
Esas No: 2007/1686
Karar No: 2007/3017
Karar Tarihi: 22.3.2007
Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2007/1686 Esas 2007/3017 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ADANA 5. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 12/01/2004
NUMARASI : 2001/41-256
Taraflar arasında birleştirilerek görülen davada;
Davacı, 1994/461 Esas 1998/814 karar sayılı davada 5000 m2 lik yerin adına tesciline karar verildiğini, kararın kesinleşmesinden önce çekişmeli yerde yapılan imar uygulaması ile adına tescil edilen yerlerin .ada. parsel olarak Hazine adına keydedildiğini ileri sürüp, kaydın iptali ile adına tescilini istemiştir.
Davalı, davanın reddini savunmuş, birleşen davada ise; imar düzenlemesi sonucu davalıların adına kaydedilen yerlerin orman vasfında olduğunu belirtip, kayıtların iptalini istemiştir.
Mahkemece, davaya idare mahkemesinin bakmakla görevli olduğu gerekçesiyle, davanın görev yönünden reddine karar verilmiştir.
Karar, davalı Hazine vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.
-KARAR-
Dava ve birleşen dava tapu iptali tescili isteklerine ilişkindir.
Mahkemece, davanın görev yönünden reddine karar verilmiştir.
Dosya içeriğinden, toplanan delillerden; davacı H..daha önce Adana 2.Asliye Hukuk Mahkemesinde açmış olduğu tescil davasının 11.11.1998 tarih 1994/461 Esas 1998/814 Karar sayılı ilamı ile kabul edilerek taşınmazın 5000 m2 lik bölümünün adına tescili ile sonuçlandığı ve kararın kesinleştiği anlaşılmaktadır.Öte yandan 3194 Sayılı Yasa uyarınca taşınmazın bulunduğu yerde imar uygulaması yapıldığı ve tescil ilamı kapsamında kalan yerin ..ada ..parsel olarak Hazine adına sicil kaydının oluşturulduğu birleşen davanın davacısı Hazine"nin ise diğer davalılar aleyhine açmış olduğu dava ile yine hükmen adına tescil kararı verilen yerlerin imar uygulaması sonucu davalılar adına sicil oluşturulduğunu ileri sürerek iptal ve tescil isteğiyle eldeki davayı açtıkları görülmektedir.
Dava dilekçesinin içeriği ve özellikle iddianın ileri sürülüş biçimine göre davanın imar işleminin dayanağı idari işlemin iptaline yönelik olmadığı aksine idari işleme dayalı oluşturulan sicil kaydının yolsuz nitelik taşıdığı gerekçesiyle tapunun iptali isteğine ilişkin olduğu açıktır.Başka bir deyimle iddianın mülkiyetten kaynaklanan sicil kaydının düzeltilmesine yönelik olduğu açıktır.
O halde, sicil kaydının iptaline yönelik bu davanın çözümleneceği yerin idari yargı yeri olmayıp, yerel mahkemeler olduğu sabittir.
Hal böyle olunca; mahkemece iddia ve savunmaları doğrultusunda tarafların delillerinin toplanması elde edilecek sonuca göre işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ve yasal olmayan gerekçelerle yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir.Hazinenin temyiz itirazları yerindedir.Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden dolayı HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 22.3.2007 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.