17. Hukuk Dairesi 2009/9922 E. , 2010/2955 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davaların reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı-davalı ... ile davalı-davacı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı ... vekili davalılardan ...’nin müvekkiline olan vergi borcu nedeniyle hakkında icra takibi yaptıklarını, ancak borçlunun amme alacağının tahsilini imkansız hale getirmek için kendisine ait taşınmazı alacaklılardan mal kaçırmak amacıyla diğer davalı ...’a sattığını öne sürerek yapılan tasarrufun iptalini talep ettiği dava dosyası ile davacı ...’ın davalılardan ...’den satın aldığı taşınmaza hazine tarafından konulan haciz şerhinin terkini isteğiyle açtığı dava dosyaları birleştirilmiştir.
Davalılar davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece davacı hazinenin davasının kanıtlanamaması nedeniyle reddine,diğer davacının davasının ise talebinin idari işleme tahakkuk ettiğinden dava dilekçesinin reddine karar verilmiş, hüküm davacı davalılar ... ile ... tarafından temyiz edilmiştir.
1)Dosyadaki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, hazine tarafından konulan haczin terkini amacı ile yapılan itirazın reddine karşı açılan davanın idari bir
işleme karşı açılmasına ve kararda yazılı diğer gerekçelere göre davacı ...’ın temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2)Davacı ... Banklığının temyiz itirazlarına gelince; Dava 6183 sayılı yasanın 24 ve devamı maddeleri uyarınca açılan tasarrufun iptali isteğine ilişkindir. Mahkemece davacı tarafından yeterli delil ibraz edilmemesi nedeniyle davanın reddine karar verilmiş ise de yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. İptal davasından maksat 6183 sayılı yasanın 27, 28, 29 ve 30. maddelerinde yazıldığı gibi alacağın tahsilini temin için borcun doğumundan sonra yapılan tasarruflarının butlanına hükmettirmektir. Mahkemece bu maddelerde yazılı iptal şartlarının bulunup bulunmadığının araştırılması gerekir. Özellikle 28.maddede akdin yapıldığı sırada kendi verdiği şeyin değerine göre borçlunun ivaz olarak pek aşağı bir fiyat kabul ettiği ve yasanın bağışlama hükmünde olarak iptale tâbi tuttuğu tasarrufların iptali gerektiğinden mahkemece ivazlar arasında fark bulunup bulunmadığı incelenmelidir. Aynı maddede sayılan akrabalık derecesi ile 29. maddedeki koşulların oluşup oluşmadığı araştırılmalıdır. Keza aynı yasanın 30.maddesinde malvarlığı borçlarına yetmeyen bir borçlunun amme alacağının bir kısmını veya tamamının tahsiline imkan bırakmamak amacıyla yaptığı tüm işlemler, borçlunun içinde bulunduğu mali durumu ve zarar verme kastının işlemin diğer tarafınca bilindiği veya bilinmesini gerektiren açık emarelerin bulunduğu hallerde tasarrufun iptal edileceği hususu düzenlendiğinden yapılan işlemde mal kaçırma kastı irdelenmelidir. Bu nedenlerle mahkemece yukarda açıklandığı biçimde bir araştırma ve inceleme yapılıp kanun maddelerinde düzenlenen iptal şartlarının oluşup oluşmadığı yönünde toplanmış ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek hasıl olacak sonuca göre hüküm kurulması gerekirken, eksik araştırma ve inceleme sonucu yazılı olduğu üzere davanın reddine karar verilmiş olması doğru bulunmamıştır.
SONUÇ : Yukarda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı ...’ın temyiz itirazlarının REDDİNE, (2)nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı ... Bakanlığının temyiz itirazlarının kabulü ile aleyhindeki hükmün BOZULMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 1,55 TL kalan onama harcının temyiz eden davacı ..."dan alınmasına, 1.4.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.