Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/22016
Karar No: 2013/19481
Karar Tarihi: 19.12.2013

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2013/22016 Esas 2013/19481 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2013/22016 E.  ,  2013/19481 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ :Alacak

    ... ile ... aralarındaki alacak davasının reddine dair ... 12. Aile Mahkemesi"nden verilen 29.05.2012 gün ve 1018/429 sayılı hükmün Yargıtay"ca duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş ise de; duruşma isteminin gider olmadığından reddine karar verilerek dosya incelendi gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacı vekili, tarafların 1991 yılında evlendiklerini, vekil edeninin ticari faaliyetleri nedeniyle şirketin iflası ve borçlarıyla karşı karşıya kalınması üzerine, ailenin bunlardan korunması için tarafların kanuna karşı hile ile boşandıklarını, aslen boşanmanın danışıklı olduğunu, boşanma davasında hazırlanan protokol ile ... 1519 parsel A2 Blok 6 numaralı mesken, 639 parsel H2 Blok 16 numaralı bağımsız bölüm, ... ve ... plakalı araçların davalıya bırakıldığını, protokolün muvazaalı olduğunu 3.kişiler tarafından ileri sürülmesin düşüncesiyle ortak iradeleri ile satışına karar verdikleri ... 1488 parselde 1. Blok 2 numaralı meskenin ise, davacıya bırakıldığını, boşanma kararını takiben ortak yaşamın aynı evde devam ettiğini, ancak bu kez taraflar arasında gerçekten geçimsizlik çıktığını, evlilik birliği içinde edinilen başka mal varlığı bulunmadığını, davalının protokole dayanarak vekil edeninin haklarını vermediğini açıklayarak, evlilik birliği içinde edinilen ve davalı adına kayıtlı bulunan iki adet daire ve iki adet araç nedeniyle fazla hakları saklı tutulmak suretiyle şimdilik 10.000 TL katılma alacağının faiziyle, protokol gereği vekil edenine bırakılan taşınmazın satışından gelen paranın 13.10.2008 tarihinde davalının hesabına gönderilmesi nedeniyle 200.000 TL"nin bu tarihten itibaren faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı vekili, davacının kusurlu hareketleri nedeniyle boşanıldığını, boşanmanın muvazaalı olmadığını, boşanma sonrası kocanın ailesini tekrar kazanmaya çalıştığını, ne var ki ihanetinin devam ettiğinin öğrenilmesi üzerine vekil edeninin görüşmeye son verdiğini, boşanma davasında hazırlanan protokol gereği 2 ev ve 2 aracın davalıya bırakıldığını, değeri yaklaşık 600.000 TL olan daireninse davacı eşe kaldığını, davacının bu taşınmazı satıp 200.000 TL"sini tahakkuk etmiş ve edecek nafakalara mahsuben davalıya ödediğini, halen davacının protokol gereği davalıya bırakılan taşınmazları satmak istediğini, davanın protokol ve 1 yıllık zamanaşımı süresinin dolmuş olması nedeniyle reddine karar verilmesini savunmuştur.
    Mahkemece, katılma alacağına ilişkin davanın boşanma davasının kesinleştiği tarihten dava tarihine kadar 1 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu gerekçesiyle, protokolle davacıya bırakılan taşınmazın satış bedeline ilişkin davanın ise geçerli delille ispatlanamadığı gerekçesiyle reddine karar verilmesi üzerine; hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Taraflar 1991 yılında evlenmiş, 29.08.2008 tarihinde açılan boşanma davasının ... 3.Aile Mahkemesi"nin 2008/690 Esas ve 2008/603 Karar sayılı ilamıyla kabulüne karar verilerek, hükmün 11.09.2008 tarihinde kesinleşmesiyle evlilik birliği son bulmuştur.
    TMK"nun 179. maddesine göre mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı olduğu rejime ilişkin hükümler uygulanır. Taraflar aralarında başka bir mal rejimi seçildiğini ileri sürmediklerine göre, evlenme tarihinden 4721 sayılı TMK"nun yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrılığı, (7435 s. TKM.m.170) bu tarihten mal rejiminin sona erdiği boşanma davasının açıldığı tarihe kadar TMK"nun 202.maddesine göre yasal edinilmiş mallara katılma rejimine tabidirler. Eşler arasındaki mal rejimi TMK"nun 225/2.maddesine göre boşanma davasının açıldığı tarih itibariyle sona ermiştir.
    Davacı taraf, dava dilekçesinde boşanmanın ve boşanma davasında düzenlenen protokolün gerçek iradelerini yansıtmadığını, davacı eşin yönetim kurulu üyesi olduğu şirketin iflası nedeniyle olası borçlardan korunmak maksadıyla anlaşmalı boşanıldığını ve evlilik içinde edinilen mal varlığının büyük bölümünün davalı üzerinde bırakıldığını ileri sürerek, katılma alacağına hükmedilmesini talep etmiştir. Davalı üzerinde olduğu bildirilen iki adet taşınmaz ve iki adet araca ilişkin dava katılma alacağına ilişkindir. TMK"nun 5.maddesine göre, Borçlar Kanunu"nun genel nitelikli hükümleri uygun düştüğü ölçüde tüm özel hukuk ilişkilerine uygulanır. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu"nun 646.maddesi (818 sayılı Borçlar Kanunu"nun 544.maddesi) de Borçlar Kanunu"nu MK"nun mütemmimi kabul etmiştir. Edinilmiş mallara katılma rejimine tabi davalar bakımından zamanaşımı süresinin Hukuk Genel Kurulu"nun 17.04.2013 tarih ve 2013/8-375 Esas, 2013/520 Karar sayılı kararıyla da belirtildiği gibi TMK"nun 5.maddesi yollamasıyla Türk Borçlar Kanunu"nun 146 (Borçlar Kanunu 125). maddesine tabi olduğu belirlendiğine göre, somut olayda uygulanması gereken zamanaşımı süresi 10 yıldır. Mahkemece yapılacak iş, katılma alacağına ilişkin davanın esasının incelenerek, sonucuna göre bir hüküm kurulmasıdır.
    Hükmün 13.10.2008 tarihinde davalıya gönderildiği iddia olunan meblağa ilişkin bölümüne gelince; Davacı taraf, yukarıda açıklandığı şekilde danışıklı olarak düzenlendiğini ileri sürdüğü boşanma protokolünde kendisine bırakılan, evlilik birliği içinde 2002 yılından önce edinilen ... 1488 parsel 1 Blokda iki katlı meskenin boşanmanın ardından 3.kişiye satıldığını ve satış bedeli 200.000 TL"nin 13.10.2008 tarihinde davalının banka hesabına gönderildiğini açıklayarak, bu bedelin de tahsilini istemiştir. Davacının açıklamalarına göre, gerek nizalı evin satışı, gerekse gönderildiği iddia olunan paranın havale tarihi itibariyle taraflar arasındaki evlilik birliği sona ermiştir. 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanun"un 4.maddesinde aile hukukundan doğan dava ve işlerin Aile Mahkemelerinde görüleceği hükme bağlanmıştır. Davalının hesabına 13.10.2008 tarihinde (boşanma davasının açıldığı ve eşler arasındaki mal rejiminin sona erdiği 29.08.2008 tarihinden sonra) gönderildiği ileri sürülen paraya ilişkin dava, aile mahkemesinin görevi dahilinde bulunan işlerden değildir. Mahkemece, buna ilişkin davanın genel hükümlere tabi olduğu nazara alınarak, görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, esası bakımından hüküm kurulması doğru olmamıştır.
    Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle usul ve yasa hükümlerine uygun bulunmayan hükmün 6100 sayılı HMK"nun Geçici 3.maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına yine 6100 sayılı HMK"nun geçici 3.maddesi yollamasıyla HUMK.nun 388/4 (HMK.m 297/ç) ve HUMK.nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, ve 24,30 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 19.12.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi