MAHKEMESİ :Ağır Ceza (Kapatılan) Mahkemesi
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma
HÜKÜM : TCK’nın 155/2, 62, 50/2-a, 52/2-4. maddeler gereğince mahkumiyet

Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan sanık hakkında verilen mahkumiyet hükmü sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Avukat olan sanığın, katılan ve müştekilerden aldığı vekaletname ile kamulaştırma bedeli olarak toplam 28.343,19 TL para tahsil ettiği halde bu parayı uhdesinde tutmak suretiyle hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda,
Sanık ifadesinde, tahsil ettiği parayı katılan ve müştekilere verdiğini, hatta yaptığı fazla ödemelerin de kendisine iade edilmediğini belirterek suçlamaları kabul etmediği dikkate alınarak, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde ortaya çıkarılması açısından; sanığın vekaletname ile takip ettiği dava dosyası ile bu dava sonucunda sanığa yapılan ödemelere ilişkin belgelerin getirtilerek incelenmesi, onaylı suretlerinin dosyaya konulması, tahsilatın yapılmasından sonra sanığın, katılan ve müştekilere yaptığı iddia edilen ödemelere ilişkin ödeme belgesi veya makbuz olup olmadığının araştırılarak dosyaya konulması, kamulaştırma bedeli üzerinden katılan ve müştekilerden ne kadar haklarının bulunduğu, sanık tarafından katılan ve müştekilere kısmi, tam veya fazla bir bir ödeme yapılıp yapılmadığı hususlarının araştırılması, paranın yatırıldığı banka kayıtlarının getirtilerek sanık avukata veya katılan ve müştekilere hangi tarihte ve hangi belgelere istinaden ödeme yapıldığının sorulması, ilgili belgelerin dosyaya konulması, bütün delillerin toplanmasından sonra dosyanın muhasebeci bir bilirkişiye tevdiinin sağlanarak sanığın, katılanlara vermesi gereken parayı uhdesinde tutup tutmadığı ile katılan ve müştekilere ne kadar ödeme yaptığı hususlarında denetime elverişli bir rapor alınmasından sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdirinin gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ve yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabule göre de;
a- Sanığın, katılan ve müştekilerden tahsilatları değişik tarihlerde yaptığı ve katılan ve müştekilerden tek bir vekaletname aldıktan sonra birden fazla kişiye karşı haksız menfaat temin ettiği iddia edilmekle, sanığın TCK’nın 43/1-2 maddesi gereğince zincirleme suç hükümlerine göre cezalandırılması gerekeceği gözetilmeden tek bir suçtan hüküm kurularak eksik ceza tayini,
b- Hapis cezası alt sınırdan tayin edildiği halde adli para cezası belirlenirken yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin, aynı gerekçeyle tam gün sayısının asgari hadden uzaklaşılması suretiyle belirlenerek sanığa fazla ceza tayini,
Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca, hükmün BOZULMASINA, aynı Kanun"un 326/son maddesi uyarınca sonuç ceza miktarı yönünden sanığın kazanılmış haklarının saklı tutulmasına, 08/10/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.