Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/1741
Karar No: 2017/8094
Karar Tarihi: 25.09.2017

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/1741 Esas 2017/8094 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2015/1741 E.  ,  2017/8094 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki, ölümlü trafik kazası nedeniyle maddi tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle, davanın kabulüne ilişkin verilen hüküm, davacı vekili ve davalı .... vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacı vekili, davalıların sürücüsü, trafik sigortacısı ve maliki olduğu araçların sebep olduğu kaza sonucu, bankette yürüyen davacının eşinin öldüğünü, davacının ölen eşinin desteğinden yoksun kaldığını, davalı ... şirketi tarafından 23.831,25 TL. tazminat ödendiğini; ancak bu bedelin gerçek zararın altında olduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 4.000,00 TL. maddi tazminatın kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen tahsilini talep etmiş; 17.05.2012 tarihli ıslah dilekçesiyle, taleplerini 21.747,18 TL"ye yükseltmiştir.
    Davalı ... şirketi vekili, davadan önce 17.07.2009 tarihinde davacıya 23.831,25 TL. ödediklerini ve poliçeden doğan sorumluluklarının son bulduğunu, kabul anlamına gelmemek kaydıyla poliçe limitiyle sınırlı olarak ve sigortalının kusuru oranında davacının gerçek zararından sorumlu olduklarını belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Davalı ... Başkanlığı vekili, kusura ve tazminat miktarına itiraz ederek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davanın kabulü ile 17.747,18 TL. tazminatın kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve davalı .... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına; oluşa ve dosya kapsamına uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporundaki kusur oranlarının benimsenmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına; maddi tazminat yönünden, Dairemiz"in yerleşik uygulamaları ile kabul edilen esaslara uygun hesaplamaları içeren raporun hükme esas alınmış olmasına; davacı tarafın ıslah dilekçesinin 07.06.2012 tarihinde davalı ... şirketine tebliğ edilmiş olmasına göre; davalı .... vekilinin aşağıdaki (2, 3 ve 4 nolu) bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Davalı ... şirketi, davacı murisinin ölümüne yol açan kazaya karışan araçlardan birinin trafik sigortacısı olup, 2918 sayılı ..."nun 99/1. maddesi ile ... Genel Şartları"nın B.2. maddesi uyarınca, rizikonun ihbar edildiği tarihten itibaren 8 iş günü içinde sigortacının tazminatı ödeme yükümlülüğü bulunmaktadır. Bu sürenin sonunda ödememe halinde temerrüdün gerçekleştiği ve davalının temerrüt faizinden sorumlu olduğunun kabulü gerekir.
    Somut olayda; davacı tarafın davadan önce başvuru yapması üzerine, davalı ... şirketi tarafından 17.07.2009 tarihinde davacıya ödeme yapıldığı, yapılan ödemenin yetersiz olması nedeniyle de davalının eksik ödemeyi yaptığı tarih itibariyle temerrüde düştüğünün kabulü gerekir. Diyaryandan davalı sigortacının eksik ödeme yapması nedeniyle, davacı tarafça 10.03.2011 tarihinde, ... Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 2011/540 esas sayılı dosyasında maddi tazminat davası açıldığı da dosya kapsamıyla sabittir. Bu itibarla, davalı sigortacıya yapılan başvuru üzerine eksik de olsa ödemenin yapıldığı tarih itibariyle davalı ... şirketinin temerrüde düştüğünün kabulü ile ... şirketi yönünden, davaya konu edilen 4.000,00 TL"lik alacak için 17.07.2009 tarihinden geçerli olmak üzere temerrüt faizine hükmedilmesi gerekirken, kaza tarihinden itibaren faize hükmedilmesi doğru görülmemiştir.
    3-Davacı taraf, fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak kısmi dava biçiminde 4.000,00 TL. alacak için dava açmış; daha sonra 17.05.2012 tarihli ıslah dilekçesiyle taleplerini 21.747,18 TL"ye yükselterek ıslah ile artırılan 17.747,18 TL"lik alacak kısmının, davanın ilk açıldığı tarihten işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsilini talep etmiş olmasına rağmen, HMK"nun 26. maddesine aykırı biçimde davacı tarafın talebi aşılmak suretiyle, tazminatın tamamı için kaza tarihinden temerrüt faizine hükmedilmesi de hatalı olmuştur.
    Bu durumda mahkemece; ıslahla artırılan kısım için işletilecek temerrüt faizi yönünden davacı tarafın ıslah dilekçesiyle kendini bağladığı gözetilmek suretiyle, ıslahla artırılan kısım için, ... Sulh Hukuk Mahkemesi"nde davanın açıldığı tarih olan 10.03.2011"den itibaren temerrüt faizine hükmedilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle yazılı olduğu şekilde hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir.
    4-Davacı tarafın, davasını ilk olarak ... Sulh Hukuk Mahkemesi"nde açtığı, ... Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 2011/540 Esas- 2012/399 Karar sayılı- 17.05.2012 tarihli görevsizlik kararı ile dosyanın ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi"ne gönderildiği anlaşılmaktadır. 6100 sayılı HMK"nun 331/2 maddesi uyarınca, davada vekille temsil edilen davalı ... şirketi lehine, görevsizlik kararı verilen mahkemedeki vekalet ücretinin de hüküm altına alınması gerekirken, davalı lehine görevsiz mahkemedeki vekalet ücretine hükmedilmemesi doğru değildir.
    5-Davacı vekilinin temyiz talebi yönünden ise; yukarıda ifade olunduğu üzere, davacı davasını kısmi dava olarak açmış, 17.05.2012 tarihli ıslah dilekçesiyle de talebini yükseltmiştir. Islah dilekçesi incelendiğinde; bilirkişi raporuyla saptanan 21.747,18 TL. tazminat bedelinden dava dilekçesiyle talep edilen 4.000,00 TL"nin düşülmesi suretiyle belirlenen 17.747,18 TL"nin de davalılardan tahsilinin istendiği; davacı tarafın dava değerini 21.747,18 TL"ye yükselttiği görülmektedir. Davacı tarafın, ıslahla artırım yoluyla talep ettiği toplam tazminat miktarı 21.747,18 TL. olduğu halde, dilekçenin hatalı değerlendirilmesiyle ıslah dilekçesinde harca esas değer olarak gösterilen (artırıma konu) 17.147,18 TL"nin toplam dava değeri olarak kabulü suretiyle hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
    SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı .... vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE; hükmün, (2, 3 ve 4) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle, davalı .... yararına, (5) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacı yararına BOZULMASINA; peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı ile davalı ..."ne geri verilmesine, 25/09/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi