(Kapatılan)15. Ceza Dairesi 2020/3699 E. , 2021/7164 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : İhmali ve icrai davranışla görevi kötüye kullanma, Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma
HÜKÜM : CMK"nın 223/2-e maddesi uyarınca ayrı ayrı beraat
İhmali ve icrai davranışla görevi kötüye kullanma ve hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçlarından sanığın beraatine ilişkin hükümler katılan ile vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Gerekçeli karar başlığında suç tarihlerinin “07/06/2007-06/11/2009” olarak gösterilmesi gerekirken, “21/04/2010” tarihinin suç tarihi olarak gösterilmesi mahallinde düzeltilebilir maddi hata olarak kabul edilmiştir.
Sanığın, suç tarihi itibari ile Muğla Barosuna kayıtlı serbest avukat olarak görev yaptığı, katılan ile Bodrum"da bulunan dükkanlarının kira alacaklarının tahsili, kiralanların tahliyesi ve diğer hukuki işleri takip etmesi için Bodrum 5.Noterliğin"den 07/06/2007 tarihli vekaletname aldığı, ancak 3 yıllık vekalet süreci içinde vekillik görevini gereği gibi yerine getirmeyerek bir kısım kira alacağına ilişkin aldığı çek bedelini tahsil etmediği, bir kısım alacaklı sıfatıyla başlattığı icra dosyalarını takipler kesinleşmesine rağmen takipsiz bıraktığı, bir kısım dosyalarda katılanın bilgisi olmaksızın davalardan feragat ettiği, yine katılan vekili sıfatıyla başlattığı (1) borçlu... hakkında, Bodrum 2.İcra Müdürlüğü"nün 2007/2370 E. sayılı dosyası üzerinden başlattığı takip sırasında haricen tahsil ettiği 90.000.TL"yi; (2) borçlu ... hakkında Bodrum 2.İcra Müdürlüğünün 2007/2371 E. sayılı dosyası üzerinden başlattığı takip sırasında haricen tahsil ettiği 100.000.TL"yi; (3) borçlu ... hakkında, Bodrum 2.İcra Müdürlüğü"nün 2007/2369 E. sayılı dosyası üzerinden başlattığı takip sırasında haricen tahsil ettiği 18.000.TL"yi;(4) borçlu ... hakkında, Bodrum 1.İcra Müdürlüğü"nün 2007/1945 ve 2007/1946 sayılı dosyaları üzerinden başlattığı takipler sırasında haricen tahsil ettiği 59.500.TL"yi; (5) borçlu Bülent ASLAN hakkında, Bodrum 1.İcra Müdürlüğü"nün 2008/3897 E. sayılı dosyası üzerinden başlattığı takip sırasında haricen tahsil ettiği 20.180.TL"yi; (6) borçlu ... hakkında, Bodrum 2.İcra Müdürlüğü"nün 2008/2221 ve 2009/8178 E. sayılı dosyaları üzerinden başlattığı takipler sırasında haricen tahsil ettiği 23.850.TL"yi; (7) borçlu ... hakkında, Bodrum 2.İcra Müdürlüğü"nün 2008/3425 E. sayılı dosyası üzerinden başlattığı takip sırasında, 29/07/2008 tarihli reddiyat makbuzu ile tahsil ettiği 1.546,50.TL"yi müvekkili olan katılana vermeyerek uhdesinde tuttuğu, bu surette sanığın zincirleme şekilde icrai ve ihmali davranışla görevi kötüye kullanma ve hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçlarını işlediği iddia olunan somut olayda,
1-Sanık hakkında icrai ve ihmali davranışla görevi kötüye kullanma suçlarından verilen beraat hükümlerine yönelik yapılan temyiz başvurusunun incelenmesinde;
Sanığa isnat olunan, 5237 sayılı TCK’nın 257/1,2 maddesinde düzenlenen “İcrai ve ihmali davranışla görevi kötüye kullanma” suçunun yasada öngörülen cezasının miktarı ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu, aynı Kanunun 66/1-e, 67/2-a ve 67/3 maddeleri uyarınca, olağan zamanaşımı süresinin 8 yıl olduğu ve zamanaşımını kesen en son işlemin de 20/06/2012 tarihli sorgu işlemi olduğunun tespit edildiği, bu bilgiler ışığında, 8 yıl olağan dava zamanaşımı süresinin, en son zamanaşımını kesen işlem olan sorgu tarihinden, inceleme konusu hüküm tarihine kadar gerçekleştiği anlaşıldığından 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden aynı Kanun"un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak kamu davalarının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi uyarınca DÜŞMESİNE,
2-Sanık hakkında hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan verilen beraat hükmüne yönelik yapılan temyiz başvurusunun incelenmesinde;
Sanık ile katılan arasında, katılanın Bodrum"da bulunan dükkanlarının her türlü hukuki işlemlerinin yapılması hususunda vekalet sözleşmesi yapılmış olmasına rağmen, avukat olan sanığın vekalet ücretin ne olacağı hususunda yazılı bir sözleşme yapılmamış olması, kararlaştırılan vekalet ücretinin sanığın 20/06/2012 tarihli duruşmada alınan beyanına göre tahsil edilen alacağın % 15"i ; katılanın 08/10/2012 tarihli duruşmadaki beyanına göre tahsil edilen kira bedelinin %10"unu olduğu, ayrıca yapılacak dava ve icra masraflarının tahsil edilen alacaklardan karşılanacağının kararlaştırılmış olduğu, dolayısıyla yazılı bir vekalet sözleşmesi olmadığından taraflar arasında vekalet ücreti noktasında hukuki bir uyuşmazlık bulunduğu, iddianamenin 4.bendinde gösterilen ve sanığın yaptığı tahsilatlar toplamının 313.076.TL olduğu, dosya içersinde ki banka dekontlarından sanığın katılana yaptığı tahsilatlardan 252.000.TL gönderdiği, farkın 61.076.TL olduğu, sanığın uhdesinde kaldığı iddia edilen paranın vekalet ücreti ve karşıladığı masraf alacağına ilişkin olduğu, bu nedenle sanığın uhdesine para geçirdiğine yönelik katılanın soyut beyanı dışında cezalandırılmasına yeter kesin ve somut bir delil bulunmadığı gerekçe gösterilerek verilen beraat hükmünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan ile vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 16/06/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.