Abaküs Yazılım
Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi
Esas No: 2017/958
Karar No: 2019/962
Karar Tarihi: 24.10.2019

BAM Hukuk Mahkemeleri Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/958 Esas 2019/962 Karar Sayılı İlamı

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/958 Esas
KARAR NO : 2019/962

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/10/2017
KARAR TARİHİ : 24/10/2019
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 22/11/2019
Davacı vekili tarafından açılan İtirazın İptali davasının Mahkememizde yapılan açık
yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin İstanbul.......Asliye Ticaret Mahkemesine vermiş olduğu dava dilekçesi ile; İstanbul ...... Asliye Ticaret Mahkemesi ..... E. Dosyasından itirazın iptali davası başlatılmıştır. Davacı şirket vekili tarafından verilen dilekçe ile davanın sehven mahkemenizde açıldığım, dosyanın yetkili olan T.C. Bakırköy Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi'ne gönderilmesi talep edilmiştir. T.C. İstanbul ....... Asliye Ticaret Mahkemesi 24.10.2017 tarih ve ...... karar sayılı karan ile davanın Bakırköy Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkeme’sine gönderilmesine karar verilmiştir. Davacı şirket vekili tarafından verilen 23.10.2017 tarihli harç ikmal makbuzlu dava dilekçesinde özetle ve mealen; Davalı şirket ile müvekkil şirket arasında çeşitli tarihlerde “...... Abonelik Sözleşmesi” imzalandığını, iş bu sözleşme gereğince davalı şirkete faturalı hatlar tanımlanmış olup, davalı şirketin bu hatlan aktif olarak kullandığını, davalı şirketin üzerine tanımlanan işbu hatların faturalarının ödemesini yapmadığım, bunun üzerine takip başlatıldığım, davalı borçlu tarafından takibe itiraz edildiğini ve takibin durduğunu belirterek, icra dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin devamına ve % 20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
Davalı davaya cevap dilekçesi sunmamıştır.
Yapılan yargılama sonucu dosya mahkememizce kül olarak değerlendirildiğinde; davacı ( alacaklı ) tarafından davalı ( borçlu) şirket aleyhine Bakırköy ...... İcra Dairesinin ...... esas sayılı dosyasında 9.625,11 TL asıl alacak için ilamsız takiplerde ödeme emri düzenlendiği, davalının ( borçlunun ) yasal süresi içerisinde takibe için itiraz ettiği, takibin durmuş olduğu, davacı vekilinin yasal süre içinde davalı vekilinin itirazının iptali için İİK 67 maddesine göre itirazın iptali davası açtığı, uyuşmazlığın davalının davacıya icra takibine miktardan dolayı borçlu olup olmadığı hususunda olduğu, dosyada deliller toplandıktan sonra davalının ticari defterleri üzerinde mali müşavir bilirkişi ile inceleme yaptırılması için Bartın Ulus Asliye Hukuk Mahkemesine talimat yazılmış, bilirkişinin raporunda; .............Davacı ....... I lizmetleri A.Ş. nin dosyaya sunmuş olduğu ...... Telefon Hizmetleri Kurumsal Abonelik Sözleşmesi Davalı ...... tarafından Kaşe ve İmza yapıldım görülmüştür. Davacı ....... İletişim HizmeLleri A, S- nin dosyaya sunmuş olduğu Kontratlı İnternet Paketleri Kampanya Taahhütnamesinin Davalı ........ tarafından Kaşe ve İmza yapıldığı görülmüştür. Davacı ....... Hizmetleri A.Ş, nitı dosyaya sunmuş olduğu Başvuru Formunun Davalı ...... tarafından Kaşe ve İmza yapıldığı görülmüştür. Davacı ....... Hizmetleri A.Ş. ulu dosyaya sunmuş olduğu Hat likidite Formunun Davalı ...... tarafından Kaşe ve İmza yapıldığı görülmüştür, Davacı .......I lizmetleri A.Ş. nin dosyaya sunmuş olduğu Ödenmeyen Faturalardan Malların ........ Nakliye firması tarafından aktif olarak kullanıldığı tespit edilmiş, 8.594,68 TL. anapara ve 1.030,43 TL, Faiz olmak Lizere toplam 9.625J l Tl. faturaların ödemeleri olduğu ve herhangi bir ödeme belgelerinin olmadığı görülmüştür. Davalı ...... 301i \e 2016 yıllarına ait ticari defter ve belgelerini mahkemenize sunmadığı igm yasal defterleri incelenememiştir.
SONUÇ: Davacı '.......Hizmetleri A.Ş. nin dosyaya sunmuş olduğu belgeler incelenmiş olup, Davalı ........ Nakliye firmasının ilgili telefon faturalarına ait herhangi bir ödeme belgesine rastlanmamış ve dolayısıyla Davalı ...... Nakliye firmasının Davacı '....... Hizmetleri A.Ş, ne 9.625,11 TL borcunun bulunduğu açıklanmış, davacının defteri üzerinde mali müşavir bilirkişi ile inceleme yaptırılmış, bilirkişinin 05/04/2019 havale tarihli raporunda; ..............İncelenen davacı şirkete ait 2015 ve 2016 yılı yevmiye, defteri kebir e-defterlerinin açılış ve yevmiye e-defterlerinin kapanış (görülmüştür) beratları ile envanter defterlerinin noter tasdiklerinin yasal süresinde olduğu (TTK Md.64/3), davacı şirketin ticari defterlerinin TTK. Hükümlerine göre usulüne uygun tutulduğu ve kendi lehine delil olma özelliğine sahip olduğu kanaatine varılmıştır.
Davacı şirket vekili ve davacı şirket yetkilileri ile yapılan görüşmelerde kendilerinden davalı yandan takip konusu olan 7.452,68 TL asıl alacaklarının ticari defter kayıt ve belgelerinde ibraz edilmesi istenilmiştir. Davacı şirket yetkilileri “kendilerinin çok fazla sayıda müşterisi olduğunu ve müşterilerinin cari hesaplarını tek tek takip etmediklerini, bütün müşterilerini ana hesap bazında tek bir hesapta takip ettiklerini” belirterek davalı yanın 7.452,68 TL borcunu ticari defter kayıt ve belgelerinde ispat ve ibraz edemeyeceklerini beyan etmişlerdir. Bu nedenle davacı şirket sadece 2015 ve 2016 yılma ait ticari defter beratları ile noter tasdiklerini dava dosyasına sunmuş, ticari defterlerini ibraz etmemiştir.
26.12.1992 tarihli ve 21447 mükerrer sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 1 Sıra No.lu Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliği "Muhasebenin Temel Kavramları" başlıklı bölümünde Tam Açıklama kavramına yer verilmiştir. Tam açıklama kavramı; mali tabloların bu tablolardan yararlanacak kişi ve kuruluşların doğru karar vermelerine yardımcı olacak ölçüde yeterli, açık ve anlaşılır olmasını ifade eder. Ayrıca, bilgisayar muhasebe programı kullanan şirketlerin tek düzen hesap planındaki açıklamalar doğrultusunda muhasebe kayıtlarım girmeleri gerekmektedir. Tek düzen hesap planında 120 Alıcılar hesabı ile ilgili yapılan açıklama aşağıdaki gibidir.
120. ALICILAR
Bu hesap, işletmenin faaliyet konusunu oluşturan mal ve hizmet satışlarından kaynaklanan senetsiz alacaklarının izlenmesi için kullanılır.
İşleyişi :
Senetsiz alacağın doğması ile bu hesaba borç, tahsil edilmesi halinde (ödemeler, aktarmalar ve hesaben mahsuplar dahil) alacak kaydedilir.
Burada alt hesapların açılması zorunluluğunun temel dayanağı Tek Düzen Hesap Planı değil, muhasebenin tam açıklama kavramıdır.
120 No.lu Alıcılar hesabının defter-i kebirde sadece ana hesap olarak dökümünün yapılması, programın mizana ilişkin ekranında da sadece ana hesabın görüntülenmesi, Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliğlerine uygun bulunmamaktadır.
Davalı ticari defterleri: T.C. Ulus Asliye Hukuk Mahkeme ...... Talimat sayılı dosyasından davalı yanın ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi için alman bilirkişi raporunda özetle; “Davacı şirkete ait sözleşmelerin ve taahhütlerin davalı ...... tarafından kaşe ve imza yapıldığı, davacının dosyaya sunmuş olduğu ödenmeyen faturalardan hatların ...... Nakliye firması tarafından aktif olarak kullanıldığının tespit edildiği, 8.594,68 TL anapara ve 1.030,43 TL faiz olmak üzere toplam 9.625,11 TL faturaların ödemeleri olduğu ve herhangi bir ödeme belgelerinin olmadığının görüldüğünü, davalının 2015 ve 2016 yıllarına ait ticari defter ve belgelerini mahkemeye sunmadığı için yasal defterleri incelenemediğini, davalının davacı şirkete 9.625,11 TL borcunun bulunduğu görüldüğü ” belirtilmiştir. Talimat yoluyla alman bilirkişi raporunda, dava dosyasma sunulan 11/2015-04/2016 dönemine ait 6 adet faturanın toplamı olan 8.594,68 TL anapara borcu olarak kabul edilmiştir. Ancak davacı şirketin sunduğu en son faturasında (en son faturanın tarihi itibariyle) davalı yanın ödenmemiş fatura tutarının 2.401,00 TL olduğu belirtilmiştir. Bilirkişi raporunda bu husus dikkate alınmamıştır.
Mali açıdan değerlendirme:
Davacı şirket 2015 ve 2016 yıllarına ait e-defter beratları fotokopileri ile noter tasdik fotokopilerine 24.12.2018 havale tarihli dilekçesi ekinde dava dosyasma sunmuştur. Davalı yandan 7.462,26 TL asıl alacağının kendi ticari defterlerinde müstakil olarak görülmediğinden (bütün müşterilerinin cari hesaplarının ana hesap bazında tek bir hesapta izlendiğinden) bu alacaklarını ticari defterlerinde ispat ve ibraz edemeyeceklerini belirtmişlerdir. 1 Sıra No.lu Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliği "Muhasebenin Temel Kavramlan" başlıklı bölümünde Tam Açıklama kavramına yer verilmiştir. Tam açıklama kavramı; mali tabloların bu tablolardan yararlanacak kişi ve kuruluşların doğru karar vermelerine yardımcı olacak ölçüde yeterli, açık ve anlaşılır olmasını ifade eder. Alt hesapların açılması zorunluluğunun temel dayanağı Tek Düzen Hesap Planı değil, muhasebenin tam açıklama kavramıdır. 120 No.lu Alıcılar hesabının defter-i kebirde sadece ana hesap olarak dökümünün yapılması, programın mizana ilişkin ekranında da sadece ana hesabın görüntülenmesi, Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliğlerine uygun bulunmamaktadır.
Davacı şirket vekili tarafından 14.11.2017 havale tarihli dilekçesi ekinde dava dosyasına sunulan fatura fotokopileri incelenmiştir. Davacı şirketin davalı yana düzenlendiği 10.04.2016 tarihli en son “Kurumsal Abone Kurumsal Tek Fatura” başlıklı faturasında “10.04.2016 tarihi itibariyle Tek Faturanıza ait hatların toplam Ödenmemiş fatura tutan 2.401,00 TL’dir” açıklaması olduğu görülmüştür. Davacı şirket bu faturadan sonraki tarihe ait bir fatura sunmadığından takip tarihi itibariyle davalı yandan 2.401,00 TL asıl alacağı bulunduğu anlaşılmıştır.
Davacı şirketin ticari defterlerinde “tam açıklama kavramına” aykın olarak davalı yanın cari hesabının müstakil olarak takip edilmemiş olması, bu nedenle davalı yandan alacağın davacı şirketin ticari defterlerinde ibraz ve ispat edilememesi nedenleriyle davacı şirketin davalı yanın alacağı olmadığı, davacı şirketin sunduğu davalı yan adına düzenlenmiş en son faturada davalı yanın 2.401,00 TL borçlu olduğunun belirtilmesi nedeniyle davacı şirketin davalı yandan 2.401,00 TL alacaklı olduğunun Sayın Mahkeme tarafından kabulü durumunda ise davacı şirketin 2.401,00 TL alacaklı olduğu sonuç ve kanaatine varılmıştır. Takdir Sayın Mahkeme’nize aittir.
Faiz:
Davacı şirket vekili, takip talebinde 7.452,68 TL asıl, 1.519,18 TL işlemiş faiz, 273,45 TL işlemiş faizin KDV’si, 379,80 TL işlemiş faizin ÖİV’si alacak talep etmiştir. Bir alacağa faiz talep edilebilmesi için ödeneceği tarihin kesin olarak belli olması ya da karşı borçlunun bir ihtar ya da ihbarla temerrüde düşürülmesi gerekmektedir. Dosya incelemelerimizde, davacı şirketin davalı yandan takip miktarı kadar alacağı olmadığı, davacı şirket takip öncesinde dosyaya karşılıklı bir anlaşma ve belirlenmiş bir vadeye ilişkin belge ya da takip öncesi bir ihtar sunmamıştır. Bu nedenle takipten önce işlemiş faiz hesaplaması yapılmamıştır. Davacı şirketin takip tarihi itibariyle 3095 sayılı kanun 2. Mad. göre değişen oranlarda faiz talep edebilir.
SONUÇ: İcra ve dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonucunda;
1. Davacı şirketin ticari defterlerinin TTK. Hükümlerine göre usulüne uygun tutulduğu ve kendi lehine delil olma özelliğine sahip olduğu,
2. Yapılan tebligata rağmen davalı şirketin incelemeye iştirak etmediği ve ticari defterlerini sunmadığı,
3. Davacı şirketin ticari defterlerinde “tam açıklama kavramına” aykın olarak davalı yanın cari hesabımn müstakil olarak takip edilmemiş olması, bu nedenle davalı yandan alacağın davacı şirketin ticari defterlerinde ibraz ve ispat edilememesi nedenleriyle davacı şirketin davalı yanın alacağı olmadığı,
4. Davacı şirketin sunduğu davalı yan adına düzenlenmiş en son faturada davalı yanın 2.401,00 TL borçlu olduğunun belirtilmesi nedeniyle davacı şirketin davalı yandan 2.401,00 TL alacaklı olduğunun Sayın Mahkeme tarafından kabulü durumunda ise davacı şirketin davalı yandan 2.401,00 TL talep edebileceği,
5. Davacı şirketin takip tarihi itibariyle 3095 sayılı kanuna göre değişen oranlara faiz talep edebileceği, açıklanmış, davacı vekilinin itirazlarının değerlendirilmesi için bilirkişiden ek rapor alınmış, bilirkişinin 06/08/2019 havale tarihli ek raporunda; .............Davacı şirket vekili itiraz dilekçesinde 2,401,00 TL tutarlı fatura ibraz etmediklerini belirtmiştir. Bilirkişi raporunda 2.401,00 TL tutarlı bir faturadan bahsedİlmcmektedİr. Davacı şirketin davalı vana düzenlediği 134*90 TL tutarlı en son faturanın 2. Sayfasındaki “Mesaimiz Var” başlıklı bölümün 2. Paragrafında 'T 0.04*2016 tarihi itibariyle Tek Faturanıza ait hatların toplam ödenmemiş fatura tutan
2.401.00 TL’dir.’1 Denilmektedir. Davacı şirketin davalı yanın düzenlediği 134,90 TL tutarındaki en son faturada, davalı yanın bu fatura öncesinde 2.401,00 TL Ödenmemiş borcu olduğu anlaşılmaktadır. Bununla birlikte davacı şirket alacağını ticari defter kayıt ve belgeleri ile de ispatlayamamıştır. Davacı şirket vekili faiz hesabına da hiç girilmediğini belirtmiştir. Takip öncesi faiz talebiyle iigilı değerlendirmeler kök raporun 10. Maddesine belirtilmiştir. Talimat yoluyla alınan bilirkişi raporu davacı şirket vekilinin sunduğu faturaların toplamını dikkate alınarak tanzim edilmiştir* Aynı faturalarda belirtilen davalı yanın Ödenmemiş fatura tutarları dikkate alınmamıştır.
Davacı şirketin 10.04.2016 tarihli fatura tutan olan 134,90 TL ve bu faturada belirtilen davalı yanın ödenmemiş borcu olan 2.401,00 TL’nin toplamı olan 2.535,90 TL talep edebileceği, açıklanmış, bilirkişi kök raporunda davacı şirketin ticari defterlerinin TTK hükümlerine göre usulüne uygun tutulup kendi lehine delil olma özelliğine sahip olduğu, en son faturada davalının 2.401 TL borçlu olduğu, Ulus Asliye Hukuk Mahkemesince davalının ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılarak rapor alınmasına ilişkin talimat cevabından davalının ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılamadığı, davacının itirazı üzerine mahkememizce yapılan bilirkişi incelemesinde alınan ek raporda ise davacının davalıya göndermiş olduğu mesajda ödenmemiş fatura tutarının 2.401 TL olduğu, ikinci faturadan da davalının davacıya 134,90 TL borcunun olduğu anlaşılmakla iki fatura toplamı olan 2.535,90 TL fatura borcundan dolayı davalının davacıya borçlu olduğunun anlaşıldığı, alacak likit ve muayyen olmadığından icra inkar tazminat talebinin reddine karar vermek gerektiği sonuç ve kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin davalı aleyhine açmış olduğu itirazın iptali davasının KISMEN KABULÜ ile, davalı borçlunun Bakırköy .......İcra Müdürlüğünün ...... esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin 2.535,90 TL alacak üzerinden devamına,
2-Asıl alacak belli olmadığından icra inkar tazminat talebinin reddine,
3-Fazlaya ilişkin talebin reddine,
4-Davacı lehine takdir edilen 2.535,90.-TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafça sarf edilen ilk dava açılış harç gideri 152,25.-TL ile 1.192,10.-TL yargılama gideri olmak üzere toplam 1.344,35.-TL yargılama giderinin kabul(%26) red(%74) oranına göre hesaplanan 349,53.-TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı lehine takdir edilen 2.725,00.-TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
7-Alınması gereken 657,49.-TL karar harcından peşin alınan 116,25.-TL harcın mahsubu ile bakiye 541,24.-TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
8-Kalan gider avansının karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) Davacı vekili Av. ...... yüzüne karşı, davalının yokluğunda verilen karar, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı.24/10/2019
Katip .....
¸e-imzalıdır.


Hakim .....
¸e-imzalıdır.




Davacı Yargılama Giderleri
152,25.-TL İlk masraf
1.000,00.-TL Bilirkişi ücreti
+ 192,10.-TL Yargılama gideri
1.344,35.-TL




Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi