11. Hukuk Dairesi 2011/12981 E. , 2012/19774 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... Sulh Hukuk Mahkemesi’nce verilen 29/04/2011 tarih ve 2007/133-2011/82 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili ve davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili ..."ın Türkiye İş Bankası ... Şubesi nezdinde ... numaralı cari ve yatırım sahibi olduğunu, müvekkilinin bu hesabından bilgisi dışında para çekildiğini, hesabındaki paraların çekilmesine ilişkin tediye makbuzlarındaki imzaların müvekkile ait olmadığını, bu nedenle müfettiş incelemesi yapıldığını iddia ederek, haksız çekilen miktarların ödenmediğini bu nedenle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 5000 TL alacağın banka hesabından çekildiği tarihten itibaren reeskont faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili, alacağın zamanaşımına uğradığını, davacının hangi alacaktan bahsettiğinin dava dilekçesinde açık olmadığını, davacının herhangi bir alacağının mevcut olmadığının, davacının bu davayı hangi raporlara ilişkin olarak açtığının belirtilmesi gerektiğini, çalışanları olan Şevket Atlı"nın gerçekleştirdiği suistimaller nedeniyle açılan kamu davasında davacının adının bile geçmediğini, paranın bankadan çekildiği tarihten itibaren reeskont faizinin de istenmesinin hukuka aykırı olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre, banka personelinin usulsüz işlerinden doğan müşteri zararından adam çalıştıran sıfatıyla bankanın sorumluluğunun Borçlar Kanunu"nun 100. maddesi kapsamında kaldığı, buna göre davaya ilişkin olarak dava zamanaşımı süresinin Borçlar Kanunu"nun 125. maddesi gereğince 10 yıl olduğu, bu sebeple zamanaşımının gerçekleşmediği, incelemeye gönderilen 05/08/1999, 08/03/2000 tarihli banka dekontlarındaki imzaların davacının eli ürünü olmadığının, 22/03/2000, 02/06/2000, 02/01/2002 tarihli dekontlardaki imzaların davacının eli ürünü olduğunun tespit edildiği, davacının davalıdan talep edeceği alacak miktarının 3900 TL olduğu gerekçesiyle, davanın kısmen kabul, kısmen reddi ile, 3900 TL"nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek davacıya verilmesine, 01/01/2000 tarihinden itibaren reeskont faizi talebinden yasal faizin anlaşılması gerektiği hususu göz önünde tutularak bu alacağın 2100 TL"sine 05/08/1999 tarihinden itibaren, 1800 TL"sine 08/03/2000 tarihinden itibaren işletilecek yasal faiz işletilmesine karar verilmiştir.
Karar, davalılar vekili ve davacı vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirirlmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, mümeyyiz davalı vekilinin, tüm temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dava, bankacılık işleminden kaynaklanan alacak istemine ilişkin olup, davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde alacaklarına reeskont faizi yürütülmesi talep edilmiştir. Mahkemece kurulan hükümde ise tazminat miktarının “yasal” faiziyle birlikte tahsiline karar verilmiştir. Bankacılık işleminden kaynaklanan işbu dava mutlak ticari dava niteliğinde bir dava olduğundan mahkemece hükmedilen alacağın reeskont faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru değilse de, yapılan bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapmayı gerektirmediğinden, HUMK’nun 438/7.maddesine göre kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile yerel mahkeme kararının (Hüküm) fıkrasının 4 ncü satırında yer alan “yasal” ibaresinin hükümden çıkartılarak yerine “reeskont” ibaresinin eklenmesine, kararın HUMK’nun 438/7. maddesi uyarınca düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, aşağıda yazılı bakiye 173,70 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 03.12.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.