
Esas No: 2020/6773
Karar No: 2022/886
Karar Tarihi: 07.02.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/6773 Esas 2022/886 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2020/6773 E. , 2022/886 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 27.11.2018 tarih ve 2018/224 E. - 2018/427 K. sayılı kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf istemlerinin reddine-kabulüne dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi'nce verilen 26.06.2020 tarih ve 2019/355 E. - 2020/539 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacılar vekili, davacıların kuruldukları tarihten bu yana isimlerinin esas unsuru olan “Ostim” ibaresi ile anıldığını, tüm faaliyetlerini “Ostim” markası altında gerçekleştirdiklerini, davacıların iştiraki olan farklı konularda faaliyette bulunmak üzere ünvanında “Ostim” ibaresi bulunan şirketlerin bulunduğunu, davalının ünvanında “Ostim” ibaresinin ayırt edici unsur olarak kullandığının tespit edildiğini, bunun davalı şirketin davacılarla bağlantılı olduğu yönünde izlenim ve iltibas yaratabileceğini, davacıların “Ostim” ibareli ünvanlarının 1967’den bu yana tescilli olduğunu, davacıların daha önce ve gerçek hak sahibi olduğunu ileri sürerek, davacıların ilk tescil eden sıfatı ile kullanmakta olduğu ticaret ünvanına ayniyet derecesinde benzer davalı şirket ünvanındaki “Ostim” ibaresinin TTK’nın 52. maddesi uyarınca değiştirilmesine veya silinmesine, tecavüzün sonucu olan maddi durumun ortadan kaldırılmasına ve bu ünvanı taşıyan ticari emtia ve belgelerin imha edilmesine, dava konusu işaretin kullanıldığı iş evrakı, reklam, mal ve ambalajlar üzerinden kaldırılmasına, bu kullanımdan kaynaklı TTK’nın 54 ve 55. maddeleri gereğince haksız rekabetin tespiti ve men’ine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın zamanaşımına uğradığını, davalıdan başka “Ostim” ibaresinin bir çok gerçek ve tüzel kişi tarafından kullanıldığını, davalının söz konusu ünvanı tüm ticari işlerinde ticaret sicilinde tescil edildiği şekilde kullandığını, aldatıcı, iyi niyet kurallarına aykırı ve haksız rekabete yol açacak şekilde kullanımının söz konusu olmadığını belirterek, davanın reddini istemiştir.
İlk derece mahkemesince, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davalının işyeri tabelasındaki “VATAN EKMEKÇİLİK PASTA CAFE” ve iş yerindeki pasta kutularının bir bölümünün üzerinde “ZORLU EKMEK PASTA” şeklindeki kullanımları ile davacılardan Ostim Vakfı tarafından uyuşmazlığa mesnet gösterilen 2014/54765 sayılı “OSTİM + ŞEKİL” ibareli markası arasında aynılık, ayırt edilemeyecek kadar benzerlik veya ilişkilendirme ihtimali de dâhil olmak üzere karıştırılma ihtimali yaratacak derecede benzerlik bulunmadığının tespit edildiği, davalının belirtilen kullanımlarının, davacılardan Ostim Vakfı adına 2014/54765 sayı ile tescilli markadan doğan haklara tecavüz teşkil etmediği, buna karşılık davalının iş yerinde bulunan pasta kutularının bir bölümü, poşet ve ıslak mendiller üzerindeki kullanımının ise “OSTİM EKMEKÇİLİK PASTA CAFE“ şeklinde olup, bu kullanımda asli unsurun "OSTİM" ibaresi olduğundan, diğer taraftan davalı tarafından sunulan cafe hizmetleri ile pasta ekmek gibi unlu mamullerin, davacılardan Ostim Vakfının markasının kapsamında bulunduğundan, davalının anılan kullanımlarının davacılardan Ostim Vakfı adına 2014/54765 sayı ile 29, 30 ve 43. sınıflara dahil mallar ve hizmetlerde tescilli bulunan, ayırt ediciliği yüksek "OSTİM+şekil" markasından doğan haklara tecavüz teşkil ettiği ve haksız rekabet yarattığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, TTK'nın 52. maddesi gereğince davalıya ait ticaret unvanında yer alan "OSTİM" ibaresinin, davacıların tescilli markası ile iltibasa ve haksız rekabete neden olması nedeni ile silinmesine, bu unvanı taşıyan bilirkişi raporunda tespit edilen ıslak mendil, poşet, pasta kutularının toplatılmasına, davalıya teslimine, kullanımlarının önlenmesine, hüküm özetinin ilanına karar verilmiştir.
Karara karşı taraf vekilleri tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
Ankara Bölge Adliye Mahkemesince, tüm dosya kapsamına göre; mahkemece davalının eyleminin davacı Vakfın marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiği, bu nedenle de davalının ticaret unvanından "Ostim" ibaresinin çıkarılması gerektiği yönündeki tespit ve değerlendirmelerde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, davacının dava dilekçesinde bildirip de mahkemece reddedilmesi gereken bir talebi bulunmadığı, dolayısıyla ilk derece mahkemesince, davacıların yukarıda açıklanan şekilde asli tüm taleplerinin kabul edildiği ve TTK'nın 52. maddesi gereğince davalının ticaret unvanında bulunan "OSTİM" ibaresinin silinmesine karar verdiği halde, diğer talepleri yönünden yeterli bir gerekçe de göstermeden, fazlaya dair istemlerin reddine karar verilmesi doğru görülmediği gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davacılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne, davalının eyleminin davacı Vakıf adına tescilli marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiğinin tespit ve önlenmesine, TTK 52. maddesi gereğince davalının ticaret unvanında bulunan "OSTİM" ibaresinin silinmesine, tecavüzün sonucu olan maddi durumun ortadan kaldırılmasına, gereğinde araçların ve ilgili malların imhasına, hüküm özetinin ilanına karar verilmiştir.
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK'nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi HMK'nın 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 26,30 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 07/02/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.