
Esas No: 2010/8257
Karar No: 2010/9795
Karar Tarihi: 05.10.2010
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2010/8257 Esas 2010/9795 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 10.06.2009 gününde verilen dilekçe ile elmatmanın önlenmesi, kal ve tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 16.04.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
_K A R A R_
Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi, kal ve ecrimisil istemine ilişkindir.
Davalı davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, bilirkişinin krokisinde pembe ile boyalı 0,86 metrekare taşınmaz bölümüne davalının haksız el atmasının önlenmesine, demirli perde duvarın kal"ine, kal masraflarının davacı ve davalı tarafından eşit oranda karşılanmasına karar verilmiştir.
Hükmü davacı vekili ve davalı temyiz etmişlerdir.
Mahkemece yapılan keşif sonrasında alınan bilirkişi raporları ile davalının, davacıya ait 260 ada 28 parsel sayılı taşınmazın 0,86 metrekarelik bölümüne duvar yapmak suretiyle müdahalesi bulunduğu belirlenmiştir.
HUMK"nun 74. maddesinde hükme bağlanan ve uygulamada kısaca “taleple bağlılık” kuralı olarak bilinen usul hükmü uyarınca hakim her iki tarafın iddia ve müdafaalarıyla sınırlı olarak karar verebilir. Orta yerde davacı tarafından ileri sürülen kal giderlerinin tahsili istemi yokken az önce sözü edilen taleple bağlılık kuralına aykırı biçimde kal giderlerinin hesaplattırılarak hüküm altına alınması doğru olmamıştır. Kaldı ki, İcra ve İflas Kanununun 30. maddesi hükmünce bir işin yapılmasına dair olan ilamın İcra Müdürlüğüne verilmesi üzerine borçluya bir icra emri gönderilerek ilamda gösterilen süre içinde ve eğer süre verilmemişse işin mahiyetine göre başlama ve bitirme zamanları tayin edilerek İcra Müdürlüğü tarafından o işin yapılması emredilir. Borçlu emir gereğini yerine getirmezse lazım gelen masraf İcra Müdürü tarafından bilirkişiye hesaplattırılarak ayrıca bir hüküm gerekmeksizin bu masraf borçludan tahsil edilir. Görülüyor ki, ilamın kal giderlerine ilişkin kısmının infazı, ilamın infazı sırasında ve icra müdürüne ait bir iştir. Mahkemece, orta yerde İcra İflas Kanununun 30. maddesinin açık hükmü bulunurken davacı ve davalıdan ayrıca kal giderlerinin tahsiline dair hüküm kurulması açıklanan nedenle de doğru görülmemiş, Bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 05.10.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi.