Abaküs Yazılım
13. Daire
Esas No: 2014/3060
Karar No: 2020/3591
Karar Tarihi: 09.12.2020

Danıştay 13. Daire 2014/3060 Esas 2020/3591 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2014/3060
Karar No:2020/3591

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … Reklamcılık ve Filmcilik Sanayi ve Ticaret A.Ş.
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Kurulu
VEKİLİ : Av. … - Aynı adreste

İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesi'nin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirkete ait "…" logosuyla yayın yapan televizyon kanalında 11/01/2012 tarihinde yayınlanan "…" isimli filmde yer alan görüntülerle, 6112 sayılı Kanun'un 8. maddesinin ikinci fıkrasının ihlâl edildiğinden bahisle tekerrür hükümleri dikkate alınarak davacı şirket hakkında 50.090,00-TL idarî para cezası verilmesine ilişkin Radyo ve Televizyon Üst Kurulu'nun (Kurul) … tarih ve … sayılı kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesi'nce verilen kararda; uyuşmazlığın çözümü için 09/10/2013 tarihli ara kararı ile bilirkişi incelemesi yaptırıldığı, bilirkişilerce hazırlanan raporda özetle; filmde dava konusu olan sahne görüntülerinin yayın saatinin çocuk ve gençlerin televizyon izledikleri bir zaman aralığına denk geldiği, filmdeki bazı görüntülerin kötü dünya sendromuna neden olabileceği, hızlı değişikliklerin olduğu gelişim dönemlerinde çevredeki değişikliklerin çocuklar üzerinde etkisinin büyük olduğu, izlenen programda gözlenen bazı davranışların "toplumsal kanıt" ilkesi doğrultusunda etkili olabilecek nitelikte olduğu, çocukların, bulundukları gelişim dönemine göre farklı bilişsel, duygusal ve sosyal özellikler gösterdiği ve kendilerine sunulan bilgileri, olay ve olguları, içinde bulundukları dönemin özelliklerine göre işlemlediği, özellikle çocukların dikkatsizce hazırlanmış programlardan olumsuz yönde etkilendiği, dava konusu yayının, sıralanan gerekçeler nedeniyle kullanılan görüntüler ve içerikle 6112 sayılı Kanun'un 8. maddesinin ikinci fıkrasında ifade edilen yayın ilkesini ihlal eder nitelikte olduğu" şeklinde görüş bildirildiği, raporun hükme esas alınabilecek nitelikte olduğu; davacı şirkete daha önce 26-27 Kasım 2011 ile 03-04 Aralık 2011 tarihli yayınları nedeniyle Kurul'un … tarih ve … sayılı toplantısında alınan 45 no.lu kararla uyarı yaptırımının uygulandığı dikkate alındığında, idarî para cezası verilmesine yönelik olarak tekerrür şartının da gerçekleştiği anlaşıldığından, davacıya idarî para cezası verilmesine ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, bilirkişi raporunda yayına ilişkin yanlış tespitlerin yer aldığı, filmin yayınlandığı saatin hatalı olarak tespit edildiği ve değerlendirmelerin de bu nedenle hatalı olduğu, gösterilen yayında çocuk veya gençler üzerinde olumsuz etkiye neden olabilecek herhangi bir görüntünün yer almadığı ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, gerçekçi görüntülerden oluşan şiddet sahnelerinin korumalı saatlerde yayınlanmasının çocuklar ve gençler üzerinde olumsuz etkilere neden olabileceği, Mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesinde bu durumun açıkça ortaya konulduğu belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi'nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
ESAS YÖNÜNDEN:
MADDİ OLAY :
Davacı şirkete ait "…" logosuyla yayın yapan televizyon kanalında 11/01/2012 tarihinde yayınlanan ve tarihî bir karakter olan Makedonya Kralı İskender'in savaşlarının ve özel ilişkilerinin anlatıldığı "…" isimli sinema filmindeki şiddet ve cinsel içerikli görüntülerin, çocukların ve gençlerin yayınları izleme ihtimali bulunan korumalı saatler içinde yayınlandığı ve bu nedenle 6112 sayılı Kanun'un 8. maddesinin ikinci fıkrasının tekraren ihlâl edildiğinden bahisle, davacı şirkete 50.090,00-TL idarî para cezası verilmesine ilişkin … tarih ve … sayılı Kurul kararının iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
İLGİLİ MEVZUAT:
6112 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında Kanun’un “Yayın hizmeti ilkeleri” başlıklı 8. maddesinin 2. fıkrasında, “Radyo ve televizyon yayın hizmetlerinde, çocuk ve gençlerin fiziksel, zihinsel veya ahlakî gelişimine zarar verebilecek türde içerik taşıyan programlar bunların izleyebileceği zaman dilimlerinde ve koruyucu sembol kullanılmadan yayınlanamaz.”; "İdari yaptırımlar" başlıklı 32. maddesinin 2. fıkrasında, “8 inci maddenin birinci fıkrasının diğer bentleri ile ikinci ve üçüncü fıkralarında ve bu Kanunun diğer maddelerinde belirlenen ilke, yükümlülük veya yasaklara aykırı yayın yapan medya hizmet sağlayıcıları uyarılır. Uyarının ilgili kuruluşa tebliğinden sonra ihlalin tekrarı hâlinde medya hizmet sağlayıcıya ihlalin ağırlığı ve yayının ortamı ve alanı göz önünde bulundurularak, ihlalin tespit edildiği aydan bir önceki aydaki brüt ticari iletişim gelirinin yüzde birinden üçüne kadar idari para cezası verilir. İdarî para cezası miktarı, radyo kuruluşları için bin Türk Lirasından, televizyon kuruluşları ve isteğe bağlı medya hizmet sağlayıcıları için onbin Türk Lirasından az olamaz.” kuralına yer verilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Aktarılan kuralların değerlendirilmesinden, medya hizmet sağlayıcılarının yayınlarında çocukların ve gençlerin fiziksel, zihinsel veya ahlakî gelişimine zarar verebilecek türde içeriklere yer vermesi durumunda idarî yaptırım uygulama yetki ve görevinin davalı idareye ait olduğu, söz konusu ihlâl yönünden davalı idare tarafından medya hizmet sağlayıcıları hakkında idarî para cezası tesis edilmeden önce uyarı yaptırımında bulunulması gerektiği, uyarı yaptırımının ilgili kuruluşa tebliğ edilmesine rağmen aynı eylemde ısrarcı davranılması ve tekraren ihlâl edilmesi durumunda idarî para cezası verilebileceği anlaşılmaktadır.
Kanun koyucu, kamu düzeninin korunması amacıyla ceza hukuku alanında düzenleme yaparken, Anayasa'ya ve ceza hukukunun temel ilkelerine bağlı kalmak şartıyla toplumda hangi eylemlerin suç sayılacağı ve suç sayılan bu eylemlerin hangi tür ve ölçüde cezaî yaptırıma bağlanacağı konusunda anayasal sınırlar içerisinde takdir yetkisine sahiptir. Bu bağlamda, hukuka aykırı bir eylemin tekrarlanması hâlinde faile verilecek cezada artırıma gidilmesi, yasa koyucunun sahip olduğu takdir yetkisi kapsamındadır.
Medya hizmet sağlayıcılarının 6112 sayılı Kanun'un 8. maddesinde öngörülen kurallara uymamaları ve bu nedenle uyarı yaptırımı ile cezalandırılmalarına rağmen aynı hukuka aykırı eylemlerde bulunmaya devam etmeleri, kanun koyucu tarafından daha ağır bir yaptırıma bağlanmıştır. İlgililerin, bilinçli olarak ve ısrarla tekrarladıkları söz konusu hukuka aykırı eylemleri gözetildiğinde, Devletin cezalandırma yetkisi bakımından anılan kuralda suç ve ceza arasında âdil bir dengenin bulunması gereğini esas alan hukuk devleti ilkesine aykırılık bulunmamaktadır. Nitekim, Anayasa Mahkemesi'nin 13/05/2010 tarih ve E:2009/29, K:2010/66 sayılı kararında, yukarıda belirtilen gerekçelerle 2559 sayılı Polis Vazife ve Salahiyet Kanunu'nun 6. maddesinin son fıkrasında yer alan "Bu maddede belirtilen aynı fiillerin bir yıl içinde tekrarı hâlinde, en son uygulanan para cezası bir kat artırılarak uygulanır." kuralının Anayasa'ya aykırı olmadığı belirtilmiştir.
Her ne kadar idarî para cezası verilmesine ilişkin dava konusu Kurul kararında tekerrüre esas alınan bir uyarı yaptırımının bulunduğu belirtilmişse de, söz konusu uyarı yaptırımının … tarih ve … sayılı Kurul kararıyla verildiği, belirtilen uyarı yaptırımının davacıya 08/02/2012 tarihinde tebliğ edildiği, dava konusu idarî para cezasının verilmesine neden olan yayının ise, uyarı yaptırımı kararının alındığı tarih ile aynı tarihte (11/01/2012) ve henüz uyarı yaptırımı davacıya tebliğ edilmeden önce yapıldığı görülmektedir. Bir başka anlatımla, davacı hakkında idarî para cezası verilebilmesi için aynı ihlâle ilişkin daha önceden verilmesi gereken uyarı yaptırımının, idarî para cezasının konusu olan yayının yapıldığı tarihte tesis edildiği ve idarî para cezasının verildiği tarih itibarıyla henüz davacıya tebliğ edilmediği anlaşılmaktadır.
Bu durumda, idarî para cezasının, aynı ihlâle ilişkin daha önceden tesis edilen uyarı yaptırımının "ilgili kuruluşa tebliğinden sonra" tekraren gerçekleşen ihlâl nedeniyle verildiğinden bahsedilemeyeceğinden, dava konusu işlemde hukuka uygunluk, davanın reddi yolundaki Mahkeme kararında ise hukukî isabet görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin kabulüne;
2. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesi uyarınca … İdare Mahkemesi'nin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkeme'ye gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Kanun'un Geçici 8. maddesi uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (on beş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 09/12/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi