Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/7571
Karar No: 2022/420
Karar Tarihi: 19.01.2022

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/7571 Esas 2022/420 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davalı banka tarafından kullandırılan bir krediye ilişkin alacağın tahsili amacıyla yapılan icra takibine davalı tarafından yapılan itirazın iptali istemiyle açılmış bir davada, mahkemece verilen kararın Yargıtayca bozulduğu belirtilmiştir. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davalının 2005 yılında yapmış olduğu kefillik sözleşmesinden dolayı sorumlu tutulmasının mümkün olmadığı; dolayısıyla davada davalıyı ilzam etmeye yetecek bir delilin bulunmadığı, takibin davaya konu olan asıl borçla bir ilgisinin olmadığı sonucuna varılması gerektiği belirtilmiştir. Bu nedenle mahkeme kararı bozulmuştur.
Kanun maddeleri: N/A
11. Hukuk Dairesi         2020/7571 E.  ,  2022/420 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen davada Sakarya 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 25.02.2020 tarih ve 2019/323 E. - 2020/61 K. sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, dava dışı Donatım Petrol ve Petrol Ürünleri Paz. Tic ve San Ltd Şti'nin davacı bankadan kullanmış olduğu ticari kredi sözleşmesini davalının müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığını, asıl borçlu ve diğer kefiller aleyhine yürütülen takiplerden sonuç alınamayınca davalı hakkında icra takibi başlatıldığını, takibe davalı tarafından itiraz edildiğini belirterek, itirazın iptali ile %40'dan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı davaya cevap vermemiştir.
    Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, davalı ... Bilgin'in icra takip tarihi olan 21/02/2111 tarihi itibariyle davalı bankaya 62069 numaralı kredi hesabından 23.008,11 TL asıl alacak 23.827,58 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 48.027,07 TL borcu olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile Sakarya 4.İcra Müdürlüğü'nün 2011/1177 takip sayılı dosyasındaki asıl alacak miktarının 23.008,11 TL, işlemiş akdi faizin 23.827,58 TL, BSMV'nin 1.191,38 TL ve toplam alacağın 48.027,07 TL olarak kabulü ile bu miktarlara ilişkin itirazın iptaline, takibin bu miktarlar üzerinden devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine, asıl alacak miktarı üzerinden %40 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
    Dava genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili istemine dayalı yapılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
    Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda ve özellikle banka tarafından bilirkişi incelemesine sunulan 08.04.2011-02.05.2011 tarihleri arasındaki mail yazışmalarında davacı ile davadışı asıl borçlu arasında 2008 yılı itibariyle yeni bir sözleşme yapılması ihtiyacı doğduğu ve fakat yeni bir sözleşme yapılmayarak, 2005 tarihli olan davalının da müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzası olan genel kredi sözleşmenin tarihi değiştirilmek suretiyle asıl borçlu ile banka arasında bu şekilde oluşturulan bir düzenekle asıl borçluya 2008 tarihinde kredi açıldığı ve açılan bu krediden kaynaklanan banka alacağının 17.07.2009 tarihinde takip hesaplarına aktarıldığı, davalının borcu ödememesi üzerine alacağın tahsili istemiyle yapılan icra takip dayanağının da bu kredi hesabından kaynaklandığı anlaşılmaktadır. Davalının 2005 yılında yapılan genel kredi sözleşmesindeki müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzasının bulunduğu gerekçesiyle sorumlu tutulması mümkün değildir. Davada davalıyı ilzam eder şekilde 2005 yılında kullandırılan bir kredi de olmadığı yahut 2005 yılında akdedilen sözleşme kapsamında asıl borçluya kullandırılmış bir kredi varsa da takibin bu borca yönelik bulunmadığının kabulüyle davanın reddi gerekirken, mahkemece aksi yöndeki düşünceye dayalı olarak düzenlenen ve benimsenen bilirkişi raporuna göre davanın kısmen kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davalıya iadesine, 19/01/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi