
Esas No: 2014/11797
Karar No: 2014/17691
Karar Tarihi: 09.12.2014
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2014/11797 Esas 2014/17691 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-KARAR -
Davacılar vekili, davalı banka tarafından müvekkilleri aleyhine Isparta 3. İcra Müdürlüğü" nün 2010/3820 sayılı dosyasından icra takibi yapıldığını, ancak takip konusu senedin müvekkili şirketin borçlu, diğer müvekkillerinin müteselsil kefil oldukları genel kredi sözleşmesinin teminatı olarak alınan bir senet olması ve kredi kullanılmamış olmasından dolayı müvekkillerinin davalı bankaya borçlu olmadıklarını, senedin sözleşmeyle aynı tarihte doldurulduğunu, bankanın iddiasının aksine bu senedin davadışı ....Nakliyat Ltd Şti."nin imzaladığı ve müvekkillerinden ... ile müvekkili şirketin de kefil olduğu genel kredi sözleşmesi ile herhangi bir ilişkisinin olmadığını, zaten senette .... Nakliyat Ltd Şti.nin imzasının da bulunmadığını belirterek, müvekkillerinin sözkonusu icra dosyasına konu senetten dolayı borçlu bulunmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkili banka ile davadışı .... Nakliyat Ltd. Şti. arasında imzalanan 13/01/2009 tarihli genel kredi sözleşmesini davacılardan .... Gıda Ltd Şti ile ..." nin müteselsil kefil olarak imzaladığını, takibe konu bononun da bu sözleşmenin eki olduğunu, kredi sözleşmesinin 12. maddesi uyarınca doğmuş ve doğacak her tür banka alacağı için çek, teminat senedi ve her neviden alacağı üzerinde bankanın hiçbir ihbara gerek olmaksızın rehin, mahsup hakkını kullanabileceğinin düzenlendiğini, müvekkilinin davacılardan olan alacağının davadışı diğer 2 takip miktarıyla sınırlı olduğunu ve bunun takip talebinde açıkça belirtilip, tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla dava konusu takibin yapıldığını belirterek, davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, takip konusu senedin 13/01/2009 tarihli TE Nak. Şirketi ile imzalanmış sözleşmeyle bir ilgisinin bulunmadığı gibi, davacıların kefelatini taşıyan 25.04.2007 tarihli sözleşmeden doğan bir alacak olmadığı ve senedin teminat fonksiyonunun sona erdiği, davacıların bu senede dayalı borçlu olmadıklarının kabulü gerektiği gerekçeleriyle, davanın kabulü ile, davacıların dava konusu icra takibinin dayanağı olan 13/01/2009 düzenleme tarihli 130.000-TL bedelli senetten dolayı davalı bankaya borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 09.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.