Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/9873
Karar No: 2019/3064
Karar Tarihi: 21.03.2019

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2017/9873 Esas 2019/3064 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2017/9873 E.  ,  2019/3064 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : İstihkak

    Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonucunda Mahkemece verilen davanın reddine dair kararın davacı 3.kişi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairenin 26.09.2016 tarihli ve 2016/12709 Esas, 2019/12553 Karar sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmişti. Davalı alacaklı vekili tarafından süresinde kararın düzeltilmesi istenmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
    KARAR
    Davacı üçüncü kişiler vekili, müvekkillerine ait iş yerinde, borçlu ile hiçbir ilgisi bulunmayan faturalı mala haciz konulduğunu ileri sürerek haczin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı alacaklı vekili, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
    Mahkemece yapılan yargılama sonundu davanın kabulüne ilişkin verilen kararın temyizi üzerine Yargıtay 17. Hukuk Dairesince, mülkiyet karinesinin borçlu dolayısıyla alacaklı yararına olduğunun kabulü gerektiği, ispat yükü altında olan üçüncü kişilerin karinenin aksini her türlü delille kanıtlama olanağına sahip oldukları, davacının dayandığı faturaların mahcuzlara uygunluğunun, davacı ile borçlu şirketlerin organik bağ içinde olup olmadıklarının tespiti için ticari kayıtlar üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılması gerektiğinden bahisle, hüküm bozulmuş, Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda toplanan deliller ve bilirkişi raporuna göre, ticari defterlerde görülen alışveriş ilişkisi itibariyle borçlu ve davacı şirket arasında organik ilişki olduğu, davacı şirketin eski ortağının iş yerinin daha önce borçlu şirket tarafından kullanıldığını belirtmesi birlikte değerlendirilip faturanın mahcuz mala ve kayda uygun olması davanın ispatı için yeterli görülmeyerek, davanın reddine karar verilmiş, karar davacı üçüncü kişiler vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dairemizin 26.09.2016 tarihli ve 2016/12709 Esas, 2016/12553 Karar sayılı ilamı ile; SMMM bilirkişi vasıtasıyla yaptırılan inceleme sonucunda ibraz edilen bilirkişi raporunun sonuç kısmında, salt davacı ve borçlu arasında 2008 yılı içinde 7 adet fatura kesilmesinden bahisle aralarında ticari ve organik bir ilişki bulunduğu görüşünün bildirilmesinin doğru olmadığı, aynı bilirkişi raporunda, davacı tarafından dayanak olarak bildirilen ve mahcuzun dava dışı bir başka şirketten satın alındığını gösteren faturanın üçüncü kişi şirkete kesildiği ve envantere kaydedilmiş olduğu, üçüncü kişi şirket tarafından tutulan açılış ve kapanış tasdikleri yapılmış ticari defterlerin usulüne uygun olarak tutulduğu, kendisi lehine delil niteliği taşıdığının bildirildiği, makine mühendisi bilirkişiden alınan raporda mahcuzların ayırt edici özellikleri itibari ile dayanılan fatura ile uyumlu olduğu hususunun da tespit edildiği, bir başka hacze ilişkin tutanakta, davacı şirketin eski ortağının iş yerinin daha önce borçlu şirket tarafından kullanıldığını belirtmesi ile ispat yükünün yer değiştirdiği kabul edilse dahi, davacı üçüncü kişinin mahcuzlara uyumlu fatura ve ticari defterler ile alacaklı yararına olan yasal karinenin aksini güçlü ve inandırıcı delillerle kanıtladığının kabulü gerekirken, yasal karinenin aksinin ispat edilmiş olduğu dikkate alınmaksızın, bilirkişi raporunun sonuç kısmında yer verilen organik bağlantının varlığından bahisle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmeyerek hükmün bozulmasına karar verilmiş olup, bozma kararına karşı davalı alacaklı vekili tarafından karar düzeltme talebinde bulunulması üzerine dosya yeniden incelenmiştir.
    Dava, üçüncü kişinin İİK"nin 96. vd. maddelerine dayalı istihkak iddiasına ilişkindir.
    1.Dosya muhtevasına, dava evrakı ile tutanaklar münderecatına ve Yargıtay ilâmında açıklanan gerektirici sebeplere göre yerinde olmayan ve HUMK"un 440. maddesinde yazılı hallerden hiçbirisine uymayan davacı üçüncü kişi... Ürünleri.. A.Ş. tarafından açılan davaya yönelik karar düzeltme isteminin reddine,
    2.T.C. Anayasa"sının 141/3 maddesi gereğince, bütün mahkemelerin her türlü kararlarının gerekçeli olarak yazılması gerekir.
    Hakim, gerekçe sayesinde verdiği hükmün doğru olup olmadığını, yani kendini denetler. Üst mahkeme de, bir hükmün hukuka uygun olup olmadığını ancak gerekçe sayesinde denetleyebilir. Taraflar da ancak gerekçe sayesinde haklı olup olmadıklarını daha iyi anlayabilirler. Bir hüküm, ne kadar haklı olursa olsun, gerekçesiz ise tarafları doyurmaz (Kuru, Baki/ Arslan, Ramazan/ Yılmaz, Ejder; Medeni Usul Hukuku Ders Kitabı 6100 sayılı HMKya Göre Yeniden Yazılmış, 22 Baskı, Ankara 2011, s.472).
    Somut olayda; 20.11.2009 tarihinde haczedilen bir adet makine yönünden eldeki davanın üçüncü kişiler... Ürünleri.. A.Ş. ve ... Teknik Makine ... Ltd. Şti. tarafından birlikte açıldığı, davacılar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmadığı, aralarında ihtiyari dava arkadaşlığı bulunanların usul ekonomisi ilkesi dikkate alınarak birlikte dava açtıkları durumda da esasen birden fazla dava olduğu dikkate alınarak, Mahkemece her bir dava hakkında ayrı ayrı gerekçe oluşturularak karar verilmesi gerekirken, sadece davacı ... A.Ş. tarafından açılan davaya ilişkin değerlendirme yapılarak gerekçe oluşturulması, davacı üçüncü kişi ... Teknik Makine ... Ltd. Şti. tarafından açılan dava yönünden gerekçesiz şekilde karar verilmesi doğru olmamış, davalı alacaklı vekilinin bu yöne ilişkin karar düzeltme taleplerinin kabulü ile kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı alacaklı vekilinin... Ürünleri.. A.Ş. tarafından açılan davaya yönelik karar düzeltme isteminin REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı alacaklı vekilinin ... Teknik Makine ... Ltd. Şti. tarafından açılan davaya yönelik karar düzeltme isteminin kabulü ile mahkemece verilen kararın davalı yararına BOZULMASINA, Dairemizin 26.09.2016 tarihli ve 2016/12709 Esas, 2016/12553 Karar sayılı bozma ilamında yer alan bozma nedenine yukarıda açıklanan bozma nedeninin eklenmesine ve peşin harcın istek halinde karar düzeltme isteyene iadesine 21.03.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi