Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/4552
Karar No: 2020/519
Karar Tarihi: 16.01.2020

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2019/4552 Esas 2020/519 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davalılar arasında yer alan kişilere yapılan tebligatın adres kayıt sistemine uygun şekilde yapılmadığı, yeni adreslerinin tespit edilememesi durumunda tebligatın çıkaran mercie geri gönderilmesi gerektiği belirtilmiştir. Kanunun 10/2 ve 21/2 maddelerinin farklı şekilde yorumlanması ve muhatabın adres kayıt sistemine uygun şekilde tebligat yapılmamasının savunma hakkını kısıtlayacağından usulüne uygun olmadığı belirtilmiştir. Bu nedenle, davalılara gerekçeli kararın Tebligat Kanunu ve Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik hükümlerine uygun şekilde tebliği sağlanarak yasal temyiz süresinin beklenilmesi gerektiği belirtilmiştir. Kararda, 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 10/2 ve 21/2 maddelerine değinilmiştir. Kanunun değiştirildiği ve gerçek kişilere yapılacak tebligatla ilgili olarak iki aşamalı bir yol benimsendiği belirtilmiştir. İlk aşamada muhatabın adres kayıt sistemine uygun şekilde tebligat yapılamamışsa, muhatabın bulunduğu adresten ayrılması durumunda yeni adresinin tebligat memuru tarafından tespit edilmesi gerektiği belirtilmiştir. İkinci aşamada ise, muhatabın adresinin tespit edilememesi durumunda tebligatın çıkaran mercie geri gönderilmesi gerektiği belirtilmiştir.
14. Hukuk Dairesi         2019/4552 E.  ,  2020/519 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 30.10.2006, davalı- karşı davacı vekili tarafından davacı- karşı davalı aleyhine 10.01.2007 tarihinde verilen dilekçelerle satış vaadi sözleşmesi nedeniyle tapu iptali ve tescil karşı davada satış vaadi sözleşmesinin iptali talep edilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda asıl davanın kısmen kabulüne kısmen reddine, karşı dava ile ilgili bozma hükmü olmadığından hükmün yeniden kurulmasına yer olmadığına dair verilen 02.07.2019 tarihli hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davacı- karşı davalı vekili ile bir kısım davalılar ... ve davalı- karşı davacı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içeriğindeki tüm kağıtlar incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:

    KARAR

    7201 sayılı Tebligat Kanunu, 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunla değiştirildikten sonra, gerçek kişilere yapılacak tebligatla ilgili olarak iki aşamalı bir yol benimsenmiştir.
    1) Bu kanun değişikliğine göre, muhatabın adres kayıt sistemindeki adresine, Kanunun 21/2. maddesi uyarınca doğrudan tebligat yapılması mümkün değildir. Muhataba çıkarılan ilk tebligat, öncelikle bilinen veya gösterilen en son adresine, mavi renkli zarf kullanılmaksızın ve adres kayıt sistemindeki adres olduğuna ilişkin şerh verilmeksizin Kanunun 10. maddesine göre normal bir şekilde çıkarılmalıdır. Muhatabın bu adreste bulunmaması durumunda, tebliğ memurunca Kanunun 20 ve 21. maddesinin birinci fıkrası ile Tebligat Yönetmeliğinin 29. maddesi uyarınca, muhatap lehine olan araştırmalar yapılarak tebligatın kendisine ulaşması ve bilgilendirme işlemlerinin yerine getirilmesi gerekir.
    2) Muhatabın gösterilen adresten sürekli olarak ayrılması ve yeni adresinin de tebliğ memurunca tespit edilememesi durumunda, tebliğ evrakının
    tebligatı çıkaran mercie geri gönderilmesi gerekir. Ancak bu aşamadan sonra, Kanunun 10/2 ve Yönetmeliğin 16/2. maddeleri nazara alınarak, tebliğ evrakının açık mavi renkli zarfla, adresin muhatabın adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresi olduğu belirtilerek, Kanunun 21/2. maddesine göre tebliği mümkün olabilecektir.
    Tebligat Kanununun 10/2 ve 21/2. maddeleri farklı şekilde yorumlanarak, başka adresi bilinmediği gerekçesiyle muhatabın adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresine doğrudan doğruya 21/2. maddesine göre tebligat çıkartılması ve bu hükme göre tebliğ edilmesi, yukarıda belirtilen hükümlere aykırı olduğundan ve muhatabın savunma hakkını kısıtlayacağından usulüne uygun değildir.
    Yukarıda açıklanan ilkeler ışığında somut olaya gelince; davalı ... ve davalı ..."e bilinen en son adresine tebliğ edilmesi, bu adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması halinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresine Tebligat Kanununun 21/2. maddesine göre tebliğin yapılması gerekirken,davalı ..."e gerekçeli karar ve temyiz dilekçesinin, davalı ..."e ise gerekçeli kararın doğrudan Tebligat Kanununun 21/2. maddesine göre tebliğ edildiği anlaşıldığından adı geçen davalılara 7201 sayılı Tebligat Kanunu ve Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik hükümlerine uygun şekilde gerekçeli kararın tebliği sağlanarak yasal temyiz süresinin beklenilmesi gerekmektedir.
    Yukarıda belirtilen eksiklikler giderildikten ve yasal temyiz süresi beklenildikten sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmesi için dosyanın MAHALLİNE İADESİNE, 16/01/2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi