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan ve hazır bulunanın sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek dosya incelendi gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacılar vekili, davalının dava konusu 277 ada parseller, Cumhuriyet Mahallesi 132 ada , 141 ada parsel, Kemalpaşa Mahallesi 107 ada parsel, Kemalpaşa Mahallesi 114 ada parsel, Güney köyü 211 ada parsel, Mısırlı Mahallesi 46 ada parsel, Doğu Mahallesi 753 ada parsel, Doğu mahallesi 754 ada parsel, Alpagut Mahallesi 309 ada parsel, KN plakalı 1998 model traktör ile murise ait 300 koyun için ortaklığın giderilmesi davası açıldığını taraflar arasında yapılan sulhname uyarınca davalının Acıpınar mevkiinde 2.5 dönüm tarlanın davalıdan kalacağını, davalının açılmış olan davalardan vazgeçeceğini ve diğer taşınmazlar üzerindeki payının vekil edenlerine terk edileceğini, traktör, taşınmaz ve koyunlar için 47.000,00 TL"nın davalıya ödendiğini, davalıya noterlikçe ihtar çekildiğini, davalının Bor Noterliği"nce düzenlenen 18.07.2011 tarih ve 5637 yevmiye nolu sulhnameyi dar yorumlayarak taşınmazlar üzerindeki hisselerini devre yanaşmadığını açıklayarak, sulhname uyarınca davalı paylarının iptaliyle vekil edenleri adına tapuya tesciline, edimlerin kısmen yerine getirilmesi nedeniyle 7.000 TL tazminatın davalıdan alınmasına karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın yersiz açıldığını, sulhname uyarınca traktör ve koyunlara ilişkin hükümlerin yerine getirildiğini, yine sulhnameye göre alacağı olan 47.000 TL"nın kendisine tevdi edildiğini, taşınmazlar üzerindeki payını devretmek için noterlikçe ihtarname çekilmesine rağmen davacıların Tapu Sicil Müdürlüğü"ne gelmediğini, devir işleminin bu nedenle gerçekleşmediğini, dava dilekçesinde belirtilen taşınmazları devretmeye hazır olduğunu sebepsiz zenginleşme amacı ile açılan davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Mahkemece, dava konusu taşınmazların tapuda kayıtlı bulunduğunu, tapulu taşınmazların devrinin resmi şekilde yapılmadığını, dayanak sulhnamenin miras taksim sözleşmesi olarak nitelendirilemeyeceği görüşünden hareketle davanın reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava; Bor Noterliği"nce düzenlenen 18.07.2011 tarih ve yevmiye nolu sulhnameye dayalı pay iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Mahkemece taşınmazların tapuda kayıtlı yerlerden olduğu, pay devrinin resmi şekilde yapılması gerektiği gibi dayanak sulhnamenin miras taksim sözleşmesi niteliğinde olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de mahkemenin bu görüşüne katılma olanağı bulunmamaktadır.
Dava konusu taşınmazlar, tarafların ortak murisi M.. A.. adına tapuda kayıtlı olup, kayıt maliki M.. A.. 31.01.2009 tarihinde ölmüştür. O halde, taşınmazlar elbirliği mülkiyeti hükümlerine tabi taşınmaz niteliğindedir. TMK"nun 676. maddesi uyarınca, mirasçılar arasında payların oluşturulması ve fiilen alınması veya aralarında yapacakları paylaşma sözleşmesi mirasçıları bağlayacağı, paylaşma sözleşmesiyle mirasçılar, tereke mallarının tamamı veya bir kısmı üzerindeki elbirliği mülkiyetinin miras payları oranında paylı mülkiyete dönüştürülmesini de kabul edebileceği ve paylaşma sözleşmesinin geçerliliğinin yazılı şekilde yapılmasına bağlı olduğu açıklanmıştır. Her ne kadar Bor Noterliği"nce düzenlenen sözleşme “Sulhname” olarak adlandırılmış ise de tüm mirasçıların katılımı ile düzenlediğine, sözleşme uyarınca davalının payına düşen bölümlerin bedeli davalıya ödenmek suretiyle davacılar tarafından sözleşme gereği edimlerin yerine getirildiğine, sözleşmeden dönüldüğü hususunda taraflarca bir açıklama yapılmadığına göre, mirasçılar arasındaki bu sulhnamenin TMK"nun 676. maddesi uyarınca miras taksim sözleşmesi niteliğinde olduğunun kabulü gerekir. Olayları anlatmak taraflara, hukuki nitelendirmeyi yapmak hakime aittir. Mahkemece, taraflar arasındaki uyuşmazlığın yukarıda açıklanan ilke ve esaslar çerçevesinde çözüme ulaştırılması gerekirken yazılı gerekçelerle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle usul ve kanuna aykırı yerel mahkeme hükmünün açıklanan nedenlerle 6100 sayılı HMK"nun Geçici 3. maddesi yollaması ile HUMK’nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, Yargıtay duruşmasının yapıldığı tarihte yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri uyarınca 1.100,00 TL. avukatlık ücretinin davalılardan alınarak Yargıtay duruşmasında avukat marifetiyle temsil olunan davacıya verilmesine, HUMK"nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve 440/I. maddeleri gereğince Yargıtay Daire İlamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunabileceğine ve 24,30 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davacılara iadesine, 24.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.