
Esas No: 2013/21230
Karar No: 2014/13575
Karar Tarihi: 26.06.2014
Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2013/21230 Esas 2014/13575 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Alanya 3. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 20/12/2012
NUMARASI : 2012/589-2012/695
M.. B.. ile A.. Ç.. ve müşterekleri aralarındaki muhdesatın tespiti davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair Alanya 3. Asliye Hukuk Mahkemesi"nden verilen 20.12.2012 gün ve 589/695 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili, tarafların ortak murisi M.. B.."dan intikal eden 117 ada parsel üzerinde bulunan tek katlı yığma yapının davacı tarafından meydana getirildiğini açıklayarak yapının davacıya ait olduğuna karar verilmesini istemiştir.
Davalılar vekili, yapı murisin ölümünden sonra bütün mirasçılar tarafından ortak yapıldığından davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulü ile taşınmaz üzerinde bulunan yapının davacı tarafından meydana getirildiğinin tespitiyle 3.550,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisine vekille temsil ettiren davalı A.. Ç.."e verilmesine ve davalı A.. tarafından yapılan 51.50 TL yargılama giderinin davacıdan tahsiline karar verilmesi üzerine; hüküm, vekalet ücreti yönünden davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, muhtesatın tespiti isteğine ilişkin olup yerel mahkemenin 15.09.2011 tarihli önceki kararı Yargıtay 7. Hukuk Dairesi"nin 05.06.2012 tarih ve 2012/3518 Esas, 2012/4272 Karar sayılı ilamı ile ""muhdesatın aidiyetinin tespiti reddedildiğinden yargılama da vekille temsil edilen davalı A.. Ç.. lehine maktu vekalet ücretine hükmedilmesi yargılama giderlerinin kabul ret oranına göre taraflara yüklenmesi ve davalı A.. Ç.. aleyhine hükmedilecek vekalet ücretinin taşınmazdaki davalıya ait payın değeri üzerinden belirlenmesi gerektiğinden "" Bozma sevk edilmiştir. Yerel mahkemece bozma ilamına uyulmuştur. Yargıtay bozma ilamına uyulmakla 04.02.1959 gün ve 1957/13 Esas, 1959/5 Karar sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında da (R.G. 28.04.1959 gün sayı: 10193) belirtildiği üzere, taraf yararına usuli kazanılmış hak doğar ve bozmada belirtilen esaslar çerçevesinde Mahkemece hüküm verme yükümlülüğü ortaya çıkar. Somut olayda, bozma ilamı doğrultusunda muhdesatın aidiyetinin tespiti reddedildiğinden kendisini vekille temsil ettiren davalı A.. Ç.. lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret tarifesi uyarınca nispi vekalet ücretine hükmedilmiş ve muhdesatın davacı tarafından yerine getirildiği kabul edilmiş olmasına rağmen kendisini vekille temsil ettiren davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmemiştir. Bu halde, mahkemece davanın kısmen kabulü ile karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca kendisini vekille temsil ettiren davacı lehine nispi vekalet ücreti ve davalı lehine maktu vekalet ücretine karar vermek gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
Davacı vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenle yerinde görüldüğünden kabulü ile usul ve kanuna aykırı görülen hükmün vekalet ücreti yönünden 6100 sayılı HMK"nun Geçici 3. maddesi yollaması ile HUMK’nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK"nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK"nun 440/1. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 24,30 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 26.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.