
Esas No: 2021/6007
Karar No: 2022/456
Karar Tarihi: 20.01.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/6007 Esas 2022/456 Karar Sayılı İlamı
Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)
Davalı taraf, kendisi lehine açılmış olan kambiyo senetlerine özgü takibe karşı dava açan davacının keşideci olmadığını iddia etmiştir. Mahkeme yapılan yargılama, deliller ve bilirkişi raporu sonucunda davaya konu olan bono üzerinde davacı adına atılmış olan imzanın davacının eli ürünü olmadığının tespit edildiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar vermiştir. Ancak davalı taraf istinaf talebinde bulunmuş ve istinaf dilekçesi süresi dolmuş olmasına rağmen davalı vekili talepte bulunmuştur. Bölge Adliye Mahkemesi, HMK'nın 345 ve 352. maddelerine uygun olarak davalı vekilinin istinaf talebinin süre yönünden reddine karar vermiştir. Ancak HMK'nın 346. maddesi gereği istinaf dilekçesinin ilk derece mahkemesi tarafından reddedilmesi gerektiği belirtilmektedir. Bu sebeple, Bölge Adliye Mahkemesi kararı bozulmuştur.
Kanun Maddeleri:
- HMK'nın 345. maddesi: İstinaf dilekçesi kanuni süre içinde verilmezse reddedilir.
- HMK'nın 346. maddesi: İstinaf dilekçesi kanuni süre geçtikten sonra verilir veya kesin olan bir karara ilişkin olursa, kararı veren mahkeme istinaf dilekçesinin reddine karar verir.
- HMK'nın 352. maddesi: İstinaf dilekçesi kanuni süre içinde ve harç ücreti yatırılarak sunulur.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 16. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 05.11.2018 tarih ve 2016/861 E- 2018/1036 K. sayılı kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin süre yönünden reddine dair İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi'nce verilen 03.05.2019 tarih ve 2019/898 E- 2019/975 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, bazı noksanlıkların ikmali için mahalline geri çevrilen dosyanın eksikliklerin giderilmesinden sonra iade edildiği anlaşılmakla,
dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalı tarafından aleyhine kambiyo senetlerine özgü takip başlatıldığını, takibe konu bonoda davacının keşideci, davalının ise hamil olduğunu, ancak bono üzerindeki keşideci imzasının davacıya ait olmadığını, bu nedenle bono nedeniyle borçlu olmadığının tespitini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davalının iyiniyetli hamil olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, yapılan yargılama, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre davaya konu bono üzerinde keşideci olarak davacı adına atılmış olan imzanın davacının eli ürünü olmadığının tespit edildiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, karara karşı davalı vekili istinaf talebinde bulunmuştur.
Bölge adliye mahkemesince, kararı istinaf eden davalı vekiline kararın, 18.01.2019 tarihinde tebliğ edildiği, HMK'nın 345.maddesinde öngörülen iki haftalık istinaf başvuru süresi 01/02/2019 tarihinde sona ermesine rağmen davalı vekilinin istinaf dilekçesini ve harçlarını 04/02/2019 tarihinde yatırarak kararı süresinden sonra istinaf ettiği gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf talebinin HMK'nın 345 ve 352.maddeleri uyarınca süre yönünden reddine karar verilmiştir.
Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
İstinaf dilekçesinin reddi başlıklı HMK’nın 346. maddesi “ (1) İstinaf dilekçesi, kanuni süre geçtikten sonra verilir veya kesin olan bir karara ilişkin olursa, kararı veren mahkeme istinaf dilekçesinin reddine karar verir ve 344 üncü maddeye göre yatırılan giderden karşılanmak suretiyle ret kararını kendiliğinden ilgiliye tebliğ eder. (2) Bu ret kararına karşı tebliği tarihinden itibaren bir hafta içinde istinaf yoluna başvurulabilir. İstinaf yoluna başvurulduğu ve gerekli giderler de yatırıldığı takdirde dosya, kararı veren mahkemece yetkili bölge adliye mahkemesine gönderilir. Bölge adliye mahkemesi ilgili dairesi istinaf dilekçesinin reddine ilişkin kararı yerinde görmezse, ilk istinaf dilekçesine göre gerekli incelemeyi yapar.” hükmünü içermektedir.
Somut olayımızda, ilk derece mahkemesinin 05.11.2018 tarihli kararı, davalı vekilince 15.11.2019 tarihli süre tutum dilekçesiyle istinaf edilmiş, gerekçeli karar davalı vekiline 18.01.2019 tarihinde tebliğ edilmiş, davalı vekili 04.02.2019 tarihinde harç yatırarak gerekçeli istinaf dilekçesini sunmuştur. Bölge adliye mahkemesince, kararı istinaf eden davalı vekiline kararın, 18.01.2019 tarihinde tebliğ edildiği, HMK'nın 345.maddesinde öngörülen iki haftalık istinaf başvuru süresi 01/02/2019 tarihinde sona ermesine rağmen davalı vekilinin istinaf dilekçesini ve harçlarını 04.02.2019 tarihinde yatırarak kararı süresinden sonra istinaf ettiği gerekçesiyle HMK 352. maddesi gereğince istinaf başvuru dilekçesinin süre yönünden reddine karar verilmiştir.
Ancak HMK’nın 346. maddesinde, istinaf dilekçesi, kanuni süre geçtikten sonra verilir veya kesin olan bir karara ilişkin olursa, istinaf dilekçesinin reddine ilişkin kararın ilk derece mahkemesine ait bir görev olduğu belirtilmekte olup ilk derece mahkemesince bu yönde bir karar verilmesi ve ilgilinin bu (ek) karara karşı HMK’nın 346/2. maddesi uyarınca bir haftalık süre içerisinde istinaf isteminde bulunulması halinde Bölge Adliye Mahkemesince gerekli inceleme yapılabileceği açıktır. Oysa ilk derece mahkemesince istinaf talebinin süreden reddine dair karar verilmeksizin dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine sevk edilmesi halinde bu yöndeki kararın Bölge Adliye Mahkemesince de verilebileceğine ilişkin bir kanun hükmü bulunmamaktadır. Bu durumda Bölge Adliye Mahkemesince, kendisine anlatılan şekilde intikal eden dava dosyaları bakımından HMK’nın 352. maddesi uyarınca başvuru şartlarının yerine getirilmediğinin saptanması halinde verilmesi gerekli karar, dava dosyasının ilk derece mahkemesine geri çevrilmesi ve HMK’nın 346. maddesi çerçevesinde yasa gereğinin takdir ifasının talep edilmesi ile sınırlıdır. Tüm bu sebeplerle, Bölge Adliye Mahkemesince verilen istinaf isteminin süreden reddine dair kararı yerinde görülmemiş, açıklanan gerekçeye dayalı olarak bozulmasına karar verilmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz isteminin kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA, HMK’nın 373/2 maddesi uyarınca dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davalıya iadesine, 20/01/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.