
Esas No: 2013/167
Karar No: 2013/436
Karar Tarihi: 21.01.2013
Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2013/167 Esas 2013/436 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVALILAR : ... VD.
DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ VE ECRİMİSİL
Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, kayden malik olduğu 189 ada 20 parsel sayılı taşınmazın bir kısmına davalılarca inşaat yapmak suretiyle müdahale edildiğini ileri sürerek elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteğinde bulunmuş, yargılama sırasında ecrimisil talebinden feragat ettiğini bildirmiştir.
Davalılar, dava konusu taşınmazı 1985 yılında dava dışı ..."dan satış vaadi sözleşmesi ile satın aldıklarını, davacının da 1986 yılında bitişik taşınmazı aynı kişiden satın alarak sınırlarını belirlediklerini ve uzun yıllar mevcut haliyle kullandıklarını belirterek davanın reddini savunmuşlar, temliken tescile karar verilmesini istemişlerdir.
Mahkemece, davalıların müdahalesinin keşfen belirlendiği gerekçesiyle elatmanın önlenmesi yönünden davanın kabulüne, ecrimisil yönünden feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davalılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ..."ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.
-KARAR-
Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir.
Mahkemece, elatmanın önlenmesine, ecrimisil yönünden feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.
Toplanan deliller ve tüm dosya içeriğinden, 189 ada 20 parsel sayılı taşınmazın kayden davacıya ait olduğu, davalıların davacının bayii (satıcısı) ile yaptıkları satış vaadi sözleşmesine dayalı olarak binalarını yaptıkları, temliken tescil istediklerini savundukları, ancak temliken tescil konusunda bir davaları olmadığı, 4721 s. TMK"nun 724. maddesine dayalı isteğin savunma yoluyla ileri sürülemeyeceği saptanmak suretiyle elatmanın önlenmesi isteğinin kabul edilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Davalıların bu yöne değinen temyiz itirazlarının reddine.
Ancak, dava dilekçesinde gösterilen (15.000,00 TL) dava değeri üzerinden davacı yararına vekalet ücretine karar verilmesi gerekirken, keşfen belirlenen ve yargılama sırasında harcı ikmal edilmeyen (67.741,41 TL) dava değeri üzerinden yüksek avukatlık parasına karar verilmiş olması doğru değil ise de, anılan bu yanılgı yeniden yargılama yapılmasını gerekli kılmadığından hüküm fıkrasının 4. bendinin “…yürürlükte bulunan .... gereğince takdir edilen 7.469,00 TL ücreti vekaletin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili davacıya verilmesine” kısmının çıkarılmasına, yerine “…yürürlükte bulunan .... gereğince takdir edilen 1.800,00 TL ücreti vekaletin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine” cümlesinin yazılmasına, hükmün bu şekliyle6100 sayılı H.M.K."nın geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"nın 436/2. (6100 sayılı HMK"nun 370/2. md.) maddesi uyarınca DÜZELTİLEREK ONANMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 21.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.