Abaküs Yazılım
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/1622
Karar No: 2020/1310
Karar Tarihi: 26.11.2020

BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2020/1622 Esas 2020/1310 Karar Sayılı İlamı

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/1622
KARAR NO: 2020/1310
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi
NUMARASI: 2018/372 Esas - 2020/355 Karar
TARİHİ: 01/07/2020
DAVA: İtirazın iptali
Taraflar arasında görülen itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerle davanın reddine yönelik verilen hükme karşı, davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Dairemize gönderilmiş olan dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı şirket arasında ticari iş ilişkisi kurulmuş olduğunu, cari hesap bakiyesinin tahsil edilemediğini, alacağın tahsili için İstanbul ... İcra Müdürlüğünün ... E. sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığını, davalı şirketin herhangi bir borcu olmadığından bahisle icra takibine, borca, faize ve tüm ferilerine itiraz ettiğini, müvekkili şirketin muhasebe kayıtlarında, davalı şirketin, müvekkili şirkete borçlu olduğunun anlaşılmış olduğunu icra takibi öncesi ve sonrasında davalı yanın borcunu ödememekte ısrar ettiğini belirterek, davalının İstanbul ... İcra Müdürlüğünün ... E. sayılı dosyasındaki itirazın iptali ile takibin devamına, davalı yanın %20'den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, vekalet ücreti ve yargılama giderinin davalı yana tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; icra takibine konu ödeme emrinde borcun sebebinin 31.12.2014 tarihli, 13.877,10 EURO tutarlı cari hesap borcu olduğunu, müvekkili ve davacı arasında yazılı şekilde cari hesap sözleşmesi bulunmadığını, borcun sebebinin hukuka aykırı olduğunu, müvekkili tarafından kabulünün mümkün olmadığını, davacı yanca borcun sebebi, miktarı ve işlemiş faiz yönünden somut açıklama ve delil ileri sürülmemiş olduğunu, davacı yanın muhasebe kayıtlarına dayanarak müvekkilinin borçlu olduğu sonucuna varmış olsa da müvekkili şirketin usulüne uygun olarak tutulmuş ticari defter kayıtlarında bu tür bir borcu bulunmadığını belirterek davanın reddine, kötü niyet tazminatının davacıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yana tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk Derece Mahkemesinin istinafa konu 01/07/2020 tarihli, 2018/372 Esas - 2020/355 Karar sayılı kararıyla; "...Tüm dosya durumu,deliller ve yukarıda yapılan açıklamalar birlikte değerlendirildiğinde tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde yapılan bilirkişi incelemesinde hem davalının hem davacının 2014 yılı Haziran ve Temmuz dönemlerine ilişkin Ba ve Bs formlarının toplam 48.911,00TL üzerinden mutabık oldukları, 24/07/2014 tarihinde her iki tarafında kabulünde olan davalı tarafça 100.731,80TL karşılığında 35.756,00 EU ödeme yapıldığı, 31/10/2014 tarihinde yapılan bu ödemenin yurtdışına gönderildiği iddiasıyla 86.769,76 TL davalı aleyhine cari hesapta borç olarak kaydedildiği, Proforma Fatura mahiyetindeki sadece davacı tarafın logosunun bulunduğu davalının bilgilerini içermeyen 06/08/2014 tarihli 86.769,76 TL lik faturanın B formlarına konu edilmediği, söz konusu proforma faturanın sadece adavcı defterlerinde kayıtlı olduğu, Proforma faturanın teklif niteliğinde olduğu, taraflar arasında bu konuda herhangi bir sözleşmenin varlığının ispat edilemediği ve alınan son bilirkişi raporuna göre davalının ticari defter ve kayıtlarına göre davacı tarafın davalı tarafa 47.906,77 Tl borçlu olduğu görülmekle davacının alacaklı olduğu ispat edilemediğinden..." gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı, davalı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle: Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerektiğini, yargılama neticesinde, davacı tarafın müvekkili şirkete fatura düzenlemediği, müvekkilinden tahsil edilen meblağlara yönelik dava dışı proforma faturalar bahane edilerek tek taraflı virman kayıtları yapıldığının ve müvekkilinin Türk mevzuatına uygun olmayan bir şekilde borçlandırılmaya çalışıldığının ortaya çıktığını, taraflar arasında herhangi bir yazılı cari hesap sözleşmesi de bulunamadığını, Davacı tarafın, kendisinin müvekkiline