
Esas No: 2014/16388
Karar No: 2015/1887
Karar Tarihi: 10.03.2015
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2014/16388 Esas 2015/1887 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : KADASTRO
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
1954 tarihinde yapılan kadastro sırasında ..... Mahallesi çalışma alanında bulunan 10 ada 3, 4, 5, 6, 7, 11 ada 2, 21 ada 2, 4 ada 3, 4, 5, 7 ada 2, 8 ada 2 ve 4 parsel sayılı sırasıyla 3680, 4800, 4800, 3040, 1760, 4640, 2893, 8320, 1920, 3680, 4480, 7253 ve 5760 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar Asliye Hukuk Mahkemesinde davacı ... tarafından ... Aleyhine, davacı ... tarafından da yine aynı davalı aleyhine açılan 1951/435 ve 1951/525 sayılı elatmanın önlenmesi davasının konusu olduklarından söz edilerek malik haneleri açık bırakılmak suretiyle tespit edilmiştir. 2008 yılında, davacı .. vekili özelleştirme işlemleri sırasında taşınmazlarının malik hanelerinin halen açık olduğunu öğrendiklerini ilere sürerek ve tapu kaydına dayanarak malik hanelerinin kendi adlarına doldurulması istemiyle dava açmıştır. Kadastro Mahkemesinde yapılan yargılama sonunda davanın dava şartı yokluğundan reddine, çekişmeli taşınmazlara ait dava dosyalarının mahkemeye aktarılması hususunda Asliye Hukuk Mahkemesine ihbarda bulunulmasına karar verilmiş; hüküm, davacı .. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece dava konusu taşınmazların kadastro tespitinden önce davalı olduğu ....... Asliye Hukuk Mahkemesinin 1951/435 Esas ve 13.10.1953 tarih 1951/515 Esas-553 Karar sayılı dava dosyalarının Kadastro Mahkemesine devri hususunun Kadastro Kanunu ve HMK 114/2. maddesi anlamında bir dava şartı olup, bu şartın somut olayda gerçekleşmediği, mahalli genel mahkeme olan ....... Asliye Hukuk Mahkemesindeki asıl dosyalar devredilmeden, öncesi davalı olan tapulama tutanaklarına karşı davacı ....."nin Kadastro Mahkemesinde yeni bir dava daha açamayacağı, bu durumda, davacının aktif dava ehliyeti bulunmadığı, tarafların aktif dava ehliyetine sahip olmalarının HMK 114/1-d maddesi gereğince bir dava şartı olup ve re"sen mahkemece göz önünde bulundurulması gerektiği, bu suretle, davada, zikredilen her iki dava şartının birden gerçekleşmediği gerekçesiyle yazılı şekilde karar verilmiştir.
Dava konusu taşınmazların malik haneleri açık olup mülkiyet durumları belirlenip, kesinleşmemiştir. Malik hanesi açık bulunan taşınmazların maliklerine göre 3402 sayılı Yasa"nın 30/2. maddesi uyarınca, Kadastro Mahkemesince re"sen araştırma ilkeleri çerçevesinde yargılama yapılarak belirlenmesi zorunludur. Hal böyle olunca, mahkemece, çekişmeli taşınmazların tutanaklarında belirtilen ....... Asliye Hukuk Mahkemesinin 1951/435 Esas ve 13.10.1953 tarih 1951/515 Esas-553 Karar sayılı dava dosyalarının Kadastro Mahkemesine aktarılmasının sağlanması ve taraf teşkili sağlandıktan sonra davanın esasına girilmesi gerekirken yazlı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, davacının temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile usul ve yasaya aykırı görülen hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine,
10.03.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.