borçlu durumdayken, dört yıl bekleyip icra takibinin açmasının ve itiraza rağmen itirazın iptali davasının açmakta ısrar etmesinin kötüniyetli olduğunu açıkça ortaya koyduğunu, yerleşik Yargıtay içtihatlarına göre de davacının kötü niyetle hareket ettiğinin sabit olduğunu, Ayrıca muhasebe kayıtları esas alındığında, icra takibine girişen davacının müvekkilinin borçlu olmadığını bildiği ve bilmesi gerektiği açıkça ortaya konulduğundan, kötüniyet hususunun da ispat edildiğini, İlk derece mahkemesi tarafından davanın reddine hükmedilmiş olmasına rağmen, usulsüz ilk bilirkişi incelemesi akabinde, yeni bilirkişi incelemesi talebine istinaden 05/07/2019 tarihli ara kararı gereğince kendilerine yükletilen 750 Türk Lirası bilirkişi ücreti ve sair yargılama giderlerinin de davacı tarafça davalıya ödenmesi yönünde hüküm kurulması gerekirken, bu konuda karar oluşturulmamasının da usul ve yasaya aykırı olduğunu, İlk derece mahkemesinin istinafa konu kararının yukarıda açıklanan nedenler usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kötü niyet tazminatı ve yargılama giderleri yönünden düzeltilmesine karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, cari hesap alacağının tahsili için başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmiş, karara karşı davalı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur. İstinaf incelemesi HMK'nın 355. maddesi uyarınca, istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Davalı tarafından yargılama aşamasında 05.07.2019 tarihli ara karar uyarınca 750,00 TL bilirkişi ücreti yatırılmış olup, davanın reddine karar verilmesine rağmen davalı yanca yapılan bu giderin davacıdan tahsiline karar verilmemesi isabetsiz olmuştur. Bu nedenle davalı vekilinin bu yöndeki istinafı yerinde olup, ilk derece mahkemesi kararının düzeltilmesi gerekmiştir. Davaya dayanak takibin cari hesap alacağının tahsiline yönelik olarak yapıldığı, mahkemece yapılan yargılama sonucu davacının alacağını ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği gözetildiğinde, davacının takipte kötü niyetli olduğu kanıtlanmadığından ve bu nedenle davalı lehine kötü niyet tazminatına hükmedilmesinin şartları oluşmadığından, bu yöndeki davalı istinafı yerinde görülmemiştir. İlk derece mahkemesince bu konuda bir karar verilmediğinden, bu eksikliğin Dairemizce giderilmesi gerekmiştir. Açıklanan bu gerekçelerle, HMK'nın 353/1.b.2 maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulüne dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; Davalı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının kaldırılarak, HMK'nın 353/1.b.2 maddesi uyarınca davanın esası hakkında Dairemizce yeniden hüküm verilmesine, bu doğrultuda; 1-Davanın reddine, 2-Davacının icra takibine girişmekte kötü niyeti sabit görülmediğinden, davalının kötü niyet tazminatı talebinin reddine, 3-Alınması gerekli 54,40 TL harcın peşin alınan 1.495,62 TL harçtan mahsubu ile artan 1.441,22 TL harcın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine, 4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 12.152,62 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, 5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerilerinde bırakılmasına, 6-Davalı tarafından sarf edilen 750,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, 7-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine, 8-İstinaf aşamasındaki yargılama giderleri yönünden; a-İstinaf kanun yoluna başvuran davalı tarafından yatırılan 148,60 TL istinaf başvuru harcının Hazineye gelir kaydına; 54,40 TL istinaf peşin harcının talep halinde davalıya iadesine, b-Davalı tarafından sarf edilen 148,60 TL istinaf başvuru harcının ve 40,00 TL posta giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, 10-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince taraf vekillerine tebliğine, 11-Dosyanın, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair; HMK'nın 353/1.b.2. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 26.11.2020 tarihinde oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi.
KANUN YOLU: HMK'nın 362/1.a maddesi uyarınca, istinaf konusu kötü niyet tazminatı ve yargılama giderinin değerine göre karar kesindir.



Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi